775 Sayılı Kanuna göre “Gecekondu Önleme Bölgesi” olarak ihdas edilen Fatih Sitesi, en çok 4 katlı yapıların olduğu şirin bir mahalleyken, Ali Bektaş’ın ilk belediye başkanlığı döneminden itibaren yapılan imar oyunlarıyla 10-15 katlı yapıların birbirinin üzerine çıktığı bir beton yığını haline geldi
 
HAZİNE ARAZİLERİ BELEDİYELER BEDELSİZ TERK EDİLDİ
1972 yılında yapılan Zonguldak Metropoliten İmar Planı içinde Kozlu Fatih Sitesi ile Kilimli Hisararkası’nda, 775 sayılı yasa uyarınca gecekondu önleme bölgeleri oluşturuldu. Buralarda hazineye ait araziler, imar planında belirtilen fonksiyonlarda kullanılmak üzere belediyelere bedelsiz olarak terk edildi. Belediyeler de uygun ücretler karşılığında kooperatiflere yer tahsis ederek, iki beldede planlı birer mahallenin ortaya çıkmasını sağladı. Tasman Yönetmeliği de gözetilerek yapılan o dönemki imar planında apartman boylarının belli yüksekliği geçmemesi sağlanırken, taban alanları da sınırlı tutuldu. Bu sayede görece olarak birbirinin manzarasını ve güneşini kesmeyen, mahremiyete, komşu hakkına saygı duyan, araziye göre teraslandırılmış konutların yapımı mümkün oldu.
 
YEŞİL ALANLARI İMARA AÇTI, SEMTİN YAPI DESENİNİ BOZDU
Kilimli 202 Evler’deki konutlar bu özelliklerini büyük oranda hâlâ korurken, Kozlu Fatih Sitesi, Ali Bektaş’ın 1999’da göreve gelmesiyle adeta tarumar edildi. Yasaya aykırı şekilde yeşil alanları bile imara açan Bektaş, imar planında yaptığı değişikliklerle, mahallede, kimi bölgelerdeki kat yüksekliğini 3-4 katına çıkardı. İtirazlar nedeniyle, mahkemelerin, imar planı tadilatlarını defalarca iptal etmesine karşın inşaatlar devam etti. 4 katlı yapıların önünde, arkasında yükselen 10-15, bazı yerlerde 20-25 katlı yapılar, yarattığı duvar etkisiyle komşularını gün yüzü görmez bir karanlığa hapsederken, semtin yapı desenini de bozdu. Bu dönemde, mahalledeki piknik alanları, çocuk bahçeleri, spor sahaları imara açılırken, tüm Zonguldak’ın en yerleşim alanı olan Fatih Sitesi tam bir beton yığınına döndü.
 
FETÖ İÇİN BİR DAĞIN DENİZE İNDİRİLMESİNE GÖZ YUMDU
Fatih Sitesi’ndeki cadde ve sokaklar Bektaş’ın kent suçu uygulamalarıyla, beton dağları arasındaki tünellere dönüşürken, düşük nüfusa göre planlanmış altyapı resmen çöktü. Artan kat sayılarının nüfusu da artırması ve otoparksız yapılara ruhsat verilmesi ortaya büyük otopark sorunlarının çıkmasına neden oldu. Yol kenarlarına yapılan parkların araç dolaşımına büyük engel oluşturduğu mahallede, okul ihtiyacı da had safhaya ulaştı. İkinci belediye başkanlığı döneminde, 4-5 katlı yapıları çekemeyen heyelanlı arsada, kat sayısını 25’e çıkararak inanılmaz bir akıl dışılığa imza atan Bektaş, aynı dönemde, FETÖ’nün, akaryakıt istasyonu için koca bir dağı denize indirmesine de göz yumdu.  Dağın yok edilmesiyle semtin silueti bozulurken, denize vahşice dökülen hafriyat, dalgaların etkisiyle Öküşne, Değirmenağzı ve Ilıksu sahillerini doldurdu. Fatih Sitesi’nin artık yaşanamaz bir yer olduğunu söyleyen mahalle sakinleri, “Bir kentsel alanın, yerel yönetim eliyle nasıl tarumar edileceğinin uygulamalı örneğini tüm dünyaya gösteren Ali Bektaş eseriyle övünebilir” dedi.