Eğitim-Sen Zonguldak Şube Sekreteri ismet Akyol, görevden alınan Çaycuma Milli Eğitim Müdürü Mehmet Özdemir’le ilgili olarak yaptığı paylaşımda, “Mahkemelerin arka arkaya verdiği kararlar, Çaycuma Milli Eğitim Müdürünün görevini hakkaniyet ilkesi çerçevesinde yerine getirmediğini kanıtlar niteliktedir” dedi.

 

 

Eğitim-Sen Zonguldak Şube Sekreteri İsmet Akyol, görevden alınan Çaycuma Milli Eğitim Müdürü Mehmet Özdemir ile ilgili sosyal paylaşım sitesindeki hesabında açıklamalarda bulundu. Akyol, bir mahkeme kararını da eklediği paylaşımda, “Mahkemenin arka arkaya verdiği kararlar, Çaycuma İlçe Milli Eğitim Müdürünün görevini ‘hakkaniyet ilkesi çerçevesinde yerine getirmediğini’ kanıtlar niteliktedir” dedi. Akyol açıklamasında şunları söyledi:

 

YAPTIĞI HAKSIZLIKLARI MAHKEME KANITLADI

Geçtiğimiz kasım ayında birtakım iddialar yüzünden bazı yerel gazetelere haber olan Çaycuma Milli Eğitim Müdürü Mehmet Özdemir dün Çaycuma Milli Eğitim Müdürlüğü görevinden ayrıldı. Özdemir, Çaycuma Milli Eğitim Müdürlüğü görevinden Zonguldak Milli Eğitim Müdürlüğüne araştırmacı olarak atandığını belirterek açıklamasında, “Görevimizi hakkaniyet ilkesi çerçevesinde yerine getirme gayreti içerisinde olduk. Hakkın ve halkın rızasını her şeyin üstünde görerek hiçbir zaman şahsi menfaat ve gelecek hesabı yapmamayı ilke edindik” ifadelerine yer vermiş. Aşağıdaki fotoğraf Zonguldak İdare Mahkemesinin Çaycuma İlçe Milli Eğim Müdürünün Eğitim Sen üyesi okul müdürlerine düşük puan verilmesini iptal eden kararın bir bölümüne aittir. (Mahkemenin vermiş olduğu iptal kararının ardından tekrar düşük puanlar verilmiş ve arka arkaya üç dava kazanılmıştır. Eğitim Sen üyesi okul müdürleri yargı kararlarına rağmen görevlerine başlatılmamıştır.) Mahkemenin arka arkaya verdiği iptal kararları, Çaycuma Milli Eğitim Müdürünün görevini hakkaniyet ilkesi çerçevesinde yerine getirmediğini kanıtlar niteliktedir.

 

HAKKIMDA DAYANAKSIZ İDDİALARDA BULUNDU

Çaycuma Milli Eğitim Müdürü Özdemir, bir Hristiyan geleneği olduğu, milli kültürle, milli ve dini değerlerle ilgisi olmadığı gerekçeleriyle okullara yılbaşı kutlama yasağı koyması, okul müdürlerine 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde camide yapılacak hatim indirme merasimine resmi yazıyla katılma zorunluluğu getirmesi, çocuklarının eline oyuncak silah verip sosyal medya hesabında paylaşması, Eğitim Sen üyesi okul müdürlerine mahkeme kararlarına rağmen çok düşük puanlar vermesi gibi pek çok nedenle yerel ve ulusal basına konu olmuştu. Özdemir’in kamuoyunda yoğun tepkilerle karşılanan bu uygulamaları TBMM’ye yansımış ve hakkında soru önergeleri verilmişti.

Ayrıca 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında yapmış olduğum, “Darbe Girişimine Karşı Mücadele Hukuk İçerisinde Yürütülmelidir!” başlıklı basın açıklamasının ardından Çaycuma Milli Eğitim Müdürlüğünün 27 Temmuz 2016 tarihli yazısı üzerine savcılık tarafından hakkımda "FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü Üyeliği" suçlamasıyla soruşturma yürütülmüş ve soruşturma sonucunda aklanmıştım. Yapılan bu dayanaksız ihbarla ilgili hukuki girişimlerim olacaktır.

 

OKULLARA BİR KEZ BİLE GİTMEDEN İDARECİLERE PUAN VERDİ

Eğitim Sen, hiçbir zaman gidenin arkasından konuşan bir sendika olmamış; söyleyeceklerini eğilmeden, bükülmeden her zaman söylemiştir. 15 Ocak 2015 tarihinde Çaycuma Kaymakamı Serkan Keçeli'ye yapılan ziyarette, 24 Haziran 2014 tarihinde görevine başlayan Çaycuma Milli Eğitim Müdürü Mehmet Özdemir'in okullarına bir kez dahi gitmeden Temmuz 2014’te Eğitim Sen üyesi okul müdürlerine nasıl düşük puanlar verdiği verilen düşük puanların mahkeme tarafından üç kez iptal edildiği, Milli Eğitimde yaşanan sıkıntılar ve Milli Eğim yöneticilerinin okul ziyaretleri sırasında idareci ve öğretmenlere yönelik rencide edici tutum ve davranışlarına ilişkin detaylı bir dosya sunulmuştu. 15 Ocak 2015 tarihinde Kaymakamlığa sunulan dosyada, yargı karalarına rağmen, Eğitim Sen üyesi okul müdürlerine düşük puan vermesindeki yanlı tutumu nedeniyle İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Özdemir'in görevden alınması istenmişti. Yeni Milli Eğitim Müdürünün göreve başlamasıyla umarız ki Çaycuma'da bozulan iş barışı giderilir ve Çaycuma 'hoş olmayan' haberlerle ülke ve TBMM gündemine bir daha gelmez.