Zonguldak Kültür ve Eğitim Vakfı (ZOKEV) Yönetim Kurulu Başkanı Kürşat Coşgun bir açıklama yaparak Kız Meslek Lisesinin tescil süreci ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Coşgun, “Anımsanacağı gibi Karabük Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu, yaptığımız başvuru üzerine Kız Meslek Lisesini ‘Taşınmaz kültür varlığı’ olarak tescil ederek bu doğrultudaki işlemleri başlattı. Kurulun konuyla ilgili 12 Aralık tarihinde Safranbolu’da yaptığı son toplantıda aldığı 335 nolu karar tarafımıza da iletildi. Kararda, Zonguldak Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğünün tescil kararının ardından ilettiği bir yazıda, ‘… Binanın hemen yanında bulunan ve kentimizin en önemli sağlık kuruluşu durumunda olan Atatürk Devlet Hastanesi Yayla Yerleşkesi ilave inşaatı merkezi yatırım programı kapsamında başlamış olup; inşai faaliyetler nedeniyle oluşan titreşimden etkilenmesi olasıdır ve binaya dair herhangi bir deprem raporu ya da zemin etüt raporu bulunmamaktadır. Dolayısıyla halen eğitimin devam ettiği tescile konu yapının sağlıklı koşullarda ve güvenli yapısal özellikler taşıyıp taşımadığı bilimsel olarak incelenmelidir” şeklinde ifadeler kullandığını büyük bir şaşkınlıkla okudum. Belediye Başkanı Sayın Ömer Selim Alan’ın, defalarca, ‘Okulu yıkmak gibi bir derdimiz yok’ demesine karşın, kendine bağlı bir birimin bu ifadeleri kullanmasına anlam vermekte güçlük çekiyorum” dedi.
TEHLİKEYİ NEDEN MİLLİ EĞİTİM’E BİLDİRMEDİNİZ
Coşgun açıklamasını, “Zonguldak Belediyesi İmar Şehircilik Müdürlüğü yetki ve sorumluluğu olan bir makamdır. Söylediği her sözün hukuki ve idari karşılığı bulunmaktadır. Bahse konu yapıda halen 700’ün üzerinde evladımız eğitim görmektedir. Binanın güvenliği konusunda binde bir bile şüphe varsa, çocuklarımızın can güvenliği açısından eğitimin durdurulması ve binanın boşaltılması için derhal girişimlerde bulunulması gereklidir. Öte yandan, Müdürlüğün böyle bir tehlikeyi Milli Eğitim yetkililerinden önce Karabük Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kuruluna bildirmesi ayrıca manidardır. Bu durum Müdürlüğün o okulda eğitim gören çocuklarımızın can güvenliğinden daha çok kentte devam eden tartışmaları önemsediğini, çalışmalarına başka kaygıların yön verdiğini göstermektedir. Burada açıkça bir görev ihmali olduğunu düşünüyor, başta Sayın Valimiz Erdoğan Bektaş ve Zonguldak Cumhuriyet Başsavcılığı olmak üzere tüm yetkilileri göreve davet ediyorum” diyerek sürdürdü.
YORUM DOĞRUYSA ATATÜRK DEVLET HASTANESİ ÇOK DAHA BÜYÜK TEHLİKE ALTINDA
İmar Şehircilik Müdürlüğünün yaptığı yorumun art niyetli olduğunu söyleyen Coşgun, açıklamalarına, “Zonguldak Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğünün bu yorumu art niyetli değilse halen eğitimin devam ettiği bir okula zarar verme olasılığı bulunan inşaata, bunun mümkün olduğu düşünüldüğü halde neden izin verildiği sorusuna da yanıt vermek zorundadır. Böyle bir tehlike gerçekten söz konusuysa inşaat derhal durdurmalı, tescilli bir kültür varlığına daha fazla zarar vermesine engel olunmalıdır. Bu konuda tek yetkili makam kendisidir ve bu yetkinin kullanılması olası faciaların önlenmesi açısından da önem taşımaktadır. Olay maalesef çok boyutludur. Çünkü İmar ve Şehircilik Müdürlüğü bu yorumuyla, inşaat alanının üst kotunda bulunan ve yapılan temel kazıları nedeniyle binlerce tonluk yüküyle askıda kalan, halen günde binlerce insanın sağlık hizmeti almak için ziyaret ettiği Atatürk Devlet Hastanesinin çok daha büyük tehlike ile karşı karşıya olduğunu zımni olarak ifade etmektedir. Kamuoyu adına soruyorum, böyle bir tehlikeyi önlemek için ne gibi önlemler alıyorsunuz? Aynı uyarıyı hastane için de yapmayı düşünüyor musunuz? Diğer okullarımız için de aynı kaygılarınız var mı” şeklinde ifadelerle devam etti.
BİR KENTİN BELEDİYESİ YIKTIĞI DEĞİL KORUDUĞU, KÜLTÜR VARLIKLARININ ÇOKLUĞUYLA ÖVÜNMELİDİR
Coşgun açıklamalarını, “Gerektiği takdirde TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası, İnşaat Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası gibi uzman kuruluşlardan da destek alarak süreci yakından takip edeceğiz. Uydurma bir raporla, oldubittiye getirilip bir kültür varlığımızın daha ortadan kaldırılmasına izin vermeyeceğiz. Şunu bir kez daha anımsatıyorum: Bir kent ne kadar çok kültür varlığı varsa o kadar zengindir. İnsanlar, yaşadıkları kentlerde geçmiş gelecek ilişkisini kurup kendi ayak izlerine rastlayabileceği ne kadar çok mekân buluyorsa o kadar mutludur. Bir kentin belediyesi yıktığı değil koruduğu, yeni fonksiyonlar yükleyerek topluma kazandırdığı kültür varlıklarının çokluğuyla övünmelidir. Her açıdan değerleri yok edilip adeta belleksiz hale getirilen Zonguldak’ta, Kız Meslek Lisesi, tam da böyle bir bellek mekân olarak korunması gereken bir kültür varlığıdır. Karabük Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun tamamı uzman üyeleri de bunun böyle olduğuna zaten karar vermiş durumdadır. Meselenin siyasi tartışma konusu yapılmaması en büyük dileğimdir. Nasıl Topkapı Sarayı’ndan deprem raporu beklenmiyor, 550 yıllık yapı koruma altında tutuluyorsa, bahse konu binanın da, şayet, inşai sorunları varsa, tesciline engel değildir. Yapılan tüm art niyetli girişimlere karşın konunun talebimiz doğrultusunda sonuçlanacağına inanıyor, tüm Zonguldak halkını duyarlılığa davet ediyorum” diyerek tamamladı.
