Zonguldak’ta “Gazeteci” denince akla gelen ilk isim olan ve kentteki güç odaklarından başka ayrımsız herkesin sevdiği bir isim olan Yazı İşleri Müdürümüz Mustafa Özdemir kendisine kurulan kumpasın sonunda tutuklandı. Apar topar Beycuma M Tipi Kapalı Cezaevi’ne konulan Özdemir’in eşinin görüşme talebine, 10 gün sonrası için yanıt verilirken, bazı gazetelerin, mesleğin her türlü etiğine aykırı olarak yaptığı yayınlar büyük tepki topladı. 

Yürütülen algı operasyonunun parçası olan bu gazeteler bin türlü yalanla kamuoyunu aldatmaya çalıştı. Gazetemizi arayan pek çok kişi dayanışma duygularını iletirken Özdemir’in o hücrelere sığmayacağını ifade etti. Adına gazete diyen müsveddelerinin yalanlarını bu olayda da bir bir ortaya koyan Halkın Sesi gerçekleri açıklayıp, kamu adına soruyor:

1. ORTADA HERHANGİ BİDON GÖRÜNTÜSÜ YOKTUR

Kimi ahlaksız gazetelerin Mustafa Özdemir’in benzin dolu bidonu intihar girişimcisi A.K.ye verirken görüntülerinin olduğuna dair yaptığı haberler alçakça söylenmiş bir yalandan ibarettir. Ortada yalnızca Özdemir’in aracına yakıt alırken, A.K.’nin ön koltukta oturduğunu gösteren bir görüntü mevcuttur. Tutuklanmaya da bu görüntü neden olmuştur. Zonguldak’ta yaşayan herkes Roman vatandaşlarla Özdemir’in yakın dostluğunu bilmektedir. Aracına bir Roman vatandaşı alıp, birlikte herhangi bir yere gitmiş olması son derece olağandır.

2. GAZETE MUHABİRİMİZİN GÖZALTINA ALINDIĞI DOĞRU DEĞİLDİR

Mustafa Özdemir’le birlikte gazetemiz muhabiri Abdullah Karabacak’ın da gözaltına alındığı bilgisi doğru değildir. Polis, muhabirimizin bilgisine dahi başvurmamıştır. Hal böyleyken dezenformasyon amacıyla yapılmış, neredeyse tüm haberlerde muhabirimizin adının zikredilmesi, gangster gazetecilerin, ortada organize bir iş varmış gibi bir algı yaratma çabasını çok net şekilde deşifre etmektedir.

3. ÖZDEMİR AZMETTİRMEK BİR YANA, VAZGEÇİRMEK İÇİN UĞRAŞMIŞTIR

Olayın faili olan A.K, Mustafa Özdemir'e daha önceleri de belediyenin önünde eylem yapacağını, belediyeyi karıştıracağını ifade etmiş, Özdemir ise kesin bir dille bir olaya kalkışmamasını ifade etmiştir. Bu doğrultuda arada geçen konuşmaların pek çok tanığı vardır ve bunlar da yargı sürecinde tanıklık yapılması suretiyle gerçeklerin ortaya çıkmasına katkı sağlayacaktır.

4. BİRİNE PARA VERMEK SUÇ MUDUR?

Kendileriyle özel bir dostluğu olan Özdemir’in, Roman vatandaşların neredeyse hepsinde telefon numarası bulunmaktadır. Olay günü ayakkabısının yırtık olduğunu söyleyen A. K’ye de ayakkabı alabilmesi için 50 TL vermiş, o ise ayakkabı almak yerine böyle bir eylemi gerçekleştirmiştir. Fail A.K. kameralar karşısında belediye başkanına derdini anlatmaya çalıştığını, başkanın ona cebinden 100 TL para verdiğini söylemiştir. A.K. bu para ile intihara kalkışsaydı Ömer Selim Alan da tutuklanacak mıydı?

5. İLGİLİ MAKAMLARIN BU CEVVALİYETİ NEREDEN GELİYOR?

İntihar girişimi başarısız olmasına ve eylemci şahıs dahil hiç bir kişi ve kurum en ufak bir zarar görmemesine rağmen adli makamlar neden bir şeyler çıkartmaya çalışmıştır? Zonguldak’ta bugüne kadar valilik binası dahil pek çok yerde yüzlerce intihar girişimi yapılmış ancak hiçbirinin önü, arkası araştırılmamıştır. İlgili tüm makamların, yarım günde, gözaltı, polis, savcılık sorgusu ve mahkeme sürecini tamamlayıp, Özdemir’i tutuklayarak cezaevine gönderme cevvaliyeti nereden gelmektedir?

6. DAHA NE KADAR SUSACAKSINIZ?

Pek çok vatandaşımız, Halkın Sesi okurları telefonla ya da sosyal medya yoluyla Halkın Sesi ile dayanışma duygularını iletir, çok açık bir kumpas kurulduğunu kesin dille ifade ederken, Özdemir’in uğurlarına kentteki tüm güç odaklarını karşısına aldığı muhalefet örgütleri neden susmaktadır. Gazetemizin her görüşlerine itina ile yer verdiği muhalefet partileri, sözcülüğünü üstlendiği sivil toplum örgütleri, meslek odaları daha ne kadar suskun kalacaktır?