Geçtiğimiz haftalarda Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir tarafından görevden alınan Şenol Şanal odasını boşaltmak için belediyeye geldi

‘PLAKAYA BİLE TAHAMMÜL EDEMEMİŞLER’

Belediye Başkanı tarafından odasının kilidi değişen Şenol Şanal, odasında bulunan özel eşyalarını almaya polisle beraber geldi. O sırada basın mensuplarıyla birlikte odasına girmek isteyen Şanal belediye görevlisi tarafından engellendi. Şanal gergin dakikaların yaşanmasının ardından odasına basın mensuplarıyla girebildi. Bir süre sonra basın mensupları odadan çıkartıldı.

‘Akdemir beni kendine rakip görüyor’

Odanın tahliyesinden sonra basına konuşan Şenol Şanal, kapısında bulunan isim plakasının sökülmesine, ‘Gördüğünüz gibi değil cismime, plakaya bile tahammül edememişler hemen 3’üncü gün sökmüşler. Söyleyecek bir şey yok’ dedi. Muharrem Akdemir’in kendisini rakip gördüğünü söyleyen Şanal, “Görevden alınmam sonrasında Ankara’daydım. Özel işlerim vardı anca bugüne nasip oldu. Sayın Belediye Başkanı’nın acelesi varmış. Odaya ihtiyaç var herhâlde. 28 Temmuz gününe kadar odayı boşaltmam konusunda bir yazı göndermiş. Yine Ankara’da olacağım için bugün boşaltmayı uygun gördüm. Gördüğünüz gibi değil cismime, plakaya bile tahammül edememişler hemen 3’üncü gün sökmüşler. Söyleyecek bir şey yok. Muharrem Akdemir’in kendini siyaseten beni kendine rakip gördüğünü biliyorum. Bundan da ayrıca gurur duyuyorum. 3 yıllık belediye meclis üyeliği sonrasında eğer 6’ncı yılını dolduran Sayın Akdemir beni kendisine rakip görmüşse bu işte konuşulacak çok şey var demektir. Daha öncede söylediğim şekilde görevim süresi içerisinde hiç kimseyi ötekileştirmedim. Yasanın belediye kanunu başkan yardımcısı olarak bana verdiği yetkiye dayanarak ahlakımla, vicdanımla genelgenin, yasanın emrettiği şekilde görevimi en iyi şekilde ifa etmeye çalıştım. Bu süre içerisinde bazı sebeplerden dolayı anlaşılmadığımız vatandaşlarımız olabilir. Kırılmış olabilirler. Bir kamu hizmeti yapıyoruz. Özel hiçbir tavrımız ve davranışımızda olamaz. Kırgın olan vatandaşlardan da içinde bulunduğumuz şartlar dâhilinde yasanın amir hükmünü uyguladığımızı bir kez daha bilmelerini isterim. Hiç kimsenin kalbini kırmak gibi bir düşüncem olmaz. Mesaide katkıda bulunan arkadaşlarıma teşekkür ederim. Daha önümüzde yeni bir süreç başlıyor. Belediye meclis üyeliğim devam ediyor. Bundan sonraki faaliyetlerimizi meclis çatısı altında Zonguldak’ın geleceğiyle ilgili, halkın refahı, huzuru, mutluluğuyla ilgili çalışmalarımızı yönlendireceğiz.” şeklinde konuştu.

‘Kurum ispiyonla yürütülüyor’

Odasını tahliye etmeye gelen Şenol Şanal polis eşliğinde odasına girdi. Muharrem Akdemir’e güvenmediği için polisle beraber geldiğini söyleyen Şanal, “Ben Muharrem Akdemir’e güvenmiyorum. Polisle geldim. Çünkü güvenmiyorum. İçeri her şey konulmuş olabilir. Oda kilidini değiştiren odaya da bir şey koymuş olabilir. Polis nezaretinde olmasını istedim. Odada herhangi bir şey tespit edemedim şuan da. Her hangi bir sorunda yok. Sorunsuz olarak odayı tahliye ettim. Çok ironi bir durum. Garip bir durum. 3 yıl kurumda hizmet ettim. Akşam mesai bitiminde oda kapısı kitlenir. Herkes istirahate çekilir. Şimdi ben şunu düşünüyorum. Biz 3 yıl kime emanet edilmişiz. Yani Belediye Başkanı Muharrem Akdemir bina içerisinde güvenliği de sağlayamadığı konusunda ayrı bir örnek ortaya koymuştur. Yani odanın kapısını niye kilitliyorsunuz ki. Odanın görevlisi var. Benim güvendiğim, zaten sizin görevlendirdiğiniz bir kişi. Siz yanınızda ki çalışan adama güvenmiyorsunuz. Muharrem Akdemir’in böyle bir ikilemi var. Kendi hayal aleminde, kendi ruh dünyasında. Muhtemelen bazı çelişkileri var. Ben onlara güveniyordum ama Muharrem Akdemir güvenmiyormuş. Odanın kilidini değiştirme ihtiyacı hissetmiş. Garip bir durum bunu da kamuoyunun takdirine bırakıyorum. Yani bir odanın kilidi neden değişir ki? Bunu anlayabilmiş değilim. Demek ki bu binanın içerisinde de güvensiz bir ortam var. İspiyonu biliyordum. Zaten kurum ispiyonla yönetiliyor. Bunu her fırsatta dile getiriyorum. Bunun dışında gözetlenmek üzere kamera yerleştirme çalışmalarını da duymuştum ama ilk defa oda kilidinin değiştiğini kendi odamda yaşamış oldum. Garip bir durum. Bir kez daha söylüyorum Muharrem Akdemir’in kendi içerisindeki güvensizliği oda kapılarına kadar yansıttığının en basit bir örneğidir bu.” dedikten sonra odasından ayrıldı.  (Begüm Burçak Günay)