CHP Bartın Milletvekili ve TBMM İçişleri Komisyonu Üyesi Muhammet Rıza Yalçınkaya Başbakan Binali Yıldırım’a bir mektup yazarak Amasra’ya santral kurma hazırlığı içinde olan HEMA Holding’i, şikayet etti. Yalçınkaya “Sayın Başkanım” hitabıyla başlayan mektubunda, “Amsra-B kömür maden sahasının rödovans karşılığı Hattat Enerji ve Maden A.Ş’ye (HATTAT) verilmesine ait sözleşme 2005 yılında imzalanmış, Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) tarafından Mayıs 2006’da şirkete yer teslimi yapılmıştır. Şirket, yapmış olduğu sözleşme uyarınca üretim çalışmaları için üç sene hazırlık izni almıştır. Şirket, ilk üç sene sonunda 500 bin ton kömür üretimini gerçekleştirmesi, devam eden dördüncü, beşinci ve altıncı yıllarda 2,5 milyon ton, yedinci ve sekizinci yıllarda ise 3 milyon ton olmak üzere; 20 yılın sonunda 56 milyon ton kömür üretilmesi ve bunun karşılığı olarak TTK’ya 400 milyon TL rödovans bedeli ödemeyi taahhüt etmiştir. Ancak bu şirket, işletim sahasında o günden günümüze kadar geçen dönemde taahhüt ettiği kömürü çıkartmamış, hazırlık çalışmalarının devam ettiğini ileri sürmüştür. Gelinen süreçte bu şirket taahhütlerini yerine getirmemekle kalmamış, devleti milyonlarca lira zarara uğratmıştır” dedi.
KÖMÜR ÇIKARMADIĞI GİBİ ÇALIŞANLARIN İŞİNE DE SON VERDİ
Yalçınkaya mektubunda “Ancak aynı şirket, geçen süre içinde bölgede termik santral kurma girişimiyle ilgili çalışmalar yürütmüştür. Amasra’da kurmak istediği termik santral ile ilgili olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan ‘ÇED Olumlu’ kararı alarak ÇED sürecini tamamlamış; peşinden de 1/100.000’lik planda değişikliğe giderek santral alanını içeren 1/25.000’lik planındaki değişikliği onaylatmıştır . Bölgeye geldiği ilk günlerde ‘yerli kömür çıkaracağım, milli ekonomiye kazandıracağım, 11 bin işçi alacağım’ iddiasında olan bu şirket, gelmesinin üzerinden 13 yılı aşkın bir süre geçmiş olmasına rağmen hala bölge insanı için iş, aş ve istihdam kapısı olamamıştır. Yukarıda da arz ettiğim üzere; taahhütlerini ve sorumluluklarının gereğini yerine getirmemiş, bu süreçte sadece termik santral kurma peşinde olmuş ve son bir yıl içinde bünyesinde çalışan yaklaşık 250 maden işçisinin işine son vermiştir. Şirket son olarak, Amasra’daki Kazpınarı 2 No’lu işletmesinde çalışmalarını yürüten taşeron şirketi Ersamak firması bünyesindeki 148’i maden işçisi toplam 160 kişinin iş akdini ‘size yaptıracak bir işim kalmadı’ diyerek 29/03/2018 tarihinde feshetmiştir” şeklinde ifadelere de yer verdi.
KENDİ VATANDAŞLARIMIZI DEĞİL ÇİNLİLERİ İSE İŞ SAHİBİ YAPIYOR
Mektubunda, şirketin, hükümetin izlediği istihdam politikalarına da aykırı hareket ettiğini iddia eden Yalçınkaya, “Türk işçisine işgücü fazlalığını öne sürerek ‘sana verilecek bir işim yok’ diyen Hattat Enerji ve Maden Ticaret A.Ş’nin Uzakdoğu’dan gelen Çinli işçilere iş olanakları yaratması ise son derece dikkat çekicidir. Zira Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının verilerinden de anlaşılacağı üzere Bartın’da 2011 yılında 176 olan çalışma izni olan yabancı işçi sayısı, 2016 yılında yüzde 97 oranında artarak 346’ya çıkmıştır. Bu işçilerin neredeyse tamamını HEMA’da çalışan Çinli işçiler oluşturmaktadır. Geçen yıl başlatılan ve bu yıl da hükümetiniz tarafından sürdürülen Milli İstihdam Seferberliği ile güçlü bir istihdam artışı hedeflenmiş, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan da milli hedefi ‘2018 yılında her işveren için en az 2 ilave istihdam’ olarak açıklamıştır. Yatırımın, istihdamın ve ihracatın artırılması, devletimizin ve milletimizin refah içinde yaşayan bir hale dönüşmesi hepimizin ortak dileği ve temennisidir. Bu çerçevede, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı da ülkemizin yerli kömür ve yenilenebilir enerji kaynaklarını daha etkin bir şekilde kullanması konusunda yeni bir strateji ve politika uygulamaktadır. Ancak bu duruma karşın, bölgeye ‘yerli kömür çıkarma’ iddiasıyla gelen bu firma, yukarıda kısaca arz ettiğim üzere yerli kömür çıkarmak yerine, sürekli bünyesindeki işçileri çıkarmaktadır. Bu firma, kendi vatandaşlarımızı işsiz, Çin vatandaşlarını ise iş sahibi yapma ısrarını sürdürmektedir. Nitekim geçen yıl mayıs ayında size yine bir mektup ile arz ettiğim üzere işgücü fazlalığını gerekçe göstererek 28 maden işçisini işten çıkarıp ramazan ayı öncesinde mağdur eden bu firma, yine karşılayacağımız ramazan ayı öncesinde ‘size yaptıracak bir işim kalmadı’ diyerek 148 işçinin işine son vermiştir” dedi.
İŞTEN ÇIKARILAN İŞÇİLERİN 2 AYLIK ALACAKLARI DA İÇERDE KALDI
Yalçınkaya mektubuna, “İşsizliğin son derece önemli bir sorun olduğu ve istihdam seferberliğinin sürdüğü ülkemizde, sadece ailesini geçindirmek ve onlara bakabilmek gayesi ile yerin yüzlerce metre altında canları pahasına çalışmakta olan işçilerimizin her biri işverenin verdiği işi layıkıyla yapan, görevlerini ihmal etmeyen, vatanına, milletine, bayrağına bağlı sadece çalışma arzusu içinde olan insanlardır. İşten çıkarılmalarıyla beraber, içeride 2 aylık alacaklarını da alamadıkları için son derece mağdur olan bu işçilerimiz ve aileleri, mağduriyetlerinin giderilmesi talebiyle yaklaşık bir aydır işyeri önünde kurdukları çadırda bekleyişlerini sürdürmektedir. İşçilerimiz ve aileleri, mağduriyetlerinin ortadan kalkmaması halinde ramazan ayını da boyunları bükük, buruk bir şekilde karşılayacaklardır. Çalışanların işe geri dönmeleri konusunda yetkililere vereceğiniz talimat doğrultusunda, işçiler işlerine kavuşabilecektir. Mübarek ramazan ayı öncesinde işinden olan tüm çalışanlar ve aileleri, vereceğiniz talimat ile size minnettar kalacaklar, onları sevindirerek, onların hayır dualarını almış olacaksınız. Bu takdire şayan davranışınız ile işçilerimiz size minnettar kalacaklardır. Sorunun çözümü konusunda göstereceğiniz hassasiyet ve esirgemeyeceğiniz yardımlarınız için şahsım ve çalışanlar adına teşekkür ediyor, saygılarımı sunuyorum” diyerek tamamladı.
