YILMAZ; “ARTIK YETER!”
Eğitim Sen Zonguldak Şube başkanı Orhan Yılmaz kentte kimin ne olup olmadığının çok iyi bilindiğini buna rağmen bazı insanların hedef gösterilmeye çalışılmasının anlamlı oluğunu söyledi
Herkesin birbirini tanıdığı dahası kimin ne olup-olmadığının bilindiği bu kentte toplumca sevilen ve sürekli ön planda olan insanların hedef gösterilmesinden bıktık artık.
Bıktık artık bu yalan rüzgârından, ölü seviciliğinden. Yıllardır aynı meydanda okudukları bildiriler gibi kaleme aldıkları benzer bildiriyi başkaca örgütlerin manifestosuna benzeterek insanların yasa dışı örgüt üyesi ilan edilmesinden bıktık…
Ülkede olan biten bir sürü olumsuzluğa rağmen bu kentin kültürüne uygun bir şekilde barış içinde yaşayan insanların bir merkezden emir alınmış gibi gazete köşelerinden hedef gösterilmesi emniyet müdürlüğü önünde ifade veren arkadaşlarını bekleyenlerin saldırıya uğraması bir tesadüf değildir. Ancak bu kent yaşadığı her türlü olumsuzluğa rağmen bu türden ayrıştırma politikalarını her zaman açığa çıkarmış ve bundan sonra da emek kültürüne, emekten ve haktan yana olanlara her zaman sahip çıkacaktır.
Erdoğan KAYMAKÇI özellikle maden konusunda ülke çapında kendini kanıtlamış bir akademisyen olup, öğretim görevlisi olması nedeniyle sendikamızda örgütlüdür. Yıllardır TMMOB Zonguldak başkanlığı yapmakta ve demokrasi platformunun vazgeçilmezidir. Fikrini kimseye dayatmayacağı gibi vicdanını da kimseye terk etmez. Özellikle onu çok yakından tanıyan Erol SARIAL’ın bunu biliyor ve ısmarlama metinler ile Madenci anıtına çıkıp bildiri okumayacağını anlaması gerekirdi. Bu nedenle öncelikle 27 Aralık Demokratik Toplum Kongresinin bildirisi konusunda yanılgıya düştüğünün Erol SARIAL tarafından açıklanmasını beklerken, geçtiğimiz günlerde toprağa verdiğimiz şehidimiz için “ şehidimiz var, cenazeye bekleriz” gibi öncelikle şehide yapılan saygısızlık nedeniyle düşülen aymazlık için söyleyeceklerim ise şunlardır. Şehit cenazesi için çağrı yapan gazeteciler görevleri gereği orada bulunurlarken Erdoğan KAYMAKÇI ve onun gibiler vicdani nedenlerle şehitlerimizin cenaze törenlerine katılmışlardır. Çünkü o “ ölümler olmasın” diyenler, gazete ilanları ile sahip çıkıldığı sanılan şehit cenazelerine toprağa verilinceye kadar değil, şehitlerimize sonsuza kadar sahip çıkmaktadırlar. Çünkü evini geçindirecek, duvarına sıva yaptırabilecek bir geliri olmayanların çocuklarının çıktığı mertebedir şehitlik. Bu nedenle bu kentin yaşanılan kültürünü unutanların bir kez daha aklı başında olmaya davet ediyor ve şehitlerimizi rahmetle anarken bir daha ölüm olmasın diyorum.
