Rap müziğinin kökeni 1970'lerde özellikle Afrika kökenli insanların yaşadığı Amerika'nın kenar mahallelerine, bir diğer deyişle ‘gettolara’ dayanmaktadır. Kültürel kökeni Amerika'da olmasına karşın, bilinen ilk rap parçası İtalyan Adriano Celentano'nun Prisencolinensinainciusol şarkısıdır. Rap, Hip hop kültürünün müziğidir. Rap'in yanı sıra, rap müziğin altyapılarını oluşturan DJ'lik, bu kültürün dansı break dance ve duvarlara şekiller ile yazı ve görsel çizilerek oluşturulan graffiti gibi Hip hop'un dört ana sanat faaliyeti vardır. Rap'in "Rhytm And Poem" (Ritim ve Şiir ya da Ritmik Şiir) veya "Rhytmic African Poetry" (Ritmik Afrika Şiiri) sözcüklerinin kısaltması olduğu görüşü yaygın olsa da aslında rap "ağır eleştiri" anlamına gelmektedir.

Türkiye’nin rap müzik ile tanışması “Cartel” grubu ile olmuştur. 1995 yılında Almanya'dan Karakan, Cinai Şebeke ve Erci-E tarafından oluşturulan Cartel, Türkçe sözlü rap müzik yaparak bir ilki gerçekleştirmişlerdir. İnsanlar, o zamanlarda daha hiç böyle bir müzik tarzı ile karşılaşmadıkları için dinlerken inanılmaz bir hayret sarıyordu. Ardından rap müzik ile uğraşan sayısı artmaya başlayınca ülkemizde yadırganmaya başladı…  2016 yılına doğru gelirken ülkemizde rap müziğin altın çağını yaşadığını görüyoruz. Türkçe Rap müziğinin önde gelen isimleri Ceza, Sagopa Kajmer, Fuat, Anıl Piyancı, Allame gibi isimler, internet üzerinde yaptıkları şarkıları hayranlarıyla buluşturarak, pop müziği yapan sanatçılardan bile daha fazla takip edildiğini görüyoruz. Büyük kentlerden küçük kentlere inerken rap müziği yapan kişilerin azlığı da dikkat çekiyor. Halkın Sesi olarak kentimizde rap müziği ile uğraşan Duhan HY mahlasıyla bilinen 1998 doğumlu Duhan Koç’la rap müziği hakkında sohbet ettik.

Yeni bir stüdyo açan Duhan Koç,  5 yıldır rap müziği ile uğraşıyor. Rap müziğini 2011 yılında arkadaşları sayesinde başladığını belirterek, “Zonguldak’ta yapan yoktu ben de denemek istedim. Ardından telefonla ses kaydı yaptım kendimi denedim. Sonra baktım güzel gidiyorum ben de sosyal medya hesaplarına yüklemeye başladım. Daha sonra sevilmeye başladık. Sonra mikrofon aldım. Onunla denemeler yaptım. Sonra istenmeyen olaylar oldu mikrofonu satmak zorunda kaldım” dedi. 

“BENİM İÇİN RAP BİRAZ MELANKOLİK, BİRAZ PROTESTTİR”

Rap müzik bizim kültürümüzde fazla sevilmediğini söyleyen Duhan HY,  “Rap müzik Türkiye’de biraz daha farklı. Başka Ülkelerde ki rap çiler sisteme yazar, protest müzik yapar, bizimkiler ya aşka yazar ya birisine sallar o şekilde gider. Biz kendimizi başka birisine anlatırız. Onlar ise sisteme anlatır. Örnek verirsek; adamlar kendi devletlerine laf atarlar, eylem gibi şeyler yaparlar. Bizim ülkemizde biraz daha farklı.  Önceden rap müzikle uğraşan fazla yoktu. İnsanlar parmaklı gösteriyordu. İşte bu çocuk rap müzikle uğraşıyor. Şimdi ise öyle değil önüne gelen rap müzik yapıyor. Öyle olmaya başlayınca rap müzik gerilemeye başladı. Rap yaşı düştü. Aşk acısı çeken şimdi rap müzik yapıyor. 18 yaşın üstünde ki adamlar artık bir şeyin farkında olan insanlardır. 18 yaş altında ki insanlar ise Rap’i bilincinde olmadan yapıyor. Benim için rap biraz melankolik, biraz protesttir” ifadelerine yer verdi.

“ZONGULDAK’TA RAP KÜLTÜRÜ YOK”

2 sene öncesine kadar bir grubu olduğunu belirten Duhan HY,  “Ortak çalıştığım arkadaşlarım vardı. Onlarda bırakmak zorunda kaldı. Kapattık öyle. Sonra ben bir sene boş durdum. Sonra bu stüdyomu kurdum o şekilde devam ettim. Zonguldak’ta rap kültürü yok. Rap müzik yapan çok iyi arkadaşlarımız var. Dışarıya Old School satan arkadaşlarımızda var. Ama adamlar kendine şarkı çıkarttıklarında dinleyenler bu adam şarkı çıkartmış demiyor. Duhan beni arkadaşım dinleyeyim diyor. Rap olduğu için değil beni tanıdığı için dinliyor. Bu yüzden Zonguldak’ta rap kültürü yok.  Zonguldak insanları belli. Biraz cahillikte var. Birde rap müziği anlayacak kapasiteleri yok. Bence bundan” şeklinde konuştu.

“İNSANLARIN DEĞİŞMESİ GEREKİYOR”

Yaptığı çalışmaları ve önümüzdeki dönemde ki projelerinden bahseden Duhan HY, insanların değişmesi gerektiğini ve bu kültürü anlamaları için elinden geleni yaptığını belirterek, “Arkadaşlarla oturduk çok konuştuk bunu. Nasıl bir şarkı çıkartsak da kente sevdirsek kendimizi diye. Yaptık şarkıyı yine bir şey yok. Bu sefer biz niye değişiyoruz ki onlar biraz kendilerini değiştirsinler. Biraz daha kültür alsınlar kültür kazansınlar. Bizim artık yapacağımız bir şey kalmadı. Ellimizden gelen her şeyi yaptık. Biraz da artık insanların değişmesi gerekiyor. Bu kültürü anlamları için. Şimdi ben annemi kaybetmeden önce bir şarkı yapmayı planlıyordum. Şu gün bu gün derken annemi kaybettik işte. Oralarda bir sıkıntı oldu. Annemi kaybettikten sonra eve profesyonel stüdyo kurdum. İlk şarkımı o şekilde kayıt altına aldım. Onun hikayesi de hayattayken yapamadığım bari anı olarak kalsın benim için sözümü tutmuş olmak. Ailemde bu konuda destek veriyor. Bana desteklerini hiçbir zaman esirgemeyen başta babam, manevi ağabeyim Ceyhun Öztürk’e çok teşekkür ederim. Ellerinden gelen çabayı gösteriyorlar. Babam stüdyomu açmak için elinden geleni yaptılar. Şuanda bir albüm çıkartmayı hedefliyorum. Ondan sonra işte solo bir parça. Tutarsa albüm albüm devam etmek istiyorum” dedi.

Aycan KARADAĞ- Emre Can BAYRAM