Dünya Çevre Günü nedeniyle bir mesaj yayımlayan Zonguldak Çevre Koruma Derneği Başkanı Ahmet Öztürk, dünyanın bir ekolojik yıkımın eşiğinde olduğunu söyleyerek “Bu koşullarda girdiğimiz Dünya Çevre Günü’nü kutlamıyor, herkesi ekolojik yıkıma karşı mücadele etmeye çağırıyorum” dedi

Zonguldak Çevre Koruma Derneği Başkanı Ahmet Öztürk 5 Haziran Dünya Çevre Günü nedeniyle yaptığı açıklamada dünyanın birekolojik yıkımın eşiğinde olduklarını söyledi. Öztürk açıklamasında, “Bilim insanlarının ve ekoloji örgütlerinin on yıllardır işaret ettiği tehlikeler bir bir gerçekleşir, çevrenin korunması için kritik tüm eşikler aşılırken, doğanın talanına yönelik uygulamalar durmak bilmiyor. Açgözlü sermaye grupları ile el ele veren hırslı politikacılar, uyguladıkları akıl dışı politikalarla işsiz, aşsız, geleceksiz bıraktığı toplulukları istismar etmek için uydurduğu iş-aş masallarıyla, dünyayı ekolojik yıkıma sürüklüyor. Kendine karşı işlenen suçlar nedeniyle dünyamız SOS veriyor:Beklenmeyen hava olayları ortaya çıkıyor, sıcak hava dalgaları oluşuyor, orman yangınlarının sayısında ve etkisinde artış yaşanıyor, biyolojik çeşitlilik hızla azalıyor, kuraklık ve kirlilik nedeniyle tarımda büyük verim kaybı yaşanıyor, buzullar eriyor, denizlerde yaşamı sağlayan mercan resifleri yok oluyor” dedi.

ADINA KANALİSTANBUL DENEN VAHŞET, HÂLÂ HAYATA GEÇİRİLMEYE ÇALIŞILIYOR

Dünyanınekolojik tahribatın sonuçları konusunda bilim insanlarının işaret ettiği tüm sinyalleri verdiğini söyleyen Öztürk, “Yaz aylarında çıkan orman yangınları teknolojik tüm olanaklara karşın güçlükle söndürülüyor. Olmayacak zamanlarda yağan aşırı yağmurlar yarattığı sel felaketleriyle hepimizi dehşete düşürürken, yaşanan kuraklık nedeniyle sularımız azalıyor, sulak alanlar yok oluyor. Çağın vebası kanser vakalarında akıl almaz bir artış söz konusuyken, Covid 19pandemisi gibi artık yüzyıllar öncesinde kaldığını sandığımız salgın hastalıklar, insan soyunu tehdit ediyor. Küresel ısınma ve atık tehdidine karşı yapılan tüm uyarılara karşın, kâr odaklı ahlaksız politikalar yüzünden Marmara Denizi ölüyor. Marmara’da yaşanan salyalanma denen müsilaj olayının yarattığı tehdit hepimizin gözü önündeyken adına Kanalİstanbul denen vahşet, hâlâ hayata geçirilmeye çalışılıyor. Doğa ölüm çığlıkları atarken, hayata geçirilmeye çalışılan bu caniliği reddediyor, ‘vatan-millet’ palavraları ile toplumu kandırmaya çalışan hırslı politikacıları kınıyorum” dedi.

ZONGULDAK BÖLGESİ DE EKOLOJİK YIKIMDAN YOĞUN BİÇİMDE NASİBİNİ ALIYOR

Bölgenin de yoğun bir ekolojik tahribat altında olduğunu söyleyen Öztürk, “Zonguldak bölgesi de ekolojik yıkımdan yoğun biçimde nasibini alıyor. Dünyanın en yaşlı 5. ağacının bulunduğu ormanlarda maden aranıyor, hemen eteklerine cüruf işleme tesisi kurularak ülkenin akciğeri konumundaki ormanın ekosistemini bozacak adımlar atılıyor. Ereğli’de başta Erdemir ve çimento fabrikasının atıkları ile havamız, suyumuz kirleniyor, Borcam adlı şirket silis çıkarmak için ormanları tahrip ediyor, atıklarını pervasızca denize deşarj ediyor. Kozlu – Zonguldak dağlarında maden arama ve taşocakları faaliyetleri yalnızca ormanlık alanları değil geleceğimizi tehdit ediyor. Çatalağzı-Muslu bölgesinde 10 milyon ton kömür yakan termik santraller bölgemizi termik cehenneme çeviren faaliyetlerini sürdürüyor. Sakarya Irmağı’ndan Kızılırmak Deltası’na kadar olan bölgenin en önemli ekosistemi olan Filyos Vadisi’nde ise, bölgenin tek akarsuyu Filyos Irmağı’nın on binlerce yılda oluşturduğu bereketli toprakları her türlü kullanıma açılarak yok ediliyor” dedi.

DAHA FAZLA TÜKETİM İÇİN DOĞAYI TALAN EDEN TÜM KALKINMA POLİTİKALARI, BİR YIKIM POLİTİKASIDIR

Öztürk açıklamasını, “Ülkesinin seven herkes en büyük yurtseverliğin yaşam alanlarına sahip çıkmak olduğunu iyi bilmelidir. Daha fazla tüketim için doğayı talan edentüm kalkınma politikaları, bir yıkım politikasıdır.Rant için iş aş goygoyculuğu yaparak her yeri talan eden hırslı politikacılarla hırslı müteahhitlere sağlıklı bir çevrede yaşama hakkından daha önemli bir şey olmadığını hatırlatmalıyız. Toprağımızı, havamızı, suyumuzu bulunduğumuz her yerde savunmalı, doğa düşmanı tüm girişimlere karşı çıkmalıyız. Bu koşullarda girdiğimiz Dünya Çevre Günü’nü kutlamıyor, herkesi ekolojik yıkıma karşı mücadele etmeye çağırıyorum” diyerek tamamladı.