Zonguldak’ın her alanda geriye gittiğini bilmeyen yok.
Kapanan Bölge Müdürlükleri, yoksullaşan halk, norm kadroyla bile çalışmayan TTK.
Hatta her geçen gün kapatılmaya yüz tutan Müessese Müdürlükleri,
Kapıya konulan yüzlerce taşeron işçi.
Fakat kentte her alanda büyüyen tek bir alan var ki oda Bülent Ecevit Üniversitesi.
Rektör Hoca genelde yapılan çalışmaları basına çok fazla yansıtmıyor.
Yaptığı işin reklam olmasından yana değil.
‘Zaten bunlar benim görevim’ mantığını izliyor.
Bu yaptığı kimine göre doğru kimine göre yanlış.
Fakat şu da var ki üniversitede çok güzel işler çıkıyor.
Genelde kapalı kapılar ardında gizli işler yapılır ama bu kapıların ardından hep büyüme gerçekleşiyor.
Üniversite büyüyor.
Hem de kaliteli bir şekilde.
Rektör Özer sayesinde laboratuarı, atölyesi olmayan yani altyapısız bölüm olmadığını öğrendik.
Öğrenci üniversiteye girdiğinde kaliteli bir eğitim ve kaliteli bir yaşam istiyor.
Kaliteli eğitim için Rektör Özer elinden geleni yaptı.
Peki; kaliteli yaşam?
Bu anlamda kentteki siyasilere ve vatandaşlara büyük bir görev düşüyor.
Ülkenin geleceği olan üniversite gençliği için kaliteli bir yaşam için güzel ortamlar hazırlanması şart.
Zonguldak’ın her geçen gün büyüyen üniversitesi öğrencileriyle kent ekonomisine de ciddi bir katkı sağlıyor.
Peki; sağlanan bu katkı nasıl geri dönüş sağlanıyor?
Bu konu masaya biran önce yatırılmalı.
Çünkü okul biter bitmez bu gençler kentten gitme peşinde.
Eğer ki Zonguldak’ın göç almasını istiyorsak,
Öncelikle ve öncelikle bu beyin göçünün engellenmesi ŞART!
****