“ZOR BİR SÜREÇ OLDUĞUNU BİREBİR GÖRDÜM”
ERDEMİR’İN ülkemizin ve Avrupa’nın saygın kuruluşlarından biri olduğunu ifade eden Vali Kaban, “Zonguldak’la ilgili bütün sorunları beklentileri tahmin ve tahlilleri ve bunun yönetilmesiyle ilgilendiğim gibi bir diğer taraftan da ERDEMİR Yönetim Kurulu Üyesi olarak gerek ilimizin gerekse bölgemizin ve Türkiye’nin ve Avrupa’nın saygı değer bir kuruluşu olarak ERDEMİR’in beklentilerini gelecek ile ilgili öngörülerini gelecekte bulunması gerektiği yeri düşünerek bu konuda elimizden gelen katkıyı yapmaya çalışacak ve Ereğli ile ERDEMİR’in karşılıklı talep ve beklentilerini yönetmeye çalışarak bugünlere geldik. Ben öncelikle ERDEMİR’in özelleştirilmesi sonrasında demir çelik piyasalarının aşırı hassas ve değişken yapısı karşısında ayakta kalma mücadelesini katıldığım yönetim kurulu toplantılarında müşahede ettim. Bu piyasaları tanıdıktan sonra hakikaten ne kadar yönetiminin zor bir süreç olduğunu bende birebir gördüm.” diye konuştu.
“BEN ŞAHİDİYİM”
Toplantıdaki konuşmasına devam eden Vali Kaban, ERDEMİR’i bir amiral gemisine benzeterek “Karşımızda küçük bir gemi küçük bir taka, küçük bir kayık yok. Koskoca bir amiral gemisi var. Bu geminin yönetimi hakikaten kolay değil. Direksiyonunu hemen çeviremezsiniz. Bunun maliyetleri çok ağırdır. Bunun işin içerisine ekledikçe çok net görüyoruz. Sadece bugünün idare edilmesi yetmiyor. Geleceğinde idare edilmesi gerekiyor. Piyasalar o kadar hassas ki artık gerek üretim için gerekli olan hammadde piyasaları gerekse üretildikten sonra satılacağı nihai ürün piyasaları o kadar hassas ki hakikaten burada yönetim kurulu başkanımızın ve ekibinin bu konuda ne kadar ciddiyetle durduklarını ne kadar hassas tepkiler geliştirdiklerini ben şahidiyim.” ifadelerini kullandı.
“ÜRETİM DOĞUYA KAYDI”
ERDEMİR Yönetim Kurulu Başkanı Ali Pandır, toplantıda yaptığı sunumda dünya çelik sektöründen bahsederken, hedeflerinin dünya klasında yer almak olduğunu belirterek şunları söyledi: “Dünya’da çelik sektörü uzun yıllar 70’li ve 80’li yıllarda 500-600-700 milyon ton civarındayken özellikle 90’lı yılarında ortasından sonra Çin ekonomisinin hızlı büyüme vitesine geçmesiyle artış gösterdi. 700 milyon tondan 1 milyar 700 tona yükseldi. Buradaki 1 milyar ton artışın büyük bir kısmı Çin’de olduğu için bundan kaynaklı oldu. Buna paralel olarakta bir taraftan hem çevre nedenleri hem de işçi maliyetleri nedeniyle Avrupa’da bazı fabrikalar kapanırken Çin’e daha çok kapasite doğrularak dünya çelik üretiminin büyük bir kısmı Asya’ya kaydı. Avrupa’da 3. olan şirketimiz dünyada 45. Sırada. Bunun nedeni Son 20 yılda kapasiteler Çin’e kaydığı için çelik sanayiii Avrupa’dan Asya’ya kayma içerisinde. Şu tablo içerisinden bizim dünya 45.’liğinden ilk 10 girmemiz mümkün değil. Çünkü tüketim de üretimde doğuya kaymış. Biz tonajımızla öne çıkacağız. Bu da bizim 5 yıllık vizyonumuz. Dünya klasında olmak demek verimliliğin ve üretimde çok yukarı çıkmak demek.”
Pandır, sunumunda son olarak Ereğli’de karayolu yük taşımacılığına yönelik kooperatif kurduklarını, 100 bin ton kapasitedeki Karası hattı için analşam yapıldığını söylerken, buradaki hedeflerinin piyasanın zorlu koşullarında Ereğli’deki küçük ölçekli taşımacılık şirketi ve kamyon sahiplerinin desteklenerek rekabetçi yapıyı korunması olduğunu belirtti.
“BENİM İÇİN PRATİK ÖNEMLİ”
Ereğli Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yaşar Tetiker, toplantıda yaptığı konuşmasında “Her ülkenin kendine mahsus ekonomik karakteri vardır. Bu karakter o ülkenin kendisine mahsustur. Masa başında ne kadar dersinize çalışırsanız çalışın, ne kadar rakam verirseniz verin. Ne kadar dünyayı tanırsanız tanıyın. Bunlar düşünüldüğünde pratiğin önemi çok büyüktür. Bana göre pratiğe çok daha fazla önem verilmesi lazım. Çünkü Türkiye’nin buna ihtiyacı var. Biz Türkiye gerçeklerini bu masaya koyduğumuz zaman tartışırken hem teoriyi bilen hem pratiği bilen çok güçlü insanlar la bu konuları tartışmamız lazım. 1965 Erdemir kurulmuş, Ereğli’de kendi kaderini belirlemiş. bu saatten burası sanayi şehri olması gerekir Bir belediye başkanı hayır burada bir hava kirliliği var ikincisi kabul etmez diyor. Oysa hava kirliğini ortadan kaldırmak bugün de mümkündür olabilir. Bir takım şeylere katlanacaksınız. Bunu kaldıracak olan yine sanayidir. Bunu anlatmaya çalışıyorsunuz.” açıklamasında bulundu. (Aykut KARA)
