Memur Sen il temsilcisi Kamuran Aşkar, geçtiğimiz hafta Zonguldak'a gelen Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın'ın toplu sözleşme sürecinin arka planıyla ilgili yaptığı açıklamaların çarptırıldığını belirterek, "Ya açıklamalarımızı okumuyorlar ya da okuduklarını anlamıyorlar" diyerek sendikacı  Metin Kahveci'ye gönderme yaptı.

İşte açıklama:  
"Genel Başkanımız konuşmalarında “3600 ek gösterge teklifinin de toplu sözleşme kararının” da Eğitim-Bir-Sen’e ait olduğunu üstüne basa basa söylemiştir; biz de sayfalarımızda, basına verdiğimiz açıklamalarda kamuoyunu bildirmiştik.
YA OKUMUYORLAR YA OKUDUĞUNU ANLAMIYORLAR
Açıklama sırasının kendisine gelmesini bekleyen bazı arkadaşlar bizim internet sayfalarımızda, sosyal medya platformlarında ayrıntılarıyla verdiğimiz konuşmayı ya okuyacak vakitleri olmadığından yahut okuduklarını anlayamadıklarından ya da genel başkanımızın da ifade ettiği “3600 başta olmak üzere toplu sözleşme hakkını alan, 2011’de sözleşmelilerin kadroya geçmesini sağlayan, 6. toplu sözleşme ile 350 kazanım üreten, sözleşmelilerin sorunlarını dillendiren, eylemle sesi, raporlarla sözü, toplu sözleşme kararıyla umudu yükselten,  12 milyon 300 bin imzayla kamusal alan yalanının sona ermesini sağlayan, kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarının mücadelesini veren, özgürlük alanlarının genişletilmesi için ter akıtan, zor zamanlarda dik duran, milletinin yanında olan Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen” özetinin ihtiva ettiği gerçekleri çözülmesi zor bulduklarından dile getirilenleri  “büyüleme çabası olarak” değerlendirmiştir. Biz kendilerini öncelikle Sayın Genel Başkanımızın söylediklerini sayfalarımızdan yeniden okumaya davet ediyoruz. “Büyüleme” kısmına ise söyleyecek bir sözümüz yok.
AH 3600 SEN NELERE KADİRSİN!
Yetkili konfederasyon Memur-Sen olarak hem ek gösterge ve kapsamı hem de sözleşmeli istihdam konularının çözümünde tüm kapasitemizi ortaya koymaya, kamu görevlilerinin sorunlarını çözecek, Türkiye’nin önünü açacak her girişimde yaptığımız gibi bu konularda da etkin bir rol almaya devam ediyoruz. Ek gösterge, sözleşmeli istihdam ve toplu sözleşme ikramiyesi gibi konuları yıllardır masaya taşıyoruz. Bu yıl çabalarımız meyvesini vermeye başladı. Cumhurbaşkanımızla yapılan görüşmeler, bu görüşmelerde kat edilen yol; toplu sözleşme masasında alınan kararların bir an önce hayata geçirilmesi için verdiğimiz gayretin sonuçlarıdır. 3600 ek göstergenin kapsamının bütün kamu çalışanlarını kapsayacak şekilde genişletilmesi çabalarımız da sonuç vermiş ve konuyla ilgili her platformda gerek genel merkez gerekse şube olarak gerekli açıklamalar yapılmıştır. Bu konuda söz söyleyeceklere, gazeteleri ve televizyon arşivlerini biraz karıştırmalarını da öneriyoruz. 
HÜKÜMET VAAD ETTİ, YETKİLİ SENDİKA KAZANIMA DÖNÜŞTÜRDÜ
Bazen Zonguldak kamuoyunu gereksiz yere meşgul eden öyle açıklamalar yapılır ki ancak gülmek için okursunuz. Güçlü Eğitim-Bir-Sen iradesinin kazanımları olan nöbet ücreti ve serbest kıyafet gibi tarihi kazanımlardan sonra ortaya çıkıp bol “biz yaptık”lı açıklamalar tam da bu türdendir.  3600 ek göstergeyi vaat eden hükümet, kazanımı masada alan yetkili sendika Memur-Sen olmasına rağmen “Biz yaptıkçılar    “ kazanımlar kendilerine aitmiş gibi davranıyorlar. Hani ağzı olan konuşuyor türünden. Hem biz yaptık diyorlar, hem de 3600’ün dört meslek grubunu kapsamasından rahatsızız diyorlar. Arkadaşların bir yanlışlarını düzeltelim de bari tam olsun. 3600 ek göstergenin Cumhurbaşkanımızın sürecin en başında söylediği gibi dört meslek grubunu kapsamaması, bütün memurları içine alacak  adil bir süreçle tamamlanması baştan beri üzerinde durduğumuz  ve aşama kat ettiğimiz bir konudur. Genel başkanımızın açıklaması tam da bu şekildedir. Meslek gruplarına özel değil kamu çalışanlarına özel bir ek gösterge üzerinde çalışılmaktadır. Bu da Memur-Senimizin teklifi ve kararlılığıyla olmuştur. Biz bu açıklamalarda kandırmaya çalıştıkları kamuoyunun boş yere vaktinin işgal edilmesine üzülüyoruz. Yoksa söylenenlere kimsenin inanmadığını, tarihi gerçeklerin çok daha farklı olduğunu herkes biliyor.
SÖYLENENLERE İTİBARSIZLAŞTIRMA DEMEK BİLE KOMİK
Geçmişte bir üyemiz müdürlük mülakatından düşük not aldığı için istifa edip bu arkadaşların sendikasına geçmişti. Bu olaydan sonra sendika temsilcisi basına yaptığı açıklamada “Bizim sendikamızda olduğu için arkadaşa düşük not verildi.” demişti. Kurgu sendikacılığının, eyyam sendikacılığının ve çaresizlik sendikacılığının komikleştirdiği bu ve buna benzer bir yığın açıklamayla karşılaştık. Biz sendika olarak 3600’ü hayat geçiriyoruz, sözleşmeli istihdamını ve toplu sözleşme ikramiyesi artışını hayata geçiriyoruz. Toplu sözleşme döneminde olduğu gibi, sonrasında da kamu görevlilerimizin sorunlarında onların yanında olmaya devam ediyoruz. Kamu kurumlarının ödenek ve temizlik personeli ihtiyacı için meydanlarda olan, öğretmenlerimizin PCR zorbalığında kurtulması için okullarda olan, vaatlerin yerine gelmesi için manşetlerde olan ve kararlı bir mücadeleyle süreci takip eden, düşünce ve çözüm önerileri sunan hep biziz. Dahası Toplu Sözleşmede elde ettiğimiz 350 kazanım için “biz yaptık” demenize de izin veriyoruz. Çünkü biz kamu emekçisinin gönlüne talibiz. Çünkü tarih zaten olanları yazacaktır. Çünkü kazanımlarımız sizin komik itibarsızlaştırma çabanızın katbekat üstündedir. Siz yeter ki açıklamalarımızı doğru okuyun."