Sayın Seyit Torun…

Size bu satırları bu kentte gazetecilik yapan biri olarak değil…

Son yerel seçimlerde Muharrem Akdemir’e oy vermiş bir yurttaş kimliğimle yazıyorum…

Cumhuriyet Halk Partisi’nin Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olarak bugün şehrimize gelmiş olmanız, benim gibi Akdemir’e oy verdiği için hüsrana uğramış binlerce Zonguldaklı için son derece önemli bir gelişme…

Çünkü, Zonguldak bu kadar kötü bir yönetimi hak etmiyor!

O çok övündüğünüz “Sosyal Demokrat Belediyecilik” anlayışı Zonguldak’ta ayaklar altında…

Yaklaşık 5 yıldır Zonguldak Belediye Başkanlığı koltuğunda oturan Sayın Muharrem Akdemir, basiretsiz, beceriksiz, korkak ve vizyonu olmayan bir Zonguldak Belediyesi yaratarak Cumhuriyet Halk Partisi’ni de zora sokuyor…

Ahbap çavuş ilişkileriyle yapılan CHP belediye meclisi de “Bizden sonrası tufan” diyen bir anlayışla, bu kentin geleceğine dinamit koyan “kişiye özel” imar kıyaklarının altına imza atmaktadır.

Şehrin ekonomik ve sosyal yaşamına hiçbir katkı sağlayamadığı gibi, kültürel değerlerine de sahip çıkamayan Zonguldak Belediyesi, toplumun her kesiminden sert eleştiriler almasına rağmen, Başkan Akdemir, belediye yönetim kadroları ve meclis haklatan gelen bu tepkiye kulak tıkıyor…

Her altı ayda bir patlayan asfalt yollara yama yapmak, duvar ve parke taşı döşemekle övünen bir Zonguldak Belediyesi, işsizlik ve istihdam sorunu nedeniyle metropollere göç eden Zonguldaklıların çaresizliğine de seyirci kalmıştır.

Elle tutulur tek bir projesi olmayan Sayın Akdemir, tüm bunların yanı sıra kentin feodal güçlerine teslim olmuştur.

Mafyatik ilişkilerle anılan, bazı sermaye gruplarına bugüne kadar benzerine rastlanmamış ayrıcalıklar tanıyan, yasal mevzuata rağmen çifte standart uygulayarak kamuyu zarara uğratan Akdemir’in pervasız tutumlarına ne yazık ki, mevcut CHP yönetimleri de “Kol kırılır yen içinde kalır” mantığıyla  susmayı tercih diyor…

Hepsinin ötesinde Zonguldak Belediye Başkanı Akdemir, belediyenin ihalelerini belli başlı işadamlarına vermektedir. Özellikle 2014 ve 2015 yılı ihale ve doğrudan alımlarını sokaktaki simitçiye gösterseniz, belediyenin nasıl milyonlarca lira zarara uğratıldığını anlayacaktır.

Peki sokaktaki simitçinin dahi bildiği ilişkiler, nasıl olurda dava konusu olmaz, neden insanlar seyirci kalır diye merak ederseniz, inanın buna ben dahil hiç kimse anlam verememektedir.

Sabahtan akşama kadar birkaç hapçının peşinde iz sürerek “polisçilik” oynayan organize şube niçin böylesine büyük bir yolsuzluğun önüne geçmez, bu partiye rey veren yurttaşlar niçin bildiklerini yutkunur, belediye meclisinde dürüstlüğüne inandığımız insanlar susarak bu talana neden ortak olur? Tüm bu sorunun cevabını biz değil siz vereceksiniz!

Partinizin rozetini taşıyan bir belediye başkanının adının ileride çok daha sansasyonel olaylara karışmasını istemiyorsanız lütfen yaşanan skandallara el koyun…

Ha yok siz de, “Parti zarar görür… Aman kimseler duymasın” diyorsanız akşam sahilde limana karşı rakı-balık keyfi yapıp geldiğiniz gibi dönün Ankara’ya…

Kime, neye inanmak istiyorsanız ona inanın…

Ama lütfen Zonguldak Belediyesi’ni CHP yöneticilerine değil, Gazipaşa’ya çıkıp o koltuğu size emanet eden halka sorun…

Aksi halde ilk genel seçimlerde bu halk faturayı Muharrem Akdemir’e değil Cumhuriyet Halk Partisi’ne keser!