Zonguldak’taki 20. Ulusal Biyoloji Öğrenci Kongresi’ne yeni yakıt türü olarak tespit edilen ve yenilenebilir enerji olan biyodizel damgası vurdu. Türkiye’nin, birçok farklı amaç için kullanılabilen biyodizeli, Avrupa’da kullanan ikinci ülke olduğu belirtildi.
Bülent Ecevit Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleştirilen 20. Ulusal Biyoloji Öğrenci Kongresi, ikinci gününde de bilimsel araştırmaların sunumları ile devam etti. Atık yağların sulara verdiği zararlara rağmen, bunlardan üretilen biyodizelin hem küresel ısınmaya hem de günlük hayatta kullanılabilmesi katılımcıların ilgisini çekti.
BEÜ Biyoloji Bölümü 4. sınıf öğrencisi Evren Erten’in hazırlayıp sunduğu, “Modern Dünyada Biyodizelin Önemi, Kullanım Alanları ve Üretim Deneyi” konulu sunumda görüşler paylaşıldı. Biyodizelin, günlük yaşamda önemli faydaları olduğuna dikkat çeken Erten, şöyle dedi: “Atık yağların sulara vermiş olduğu zararlar aşikar düzeyde. Bunu engellemek için evlerden toplanan atık yağların, yapmış olduğum deneydeki gibi biyodizel rafinerilerine götürülüp burada biyodizel yakıtı haline getirdikten sonra çevreye minimum zararla ısınmaya kullanabiliriz. Ayrıca, bireysel dizel araçlarımızda kullanabiliriz. Elektrik üretimi yapabiliriz. Yakmış olduğumuz yakıt normal dizellere nazaran yüzde 95 gibi bir boyutta çözünebiliyor. Bu demek ki çıkan karbondioksit bitkiler tarafından doğaya tekrar oksijen olarak verilebiliyor. Ayrıca, diğer dizellerde yüzde 40 oranında çözünme olduğu için küresel ısınmaya büyük bir etki ediyor. Bu da bizim işimize gelmiyor. Bu yüzden bitkisel bazlı atık yağların tekrardan yakıt olarak değerlendirilip kullanılması hem çevre dostu hem de endüstriyel anlamda kalkınmamızı sağlayabilecek önemli bir gelişme diye düşünüyorum."
Erten, biyodizelin yanma katsayısı normal dizelden yüksek olduğu için savunma sanayinde yakıtın taşınması, depolanması bunların aynı zamanda gerektiği yerlerde gerektiği şekilde kullanılabilmesi için daha iyi şartlar sunduğunu söyledi. Yakıtın, yanarken çabucak tutuşabilme ihtimaline karşı yüksek güvenlik önlemleri alındığını anlatan Erten, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu da daha fazla emektir. Ama biyodizel daha yüksek yanma değerinde olduğu için taşınma esnasında çabucak tutuşması normal dizele nazaran daha azdır. Türkiye, biyodizeli Avrupa’da kullanan ikinci ülke. Yaptığı araştırmalara göre, biraz daha deneysel düzeydedir. Biyodizelin ne şekilde artısı eksisi vardır, bu konuda biraz daha sağlam adımlar atmak istiyor. Bu çalışmalar Türkiye’de henüz popülerite edinememiş. Yakın zamanda biyodizel konusunda daha fazla çalışma yapılarak Türkiye’nin daha iyi noktaya gelebileceğine inanıyorum.”
Sunum, soru ve cevap bölümünün ardından sona erdi.(İHA)