KESK'e bağlı Büro Emekçileri Sendikası (BES) üyeleri, İş-Kur çalışanlarının kazanılmış haklarının gasp edilmesini protesto etmek için İş-Kur İl Müdürlüğü binası önünde basın açıklaması yaptı. Büro Emekçileri Sendikası (BES) Zonguldak Şube Başkanı Hayri Anıl Çetin, Türkiye İş Kurumu’nda yaşanan yeniden yapılanma süreci birçok kamu kurumunda olduğu gibi sancılı devam ettiğini belirterek, ücret adaletsizliğini körükleyen uygulamalardan vazgeçilmesi gerektiğini ve bozulan iş barışını tekrar tanzim edilmesi gerektiğini söyledi.
“MECLİSTE YASALLAŞACAKMIŞ”
Çetin, “Ülkemizdeki gelir dağılımdaki adaletsizlik her geçen gün daha da derinleşmekte, zengin ve yoksul arasındaki fark giderek büyümektedir. Kamu emekçileri her geçen yıl biraz daha da yoksullaşırken, hükümet yanına aldığı Memur-Sen’le yaptığı tekli sözleşmeyle yoksulluk sınırının altında açlık sınırına yaklaşan ücretleri bize dayatmaktadır. 2014 yılında kamu emekçilerinin maaşlarında net 119 TL artış yapılırken aile yardımı, çocuk yardımı vb. kalemlerde her hangi bir artış söz konusu değildir. Toplu sözleşme imzalanmış ancak halen yasallaşmamış. Mecliste 2014 yılı bütçe süresinde görüşülürken yasallaşacaktır.” dedi.
“EMEKÇİLERİN İKRAMİYELERİ ÖDENSİN”
Çetin sözlerini, “Anayasa Mahkemesi’nin yayınlanan gerekçeli karara göre İş Kurumu emekçilerinin ikramiyelerinin ödenmesi önünde hiçbir engel kalmamıştır, 01.01.2013 tarihi itibariyle İş Kurumu emekçilerine ikramiyeleri derhal ödenmelidir. AKP kamu iş ve meslek danışmanları üzerinden yeni bir gelenek yaratmaya çalışmaktadır. İşsizlere ‘kolayca’ iş bulacakları iddia edilen iş ve meslek danışmanlarının kendilerinin bile sözleşmeli istihdam edilmesi, yani en genel anlamıyla iş güvencesinden yoksun olmaları, sistemin işsizlere iş bulmayı kolaylaştırma iddiasını daha baştan çürütmüştür. “ diyerek sürdürdü.
“ADALETSİZLİĞİ KÖRÜKLEYEN UYGULAMADAN VAZGEÇİLSİN”
Çetin açıklamasını, “Türkiye İş Kurumu’nda yaşanan yeniden yapılanma süreci birçok kamu kurumunda olduğu gibi sancılı devam etmektedir. Yeniden yapılanmayla birlikte iptal edilen kadrolar, siyasi kadrolaşma, yeni oluşturulan uzmanlık ve danışmanlık kadroları, güvencesiz çalışma, ücret adaletsizliği, iş tanımından kaynaklanan sorunlar, geçici görevlendirmeler vb. birçok sorunun yaşandığı kurumda çalışma hayatı adeta bir kâbusa dönüşmüştür. İş Kurumu’nun vermiş olduğu hizmetler bir bütündür, bu hizmeti veren çalışanlar arasında eski-yeni, uzman-danışman-memur vb. kadrolar üzerinden ayrımcılığı ve ücret adaletsizliğini körükleyen uygulamalardan derhal vazgeçilmeli bozulan iş barışı tekrar tanzim edilmelidir” diyerek bitirdi. Daha sonra grup olaysız bir şekilde dağıldı. (Nermin Akkaya)
