Zonguldak’ın aylardır gündeminden düşmeyen konu Türk Kızılayı Zonguldak Şubesi idi…

Zonguldak Kızılay Yönetimi geçtiğimiz aylarda Genel Merkezleri tarafından aforoz edilerek görevden alındı.

Genel Merkez Zonguldak’a iki müfettiş gönderdi ve sonunda Serap Elibol başkanlığında kayyum atandı…

Atanan kayyuma da seçime gideceksiniz ve sizle devam edeceğiz dendi…

İşte kıyamet bundan sonra kopmaya başladı…

Serap Elibol ve yönetimi Kızılay depolarındaki rezaleti de medya ile paylaşınca birilerinin paçası tutuştu…

Bir de yönetimde irdelemeyi, araştırmayı ve belge toplamaya düşkün gazeteci vardı…

Kızılay yönetimi neden el çektirilmişti…

Kızılay’ın paraları ve yardımlarının çarçur edildiği, yolsuzluk ve usulsüzlükler olduğu söylendi…

Hele hele alımlarda akılara durgunluk verecek vurgunlar yapıldığı ileri sürüldü…

Hatta karar defterindeki imzalarında tartışmalı olduğu ifade edildi…

Kamuoyunda yolsuzluk ve usulsüzlüklerle ilgili rakamların akıllara durgunluk verdiği söylendi durdu…

Suçlananlar ağızlarını dahi açmadı…

Ama bir şey yaptılar ne olursa olsun Kızılay yönetimini ele geçireceklerdi…

Ve bunu Cemaatler ile Kızılay Kan Merkezi eski Müdürü şimdiki Belediye Başkanı Dr. Ömer Selim Alan ile birlikte başardılar…

Elibol ve ekibini kısa sürede tasfiye ettiler…

Kızılay Şube Başkanlığına AFAD Şube Müdürü Murat Kanlı getirildi…

İnanın ne Murat Kanlı’yı ne de cemaatlerden oluşan yönetim kurulu üyelerini tanımam bilmem…

Cemaat kanadında hiç işim olmadığındandır her halde…

İyi insanlar, dürüst insanlar olabilirler ama “Cemaat ne iş”

Biz ülkede Cemaat yüzünden bedel ödemedik mi???

Hala ödemiyor muyuz???

Zonguldak Valisi Mustafa Tutulmaz, Kızılay’ın kutsal bir kurum olduğunu ve yıpratılmaması gerektiğini her defasında dile getirdi…

Haklı da???

Dünya’da 1,57 milyar Müslüman yaşıyor… Buda Dünya nüfusunun yüzde 23’ne tekabül ediyor…

Dünya da 350-500 milyona yakında Türk yaşıyor…

1877 yılında “Osmanlı Hilal-i Ahmer Cemiyeti” olarak Kızıl Haç’ın karşısında Müslümanlar için kuruluyor…

Sonra Türk Kızılay’ı adını alıyor…

Yani bu kurumun parasını çarçur ederseniz, parasını yerseniz helallik için 1.57 milyar insandan helallik almak zorundasınız…

Hatta Dünya da yaşayan 7 milyar 924 milyon insandan…

Cenabı hak ne diyor; “Bana kul hakkıyla gelmeyin”

Bunun ötesi var mı???

Yok…

Şimdi Kızılay soyacaklar ve bizde “Kutsal kurumu yıpratmayın” diyecekler…

Olmadı şimdi???

Soyanlar utanmayacak… Yazanlar mı utansın???

Şimdi asıl konuma geleceğim…

Bunlar hep yazıldı çizildi…

Yolsuzluk ve usulsüzlükleri araştırmak için iki müfettiş gelmişti ya…

Bunlar ne yaptı…

Bakın Türkiye Cumhuriyetinin kurumlarını denetleyenler geldiklerinde hep devlet misafirhanelerinde kalmıştır…

Ama Kızılay’ın müfettişleri 5 yıldızlı oteli tercih etmişler…

İki ay yediler-içtiler-sıçtılar…

Her sabah Kızılay aracı otelden onları aldı, sonra öğlen yemeğine taşıdı, akşam da yine otellerine getirip-götürüp bıraktı…

Sonuç ne oldu???

Mevcut “Kayyum görmesin” diye belgeleri de aldılar gittiler…

Raporlarını da kimse görmedi…

Eeeee Bunlar madem örtbas edeceklerdi???

Niye o yönetimi görevden aldılar ki…

Müfettişler tatil yapsın diye mi Zonguldak’a gelmişti…

Yani 1,57 milyar Müslüman’ın hakkını yesinler mi diye gelmişlerdi Zonguldak’a…

Sözüm ona “Müfettişler” Genel Merkezleri tarafından 5 yıldızlı otelde günlerini gün etsinler diye gönderilmiş…

Şimdi yönetim şayet bu Müfettiş raporlarını açıklamazsa onlarda o şaibenin altında kalır…

“Yiyin efendiler, yiyin; bu han-ı iştiha sizin;

Doyunca, tıksırınca, patlayıncaya kadar yiyin!”

Sevgiyle kalın…

Not: Kızılay Genel Merkezi’ne notumdur… Kuzey Irak ve Suriye konusunda TV’de söylediğim ve yazdığım gibi sizinle hukuk veya her ortamda hesaplaşmaya da hazırım… Bilginiz olsun…