Enflasyon, işsizlik, döviz ve bilimum ülke gündemi mevzuları dururken minik serçe sahnede yerini aldı. İktidarın minik ortağının liderinin ekonomi, eğitim, pandemi takip etmesi gerekirken magazin takip ettiğinizde canlı yayında izlemiş olduk.

Sezen Aksu instagram ve birçok tv programında yıllardır dinlediğimiz “Vivir Mi Vida” isimli İspanyolca söylenen şarkıya Türkçe sözler ile “ Şahane Birşey Yaşamak” ismi ile uyarlama yapmış. Sözler elbette birebir çeviri değil sadece bir kısmında “selam söyleyin o cahil Havva ve Ademe” diyor. Ve memleketin gündemine gidiyor. Bize de kendi gördüklerimizi yazmak düştü.

1. Marc Anthony’ den orijinalini dinleyin, Sezen Aksu güzel parça seçmiş ancak şahsi görüşüm orijinal halini çıkar, kötü bir söz deneyimi yaşattı bizlere.

2. “O cahil Havva ve Adem” sözlerinde aşağılama yerine ilk insan oldukları için “toy”, “yeterli deneyimi olmayan” anlamına gelen cahil kelimesini Sezen Aksu’ nun seçerek koyduğuna ise yürekten inanıyorum. Bu sebeple abartıyı sadece ülke gündemini değiştirmek isteyen ve asıl gündeme hesap vereceklerin çıkardığından şüphem yok.

3. Havva ve Adem, sadece İslam değil birçok din için ilk insan olarak kabul edilir, yani iktidarın minik ortağı tekelinde konu değildir.

4. Velev ki dini duyguları ile tepki gösterenler “ bakara makara “ , “ sallayalım bir dua” diyen iktidar bakanına aynı hassasiyeti göstermemek caiz mi? O günden beri neden tek kelime etmediniz?

5. Dini hassasiyet, Dünya çıkarınız ile çakıştığında Dünya çıkarını seçiyor olmanızın vicdansızlık olduğunu sizlerde biliyorsunuz, geçmiş olsun.

6. Havva ve Adem'in film, çizgi film ya da karikatür olsun, sayısız yayında 1 yaprak ile kapatıldığı gören gözler, madem bu kadar önemli neredeydiniz.

Benim kendime sözüm, nefes aldıkça bu ülkede tüyü bitmemiş yetimin hakkı için yazılı, sözlü ya da hizmet açılan diğer alanlarda bu memlekete çalışmak, çabalamak, emek vermek üzerinedir. Sevgili okuyucularımız, emin olun bu daha bir başlangıç. Defaten yazıyorum. Vatandaşımızın özgürlükleri, sosyal hayatı daraldıkça, işsizlik arttıkça, hastane ve ekmek kuyruklarındaki sıralar arttıkça korkarım bugün magazin yarın bambaşka dini ve milli duygular üzerinden hepimizin odağını değiştirmek isteyecekler. Bu tahminden öte; tecrübe ile sabit. En azından benim ömrümden giden 20 yılda edindiğim tecrübe ile yokluk artışında başka sorunların varlığı ile dikkatiniz kaçsın istemiyorsanız, lütfen bugünleri unutmayın. Gerekirse gazete kupürlerini saklayın, kendinize not alın.

Minareyi çalanlar kılıfı hazırlamıştı ancak bir minare yetmedi, doymadılar, toparlayamıyorlar. Kim bunla? - Kimler değil ki!

Umarım gün gelir sade vatandaşın hakkı hukuku için magazini terk eder, ülke gündemine dönerler.