Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İl Başkanı Halil Furat, İl Genel Meclisi üyeleriyle birlikte basın toplantısı düzenleyerek partisinin belediye başkanları ve belediye meclis üyelerinin istifalarında AKP’yi sorumlu tuttu.

 

Furat, çarpıcı iddialarda bulunarak AKP’nin her yerde ortaya koyduğu bir durum olduğunu ileri sürerek “AKP Yöneticilerinin, Recep Demirtaş’ın genel sekreter olabilmesi için Ertan Aydoğan’ın AKP’ye geçme şartını koyduklarını duyduk. Kendi belediyelerinde Kozlu ve Kilimli de olduğu gibi her türlü yolsuzluğa müsaade ediyorlar, her türlü adaletsizliğe müsaade ediyorlar ama gel gelelim bizim belediyelerimizi cendereye alarak partilerine geçirmek için her türlü atraksiyon ve oyunu yapıyorlar” şeklinde konuştu.

 

Çarşamba günü Ereğli Belediye Meclisinde yaşanan olaylara da değinen Furat, kamuoyunun dikkatini Ereğli’ye çevirmek istediklerini belirterek şöyle konuştu;

 

FURAT; “BEKLENTİLERİMİZ YERİNE GELMEDİ DİYE PARTİ DEĞİŞTİRMEYİZ, İSTİFA ETMEYİZ”

 

“Basına yaptığımız açıklamada belediye meclis üyesi arkadaşlarımızdan partiden istifa eden ve ihraç edilen arkadaşlarımızla ilgili açıklamalar yapmıştık. Bu açıklamalara istinaden Hasan Pınarcık arkadaşımızın bize karşı bir açıklaması oldu. arkadaşımızın üzerine basarak ifade ettiği 29 bin Ereğli halkının oyunu alarak Belediye meclisi seçildiğini söylemesi manidar. Biz Belediye meclisinden istifa eden ve ihraç edilen arkadaşların çoğunu ideolojik bağlantıları, CHP’li olmadığı için istifa ettiklerini söylemiştik. Bu konu da yine aynı ısrarımızı sürdürüyoruz. Arkadaşlarımızın CHP ile hiçbir siyasi bağlantıları yoktur. Arkadaşlarımız MHP’den, ANAP’tan, AKP’den, DP’den gelmişlerdi. Dolayısıyla partiden istifa etmeleri de normaldir. Benim için o 200-300 oyla seçil de bizde 29 bin oy aldık istinaden şunu söylemek istiyorum, bizim seçimlerde bütün halkın oyuyla seçilmemiz mümkün değil. Bir kanun var, o kanuna göre Zonguldak’ta 602 delegenin 520’si oy kullandı, 520 delegenin %70 oyunu alarak seçildim. Yersiz konuşmuş. Bu partide bizzat 37 seneden beri siyaset yapıyorum, arkadaşlarımda öyleler. Biz bu partinin tırnağının ucunun bile zarar görmesini istemeyiz: Ereğli’de de Zonguldak’ta da her yerde böyle düşünüyoruz. Partimizi çok seviyoruz, her ne şartlar altında olursa olsun ne kaybedecek olsak da partimizden kesinlikle ayrılmayız. Partimizde mücadele ederiz. Bireysel çıkarlarımız olmadı diye, bir takım beklentilerimiz yerine gelmedi diye parti değiştirmeyiz, istifa etmeyiz.”

 

FURAT; “AKP HER TÜRLÜ ATRAKSİYONU YAPIYOR!”

 

“Belediye Başkanı diyor ki benim yapacağım yatırımlar devlet kanalıyla yapılacak yatırımlar, benim alacağım yetki ile 8 Trilyonluk asfalta yapacağım, bu yatırımları denetleyecek olan da devletin kurumları diyor. Belediye Başkanımıza 8 Trilyon alacağı paraya mani olmak istiyorlar. Bunlar CHP olamazlar, bu insanlar CHP’li olamazlar, hiç sevmedikleri ortadadır. CHP ile hiçbir organik bağları yoktur. Bir tane arkadaşın dışında hepsi dışarıdan devşirme arkadaşlardır. CHP’li değillerdir, alakaları yoktur. İl Genel Meclisi Genel Sekreteri Recep Demirtaş’tan ‘Beni siyasetlerine alet etmesinler’ gibi bir uyarı aldık. Bir Ertan Aydoğan’ın istifasından dolayı üzüldüğümüzü ifade eden beyanatlar verdik ve bu sürecin nasıl işlediğini ifade ettik. Ertan Aydoğan’ın istifasının Sayın Recep Demirtaş’ın Genel Sekreter olmasından sonra hızlandığını ve bu istifanın altındaki sebeplerin bir tanesinin de Recep Demirtaş olduğunu söyledik. Başka duyumlarda alıyoruz. Recep Demirtaş’ın Genel Sekreter olması dolayısıyla bir takım pazarlıkların yapıldığını, bu pazarlıklar neticesinde genel sekter olması koşullarında roller oynadığını duyduk. Yani AKP Yöneticilerinin, Recep Demirtaş’ın genel sekreter olabilmesi için Ertan Aydoğan’ın AKP’ye geçme şartını koyduklarını duyduk. Bunların ne kadarı doğrudur ne kadar yalandır bilemiyoruz. Biz yapılan pazarlıkların eniştesinden kaynaklandığını düşünüyoruz. Bu AKP’nin her yerde ortaya koyduğu bir durumdur. Ormanlı’da da böyle olmuştu. Nebioğlu Beldemizde de böyle olmuştur. Bütün beldelerde ve ilçelerde aynı şekilde uyguluyorlar. Kendi belediyelerinde Kozlu ve Kilimli de olduğu gibi her türlü yolsuzluğa müsaade ediyorlar, her türlü adaletsizliğe müsaade ediyorlar ama gel gelelim bizim belediyelerimizi cendereye alarak partilerine geçirmek için her türlü atraksiyon ve oyunu yapıyorlar.”

 

Çaycuma İlçe Başkanı ve İl Genel Meclisi Üyesi Umut Başoğlu, Çaycuma İhsanoğlu Köyü’nün Bartın’a bağlanmak istemesine rağmen neden hala meclisin gündemine alınmasıyla ilgili şunları söyledi;

 

BAŞOĞLU; “HALKIN İRADESİNE AMBARGOLAR KONULDU”

 

“Çaycuma 83 köyü, 5 beldesi ve 445 bin 500 nüfusu olan bir ilçemiz. Çaycuma’nın Bartın ile hemen sınır olan köylerimizden İhsanoğlu Köyümüz bundan yaklaşık 4 ay evvel Bartın’a bağlanmak için gerekli çalışmaları yapmışlar. Bunun yanında köy referandumunu da yapmış. İhsanoğlu Köyü’nün yüzde 95 gibi bir çoğunluğu Bartın’ bağlanma noktasında iradesini beyan etmiş. Bundan 3 ay önce komisyondaki arkadaşlarımızla birlikte İhsanoğlu Köyümüze gittiğimizde halkımızı dinleme fırsatı oldu. Vatandaşlar komisyonlara, Bartın’a 15 dakika yakınlıkta olduklarını, çocuklarını Bartın’da liseye kaydettirmek için ikametgah bulmak zorunda kaldıklarını, hastaneye gittiklerinde hep Bartın’dan faydalandıklarını söylediler. Köye yatırımdan çok manevi bir yorgunlukları olduğunu ifade etmişlerdi. Üzerinden 2 ay geçmesine rağmen biz bunu gündeme getirmedik. Geçen yine gündeme gelmeyince meclisteki arkadaşlara, neden hala gündeme alamadığımızı sordum. Komisyon Başkanlarımızdan birisi ‘üzerinde çalışmalar yapıyoruz’ demişti. Bunun ne tür çalışmalar olduğu gün gibi aşikar. Hem halkın iradesine hem de halka karşı çalışma ve baskı yaptılar. Köyümüz yaklaşık 477 oyla Bartın’a bağlanma kararı almasına rağmen İl Özel İdaresi’nde halkın oylarıyla seçilmiş olan AKP İl Genel Meclis Üyeleri halka rağmen halkın karşısında siyaset yaptılar. Halkın iradesine ambargo konulmuş oldu. Gerekçeleri 5 yaşında bir çocuğun bile güleceği gerekçelerdir. Zonguldak TTK’da çalışan işçiler varmış ve bu işçiler Bartın’a bağlanırsa Zonguldak’ta çalışamazlarmış. Bunun yanı sıra İhsanoğlu Köyü’ne yeni su tesisi yapılmış ve o nedenle Bartın’a bağlı karşısındaki Çiftlik Köyü bu su tesisine göz dikmişler ve bu tesisten faydalanmak için bu köyü Bartın’a almak istiyorlarmış. Sanki Bartın’ın İl Genel Meclisi Üyeleri yok. Sanki Bartın’da bu çalışmaları yapan bir merci yok. Bu gibi gerekçelerle halkın iradesine ambargolar konuldu.”

 

CEYLAN; “BUGÜN ILIKSU PLAJININ FESHİNİ GERÇEKLEŞTİRDİK”

 

CHP’li İl Genel Meclisi Üyesi Seyfettin Ceylan ise, Ilıksu Plajının geçmiş yıllarda olduğu yine 3. şahsa kiralanmamak şartıyla Kozlu Belediyesi’ne ihale edildiğini belirterek, “Haziran ayının bugün 5. ve son oturumunu yaptık. Bu oturumda Ilıksu Plajı’nın 2011 Mayıs ayında Kozlu Belediyesi’ne proje bazında ihale yapmıştık. O zaman 3 milyon 200 bin liralık hazır bir proje vardı. Bu ihaleyi de 2 sene içerisinde yapma koşuluyla vermiştik. Ama Kozlu Belediyesi bu şartları yerine getiremedi. Onun için 27.5.2012’de verdiğimiz süre bitmişti. Bugün Ilıksu’nun yeniden ihalesinin kararını aldık. Ama ben daha önce olan olayları anlatmak istiyorum. Kozlu Belediye Başkanı DSP’den seçilmişti. İl Özel İdaresi 3. şahsa kiraladığı için Kozlu Belediyesi’nden Ilıksu Plajını almıştı. Kozlu Belediye Başkanı DSP’den istifa etti bağımsız kaldı ve 3 ay gibi bir zamandan sonra AKP’ye geçti. Geçtikten sonra Ilıksu Plajını tekrar bizden talep etti. Talebin sonucunda da ilk anlattığım konuya gelindi. Bu konunun geçtiğimiz ay meclise gelmesi gerekiyordu ama Belediye Başkanı, Genel Sekreter, meclis başkanı ve Valinin arasındaki diyaloglar nedeniyle bugün Valinin oluruyla gündeme getirdiler. Sonuçta bugün Ilıksu Plajının feshini gerçekleştirdik ve tekrar Kozlu Belediyesine 3. bir şahsa verilmemek kaydıyla ihalesini verdik.

Bunun yanı sıra Sapça, Sofular ve Köroğlu köyümüzün Kilimli hudutları içerisinde kalması görüşüldü. Ama daha önce oylama yapıldı ve bu köylerin yüzde 80’ni merkez ilçede kalmak istedi. Bizde bunu komisyona havale ettik ama iktidar meclis üyesi arkadaşların asıl amacı Kilimli’ye aktarmak” diye konuştu.

 

(Öznur GÜNEŞ)