Zonguldak Belediyesi Mezbahanesi eski işletmecisi Mehmet Ildırar, bir çok kasabın kaçak ve hastalıklı hayvan sattığını iddia etti

 “AT ETİ RİSKİ HER ZAMAN VAR”

Zonguldak Belediye Mezbahanesi İşletmecisiyken sözleşmesi feshedilen Mehmet Ildırar, Zonguldak’ta ortaya çıkan at eti skandalının devede kulak bile olmadığını belirterek, “Mezbahaneyi işlettiğim dönemde Zonguldak merkezde tüketilen kırmızı etin 5’te 1’i bile mezbahanede kesilmiyordu. Bazı market ve kasaplar köylerden sütten kesilmiş ineklerin kilosunu 12 TL’ye alıp dana eti diye tezgahta satıyor. Mezbahaneyi işlettiğim dönemde 50’yi aşkın büyükbaş hayvan hastalıklı çıktığı için imha ettik. Ne Tarım İl Müdürlüğü ne de Zonguldak Belediyesi üzerine düşeni yapmıyor. Zonguldaklıların at eti yeme riski her zaman var” dedi.

Umut ERSES: Zonguldak Belediye Mezbahanesi işletmecisiydiniz. Tarım İl Müdürlüğü tarafından kapatıldı süreç nasıl işledi. Konu bu duruma nasıl geldi?

Mehmet ILDIRAR: Yaklaşık biz bu işletmeciyi 5 yıl önce ihaleyle aldık. Tüm yasal işlemleri yaptım ve Tarım İl Müdürlüğü’ne belediyede olan ruhsatı kendimize almak için başvurduk. Bu ruhsatların devrinin olmadığını ve yeni ruhsat almamız gerektiği söylendi. Bizde yeni ruhsata başvurduk. Bu kez de Tarım İl Müdürlüğü’nden gelip inceleme yaptılar ve bu işletme mevcut yönetmeliğe uygun olmadığı için ruhsat alamaz yeni bir modernizasyon olması lazım denildi. Toplam 6 aylık geçici ruhsatla çalıştık ve bu dönemde kiramızı da ödedik 6 ay doluncada Tarım İl Müdürlüğü kapatmayı gündeme getirdi. Belediyeye bildirdik.Belediye de Vali Bey ve Tarım İl Müdürlüğü ile görüştü. Valilik emriyle bizim mezbahaneyi ruhsatsız olarak çalışmaya devam etti. Bu arada Belediye Başkanı, Tarım İl Müdürlüğü’ne resmi bir modernizasyon planı ve taahhütname verdi. Bu taahhütnameye istinaden 1 yıl Tarım İl Müdürlüğü süre verdi. Bu 1 yılın sonunda tüm çabama rağmen hiçbir işlem yapılmadı. 1 yıl sonunda tekrar kapatma gündeme geldi tekrar bir taahhütname verilip 1 yıl süre alındı ve hiçbirşey yapılmadı. Bunun üzerine en son Mayıs ayında Tarım İl Müdürlüğü tarafından mezbaha neye gelip tutanak tutulup hayvan kesimi yasaklandı. Bizde bu durumu belediyeye dilekçeyle durumu bildirdik. Aramızdaki sözleşmenin fesih edilmesini ve işletmenin geri alınması gerektiğine yönelik dilekçe başvuru yaptık. Belediye tüm sorumluluklarını yerini getirmiş gibi bizim iddialarımızı asılsız bularak işyerinin kapatılmasından değil de 4 ay üst üste kira ödenmeme sebebiyle sözleşmeyi fesih etti. Fakat biz belediyenin bilgisi dahilinde 5 yıldan buyana kira ödemiyorduk. Zaten ödemememiz gerektiğini kendileri bize söylemişler biz sadece söylediklerini yaptık ve 4 yıldır kira ödemedik ve modernizasyonu sabırla bekledik.

“MEZBAHANEDE KESİM ÇOK YETERSİZ”

ERSES: Siz mezbahanede aylık yaklaşık kaç kesim yapıyordunuz?

ILDIRAR: Bizim ortalama kesim sayımız aylık 100 büyükbaş hayvan civarında. Bu sayı normalde Zonguldak’ın et tüketiminin 5’te biri kadar. Bununla ilgili daha önce Tarım İl Müdürlüğü’ne belediyeye Valiliğe bildirimlerde bulunduk. Bir denetim yapılıyor denetim yapıldığı ay kesim sayısı artıyor sonra yine düşüyor. Şehirde bir denetim zafiyeti var. Bundan 1 buçuk yıl önce BİMER’e konuyu anlattım. BİMER’den gerekli yerlere yazılarımız gitti ama sonuç değişmedi. Sonuç aynı. Kasaplar mezbahaneyi ısrarla kullanmak istemiyor.

“KÖYLERDEN SÜTTEN KESİLMİŞ İNEK ALINIYOR”

ERSES: Peki kasapların mezbahaneyi kullanmama sebebi?

ILDIRAR: Esnafların mezbahaneyi kullanmama birinci sebebi, köylerde sütten kesmiş inek fiyatı normal dana etinin yarı fiyatı. Köydeki sütten kesmiş ineği köylüden alıyorlar orda ahırda kesip gece dükkana indirip yarın bunu dana eti diye insanlara satıyorlar. Bu attır domuzdur demiyorum bile. Sütten kesmiş ineğin kilosu 12 TL, Dana etinin kilosu 25 TL. Ayırt etmenin, vatandaşın anlama şansı hiç yok. Uzmanlar bile zor anlıyor. Burada özellikle yemek fabrikalarının çok ciddi bir et sirkülasyonu var. Sadece yemek fabrikalarına giren etlerin bizim kestiğimiz sayının çok ama çok üzerinde. Kasapları saymıyorum bile. Şehirde biz adeta 3-5 esnafa hizmet eder durumdaydık.

“HASTALIKLI HAYVAN İMHA EDİLİYOR”

ERSES: Mezbahanelerin halk sağlığı üzerindeki önemi nedir?

ILDIRAR: Bilinen 100 çeşide yakın hayvan hastalığı var. Bunların tamamı hayvandan insana bulaşabilen hastalıklar. Bu hastaların önlenmesinde ve yayılmasının önlenmesindeki en önemli etken de hijyenik ortamda ve veteriner kontrolünde kesim yapılması. Eğer hayvanın kesildiği ortam hijyenik ve yeterli kontrole sahipse bu hastalıkların insanlara bulaşma riski tamamen ortadan kalkar. Hayvan ahırda kesilirse bunu kimse anlayamaz anlasa da bunu imha etmezler.

“50’YE YAKIN İMHA ETTİK”
ERSES: Peki siz hiç kesilen hayvanlardan imha ettiniz mi?

ILDIRAR: 5 yıl süre boyunca yaklaşık 50 büyük baş hayvanı önemli hastalık tespit edilmesi sebebiyle kireç kuyusuna gömerek imha ettik.

“MEZBAHANEYİ KULLANMAYAN KASAPTAN HER TÜRLÜ ET ÇIKAR”

ERSES: Geçtiğimiz gün kent merkezinde bir kasabın at eti sattığına yönelik bakanlık listesinde şirket ismi geçti. Bu Zonguldak’ta bir ilk mi yoksa devamı varmı?

ILDIRAR: Bu ismi geçen işletmeyle ilgili ben birçok kez ilgili yerlere verdiğim dilekçelerde mezbahaneye kesime gelmiyor diye şikâyet ettim. Ben gelmiyor diye şikâyet ettikçe Tarım İl Müdürlüğü ve Belediyeden ‘şirket dışarıdan kesik et alıyor ondan dolayı size gelmiyor’şeklinde cevap veriliyordu. Mezbaheneyi kullanmayan her türlü işletmeden her türlü et çıkabilir. Bunun sorumlusu denetmeyi yapmayan Tarım İl Müdürlüğü ve Belediyedir.

“MERDİVEN ALTI LÜKS KAÇIYOR”

ERSES: Bu kaçak kesimler nasıl yapılıyor, merdiven altı kesim atölyeleri mi var?

ILDIRAR: Merdiven altı kesim atölyesi bile lüks kalıyor. Bunlar köyden aldıkları hayvanı ya ağaç dibinde ya ahırda bulduğu herhangi bir müsait yerde kesip üsten aşağıya bir kova su vurup geceleri dükkanlara indirip satışa sunuyorlar. Kasap esnafından düzenli mezbahaneyi kullanan 5 taneyi geçmez. Çoğu esnaf göstermelik mezbahaneye geliyor. 10 günde 1 kere gelir o da evrakları olsun diye.

“YETERLİ PERSONELİMİZ YOK DENİLİYOR”

ERSES: Bu durumu Tarım il Müdürlüğü Belediye bilmiyor mu? Yoksa görmemezlikten mi geliyor?

ILDIRAR:Ben bunu belediye başkanına da tarım il müdürüne de sordum Belediye bizim denetim yetkimiz yok diyor. Tarım İl Müdürlüğü de biz denetimleri yapıyoruz yeterli sayıda personelimiz yok olduğu kadarıyla yapıyoruz diyor. Denetim düzenli yapılıyorsa bu nasıl çıkar diye de ben ister istemez sorarım.

“BAYRAMDA BİLİNDİK MANZARALAR GÖRÜLECEK”

ERSES: Önümüzde kurban bayramı var, mezbahanede kesimler nasıl olacak? Vatandaş eski usule mi dönecek?

ILDIRAR:Eski manzaralar devam edecek. Her mahalle arasında hayvan kesilecek. insanlaryine basketbol potalarına asılı hayvan görebilecek. Denetim olmayacak, hayvandan bulabilecek hastalıklar gözden kaçacak. Kurbanı kendisi kesecek olanlar en azından satın aldıkları hayvanları muayenesini yaptırmalarını tavsiye ederim. Tarım İl Müdürlüğü’ne kim başvurursa gerekli muayeneleri yapabilirler. Kendisi de kesecek olsa sağlık için muayene yaptırsınlar.

“VATANDAŞ KASABA BELGE SORMALI”

ERSES: Vatandaşlar şuan mezbahanede kesimi yapılmayan hayvanın etini kasaplarda görüyor. Bununla ilgili vatandaşlar ne yapmalı?

ILDIRAR: Vatandaşlar kesinlikle et aldığı yerden mezbahane kesim belgesini sormalı. Her esnaf bunu göstermek zorunda. Bu hayvanın kesin belgesi illaki vardır. Nerede hangi gün kesildi göstermeli. Yetkili mezbahaneden kesim belgesi yoksa vatandaş başka bir işyerini tercih etmeli. Kesim belgesine bakıldığında 4-5 gün geçmişteki ette kesinlikle sorun olmaz. Ama 1 haftadan fazla beklemiş hayvanları tercih etmemek lazım.

“BÜYÜK MARKETLERDEN ALINAN ET DONDURULMAMALI”

ERSES: Büyük marketler eti nasıl temin ediyor ve bunlar sağlıklı mı?

ILDIRAR: Büyük marketlerin bazılarına hayvan firigolu araçlarla donmuş olarak geliyor. Bu konu çok önemli. Marketlerin dolabına bu araçlar donmuş ve kar içinde geliyor. Marketin dolabına iniyor. Marketin günlük tüketimi kadar tezgaha çıkıyor. Sabahtan çıkıp çözülmeye başlıyor ve bu et bu ana kadar son derece sağlıklı. Bir sorun yok. Bu oradan 1 kilo et alıyorsun ve yemek yapacağını yapıyorsun geri kalanını dondurucuya vatandaş koyuyor. Sıkıntı burada başlıyor. Donmuş çözülmüş et tekrar donma sürecine geçiyor. Tekrar çözüldüğünde de ikinci kez donma aşamasında et bakteri üretiyor. Yani donmuş olarak alınan etlerin kesinlikle tekrar dondurulmaması gerekiyor. Herkes günlük tüketimi kadar et almalı. Yani süper marketlerden alınan etler kesinlikle günlük olmalı ve günlük tüketim sağlanmalı. Dondurulursa bakteri üreteceğinden dolayı çok ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.