Belediye Başkanımız Bülent Kantarcı, personelle bayramlaşırken yaptığı konuşmada, Çaycuma Belediyesinin gıpta edilen bir kurum haline geldiğini söyleyerek, “Daha iyi olmak için yine hep beraber hareket edip kurum kimliğimizi daha da pekiştirmek, birbirimizle dayanışmak ve sadece ben demeyip hepinizin bir belediye başkanıymış gibi olaylara bakmanızı sağlar duruma gelmek benim en büyük dileğim” dedi. 

Belediye Başkanımız Bülent Kantarcı belediye personeli ile bayramlaşırken önemli mesajlar verdi. Çaycuma Belediyesinin performansıyla Türkiye’ye örnek bir belediye olduğunu söyleyen kantarcı, “Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, ilçemize yaptığı ziyaret sırasında ‘İktidara gelirsek Çaycuma nasıl yönetiliyorsa Türkiye’yi öyle yöneteceğiz’ dedi. Bu çok büyük laf çok büyük bir söz. Elbette bu belediyenin başında başkan olarak ben varım ama bu hepimizin başarısı.  Bugün burada olan, siz değerli arkadaşlarımın katkısıyla örnek bir belediye, örnek bir kuruluş olduk. Herkesin gıpta ettiği, yer yer kıskandığı bir kurumuz. Kendinizle övünün, iftihar edin ama bu sizi rehavete sürüklemesin. Daha iyi olmak için yine hep beraber hareket edip kurum kimliğimizi daha da pekiştirmek, birbirimizle dayanışmak ve sadece ben demeyip hepinizin bir belediye başkanıymış gibi olaylara bakmanızı sağlar duruma gelmek benim en büyük dileğim.” dedi.

BİZ DAİMA HOŞGÖRÜLÜ OLACAĞIZ
Bir bu büyük bir aile olarak yola bundan sonra daha emin, daha sağlıklı adımlarla devam edeceklerini de söyleyen Başkan Kantarcı, sözlerine,  “Buradaki düzen sistem kişilerle kaim olmasın, burada arkadaşlarımız öyle bir yetişsinler ki, ileride kim gelirse gelsin, kim yönetimde olursa olsun, burası tıkır tıkır işleyen saat gibi halka hizmet etsin. Tabii ki bu işler öyle kolay olmuyor. Hep vatandaş odaklı, çözüm odaklı olmak o kadar kolay olmuyor. Devlet görevlisi olanlar ister istemez vatandaşa tepeden bakıyor. Biz daima hoşgörülü olacağız. Ama hoşgörülü olabilmek için bir defa kendimiz ile barışık olmamız lazım. Evden canı sıkkın gelmememiz, üzgün olmamız, maddiyatta sıkıntı yaşamamız lazım. Tabii bunlar da kolay değil.  Ülkede yaşam şartları kötü, bu da doğal olarak herkesin psikolojisine yansıyor.” diyerek devam etti.

ÖMRÜM ÇALIŞANLARA HAK ETTİKLERİNİ VERMEK İÇİN GEÇTİ 
Belediyede 300’ün üzerinde çalışan olduğunu ve bunların büyük bölümünün kendi döneminde işe alındığını da söyleyen kantarcı, konuşmasını, “Taşerondan geçen arkadaşlarımız ne yazık ki mağdur durumda. Sendikanın da aceleciliği yüzünden ters düştük,  Yüksek Hakem Kurulu sanki başka ülkedeymişiz gibi altışar aylık dilimler için sanki bu ülkede yaşıyormuşuz, %150, %200 enflasyon yokmuş gibi %7 %8 zamlar yaptı. Dolayısıyla bu bizim şu anda iş barışımızı tehdit ediyor. Ben buna üzülüyorum. Şimdi bazı arkadaşlarımız tam istenildiği gibi olmasa da yüksek ücret alırken, aynı işi yapan arkadaşlarımız çok çok gerilerde ücret alıyor. Bu bana kalırsa, benim önüme gelir ve inisiyatif bana bırakılırsa tekrar düzeltme yaparım. Ama hükümetin bu konuda çare bulması lazım. Bunca senelik iş hayatından geliyorum, çalışanlara hak ettiklerini vermek için ömrüm geçti. Bu bayram bendeki tek burukluk budur. Bu kadar büyük bir aile de birilerinin zamlardan dolayı ücretleri telafi edilirken diğerlerini etkilememesi benim için bir üzüntü kaynağı. İnşallah onların da yılbaşına  telafisini yaparız. Benim sizlerden isteğim bu halka hizmet edin ve halk ile hiçbir devlet kuruluşunun olmadığı kadar yakın olan bu belediyemizin birer ferdi olarak canla başla çalışın. Birbirinizi sevip sayın. Nice bayramlara hep beraber ulaşalım diyorum, hepinize güzel bir bayram ve her şeyden önce de sağlık diliyorum.” diyerek tamamladı.