CHP Zonguldak Milletvekili Şerafettin Turpcu “Devrim Şehidi Asteğmen Kubilay’ı” andı

“Kubilay davası, bir medeniyet davasıdır”

 

CHP Zonguldak Milletvekili Şerafettin Turpcu, 87 yıl önce katledilen Şehit Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay ile ilgili basın danışmanlığından bir mesaj yayınladı. 

Turpcu mesajında şu satırlara yer verdi: 

“87 YILDA ÜLKEMİZDEKİ BAZI ZİHİNLERİN HİÇ DEĞİŞMEDİĞİNİ GÖRMEK ÇOK ACI”

"23 Aralık 1930'da gerici bir isyan sonucunda hunharca katledilen Cumhuriyet Öğretmeni ve Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay’ın katledilişinin üzerinden 87 yıl geçti. Aradan geçen 87 yılda ülkemizdeki bazı zihinlerin hiç değişmediğini görmek gerçekten çok acıdır.

O gün, Kubilay'ın şehit edilmesine göz yuman ve destekçisi olan güruh bugün aynı zihniyette tarikatların, şeyhlerin, din tüccarlarının izinden gözü kapalı bir şekilde gitmektedir.

“ÜLKEMİZİN KURULUŞUNDAN BERİ VAR OLAN ÇİZGİSİNDEN SAPTIRMAK İÇİN ÇALIŞIYORLAR”

Bu zihniyetin, ülkemizin kuruluşundan beri var olan çizgisini saptırmak için yoğun bir gayret içerisinde olduklarını biliyoruz, bu durumun yarattığı tehlikenin farkına herkesin varması gerekmektedir. Bu yapılar, bir yandan toplumu istedikleri yere çekmeye çalışırken bir yandan da siyasi yönlendirmeler yapabiliyorlar. Atatürk ve Cumhuriyet düşmanı kindar bir nesil bir nesil yetiştirmek istiyorlar ancak bizler, Cumhuriyetin içinin çürütülmesine asla izin vermeyeceğiz.

“15 TEMMUZ’DA DARBEYLE TÜM ÜLKEYİ ELE GEÇİRMEYE ÇALIŞTILAR”

Tarikat ve cemaat etkilerine açık bir devlet yapılanmasının ülkemizi hangi felaketlere sürükleyeceğini 15 Temmuz Darbe girişimi bir kez daha ortaya koymuştur. Emperyalizm bizi tarikatlar üzerinden vuruyor, güçsüz düşürüyor,azdaha darbeyle tüm ülkeyi ele geçireceklerdi.

Bu kişiler sadece darbe yapabilecek güce sahip bir hale gelmemiş,  devletin çok önemli ve gizli bilgilerini ülke dışındaki efendileriyle paylaşmışlardır. İktidarın ülkenin önemli makamlarını teslim ettikleri bu kişiler, kendi menfaatlerine ve dışardaki efendilerine hizmet etmiştir.Tehlikenin boyutları ortadadır. Ülkemizin emperyalizmin ve din bezirganlarının kontrolüne geçmesine karşı herkes mücadele etmelidir, bu ülkemizin gelecek mücadelesidir .Büyük Atatürk boşuna tüm tarikatları yasaklamadı,büyüklüğü ve ileri görüşlülüğü önünde tekrar saygı ile eğiliyorum.

Büyük Atatürk’ün `Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır.` sözleri düne, bugüne ve yarına tutulan en önemli ışıktır.

 

“KUBİLAY'IN DAVASI ASLINDA BİR MEDENİYET DAVASIDIR”

Kubilay'ın davası aslında bir medeniyet davasıdır. Mustafa Fehmi Kubilay, demokrasi ve laiklik adına şehit olmuş bir kahraman ve Türkiye Cumhuriyeti devrimlerine verilmiş bir şehit olarak her zaman kalbimizdedir. Bugün, kendi karanlıklarını tüm ülkeye yaymak isteyenlere izin vermeyeceğimizi, cumhuriyetimize inançla ve dirayetle sahip çıkmaya devam edeceğimizi bir kez daha hatırlatma günüdür. Cumhuriyetimizin üzerinde yükseldiği temel değerlerle yaşamaya devam edecektir.

“YAŞASIN ÖZGÜR, BAĞIMSIZ, EĞİTİMLİ, ETNİK VE MEZHEPSEL AYRIŞMALARDAN UZAKLAŞMIŞ ÇAĞDAŞ-LAİK TÜRKİYE!”

Asteğmen Kubilay’ın, 87 yıl önce Cumhuriyetimize sahip çıkma kararlılığı, bugün de ulusal birliğimizi ve Cumhuriyetimizi koruma kararlılığımızın temel harcıdır.

Unutulmamalıdır ki en büyük tehlike cehalet ve cehaletle birlikte yoğrulmuş mezhepsel ve etnik ayrışmalardır. Yaşasın özgür, bağımsız,eğitimli, etnik ve mezhepsel ayrışmalardan uzaklaşmış çağdaş-laik Türkiye!

Bu düşüncelerle, 87 yıl önce bugün, tarikat mensubu yobazlar tarafından haince katledilmiş olan devrim şehidi asteğmen ve  öğretmen Mustafa Fehmi Kubilay’ı ve beraberinde katledilen Bekçi Hasan ve Şevki Bey’i saygı ve rahmetle ile anıyorum.”

(Haber merkezi)