1 MAYIS İŞÇİ BAYRAMI ZONGULDAK MADENCİ ANITI’NDA BAYRAM HAVASINDA KUTLANDI. POLİS’İN ŞAİR ADNAN YÜCEL’İN “SARAYLAR’DA YIKILIR” İSİMLİ ŞİİRİNİN YAZILDIĞI PANKARTI MADENCİ ANITINI ALMAYIŞI BAYRAMIN TADINI KAÇIRDI
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü nedeniyle Madenci Anıtı’nda yapılan 1 Mayıs İşçi Bayramı yaklaşık 5 bin kişinin katılımıyla bayram havasında kutlandı. Bartın ve Karabük’ten gelen emekçilerin katılımıyla renkli görüntülere sahne alan 1 Mayıs kutlamalarında polisin anlamsız tavrı nedeniyle kısa süreli gerginlikler yaşandı. Sosyalist Gençlik Dernekleri Fedarasyonu’nun taşıdığı “SARAYLAR SALTANATLAR ÇÖKER, 1 MAYIS’LAR SÜRER” yazılı pankart polis tarafından sakıncalı bulunarak Madenci Anıtına sokulmak istenmedi. Yasal hiçbir gerekçe göstermeksizin merhum şair Adnan Yücel’in şiirinden esinlenerek yazılan satırlara dahil tahammül edemeyen zihniyet, son dönemde yaratılan korku imparatorluğunun en çarpıcı örneğini gözler önüne seriyordu.
Öte yandan 1 Mayıs komitesi tarafından Madenci Anıtı’na asılan iki ayrı pankart, komite üyeleri gece yarısı miting alanından ayrıldıktan sonra polis tarafından kesilerek kaldırıldı. Haziran Hareketi tarafından asılan “HAYIR BİTMEDİ DAHA YENİ BAŞLIYOR” ve Öğrenci Kolektifi tarafından hazırlanan “MÜHÜRSÜZ OY, GENÇLİKSİZ DİRENİŞ OLMAZ” yazılı pankartın hangi gerekçe ve yasal dayanakla kaldırıldığı konusunda bir açıklama yapılmadı. Pankartların önüne onlarca polisle barikat kuran Zonguldak Emniyet Müdürlüğü’nün Halkın Sesi’nin o yasaklı şiir ve kesilip kaldırılan pankartları manşetine taşıması karşısında nasıl bir yasal işlem yapacağı ise merakla bekleniyor.
İŞTE O ŞİİR
YERYÜZÜ AŞKIN YÜZÜ OLUNCAYA DEK
Aşksız ve paramparçaydı yaşam
bir inancın yüceliğinde buldum seni
bir kavganın güzelliğinde sevdim.
bitmedi daha sürüyor o kavga
ve sürecek
yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek!
Aşk demişti yaşamın bütün ustaları
aşk ile sevmek bir güzelliği
ve dövüşebilmek o güzellik uğruna.
işte yüzünde badem çiçekleri
saçlarında gülen toprak ve ilkbahar.
sen misin seni sevdiğim o kavga,
sen o kavganın güzelliği misin yoksa...
Bir inancın yüceliğinde buldum seni
bir kavganın güzelliğinde sevdim.
bin kez budadılar körpe dallarımızı
bin kez kırdılar.
yine çiçekteyiz işte yine meyvedeyiz
bin kez korkuya boğdular zamanı
bin kez ölümlediler
yine doğumdayız işte, yine sevinçteyiz.
bitmedi daha sürüyor o kavga
ve sürecek
yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek!
Geçtiğimiz o ilk nehirlerden beri
suyun ayakları olmuştur ayaklarımız
ellerimiz, taşın ve toprağın elleri.
yağmura susamış sabahlarda çoğalırdık
törenlerle dikilirdik burçlarınıza.
türküler söylerdik hep aynı telden
aynı sesten, aynı yürekten
dağlara biz verirdik morluğunu,
henüz böyle yağmalanmamıştı gençliğimiz...
Ne gün batışı ölümlerin üzüncüne
ne tan atışı doğumların sevincine
ey bir elinde mezarcılar yaratan,
bir elinde ebeler koşturan doğa
bu seslenişimiz yalnızca sana
yaşamasına yaşıyoruz ya güzelliğini
bitmedi daha sürüyor o kavga
ve sürecek
yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek!
Saraylar saltanatlar çöker
kan susar birgün
zulüm biter.
menekşelerde açılır üstümüzde
leylaklarda güler.
bugünlerden geriye,
bir yarına gidenler kalır
bir de yarınlar için direnenler...
Şiirler doğacak kıvamda yine
duygular yeniden yağacak kıvamda.
ve yürek,
imgelerin en ulaşılmaz doruğunda.
ey herşey bitti diyenler
korkunun sofrasında yılgınlık yiyenler.
ne kırlarda direnen çiçekler
ne kentlerde devleşen öfkeler
henüz elveda demediler.
bitmedi daha sürüyor o kavga
ve sürecek
yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek!
Adnan YÜCEL
