Zonguldak’ın düşman işgalinden kurtuluşunun 93. Yıldönümünde ve Uzun Mehmet’in anma günü kapsamında Valilik Binası önünde tören düzenlendi. Törende Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir Atatürk Anıtı’na çelenk bıraktı.

Törende saygı duruşu ve okunan İstiklal Marşı’nın ardından Çelikel Lisesi öğrencilerin Beyza Nur Palabaş ve Koray Ateş Zonguldak’ın kurtuluşu ve madenci konulu şiirlerini okudular.

Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir, törendeki konuşmasına Soma maden faciasında hayatını kaybeden madencileri anarak başladı ve Zonguldak’ın 93. Kurtuluş yıl dönümü ve Uzun Mehmet’i anma günü için şunlar söyledi:

“13 Mayıs 2014 tarihinde Manisa’nın Soma İlçesinde meydana gelen maden faciası nedeniyle 301 maden işçimiz maalesef hayatını kaybetti. Bu derin acı nedeniyle ülkemizde üç günlük yas ilan edildi. Maden faciasının en iyi şehrimiz bilir. Bizler, yıllarca maden kazalarına ve maden facialarına şehit vermiş bir şehirde yaşıyoruz. Bu büyük acıyı hepimiz yüreğimizde hissettik. Bu nedenle her yıl düzenlemiş olduğumuz ve 21 Haziran tarihinde başlattığımız uluslararası kültür sanat festivali programımızı iptal ettik. Umarım, bir daha böyle facialar yaşanmaz ve madenci kardeşlerimiz iş güvenliğinin her türlü denetimi altında ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi ile birlikte iş yaşamlarını sürdürdüler.

Bu vesile ile Soma faciasında hayatını kaybeden madenci kardeşlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine başsağlığı diliyorum. Hepimizin başı sağ olsun.

Akdemir “İlimiz, sanayi hayatının ayrılmaz bir parçası olmuştur”

93 yıl önce bugün, ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları sayesinde bağımsızlık ve özgürlük mücadelesini yakılması ile birlikte, Zonguldak Fransız işgalinden kurtarılmıştır. Bunun ardından şehrimiz yıllardır Türk sanayisine yön vermiştir. Ayrıca, Zonguldak kömür havzası, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan sonra da hak ettiği değeri kazanmış ‘Karaelmas’ bölgesi olarak anılan ilimiz, sanayi hayatının ayrılmaz bir parçası olmuştur. Ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ilimize vermiş olduğu önemi şu sözleri ile dile getirmiştir: ‘Zonguldak’ın derin toprakları altındaki maden-i serveti ne kadar kıymetli ise, bizim nazarımızda Zonguldak’ta o kadar çok kıymetli bir vilayetimizdir.’ sözleri ile şehrimizi ayrıca onurlandırmıştır.

Akdemir “ülkemizin gelişiminde lokomotif şehirlerden biridir Zonguldak”

Kuşkusuz Zonguldak’ımızın gelişmesinde büyük pay sahibi olanların başında 8 Kasım 1829’da taşkömürünü bulan Uzun Mehmet gelmektedir. Karaelmasın bulunması ile ülkemizin sanayileşmesinde, ekonomik ve toplumsal gelişiminde lokomotif şehirlerden biri olan Zonguldak’ın, kaderi değişmiş, bu paha biçilemez olan taşkömürü ilimizde 1848 yılından itibaren üretilmeye başlanmış olup, kalkınmamız ve ekonomik bağımsızlığımıza kavuşmamız yolunda ise büyük faydaları olmuştur. Kurtuluşunun ardından ülkemizin sanayileşmesinde, ekonomik ve toplumsal gelişiminde lokomotif şehirlerden biri olan Zonguldak, Cumhuriyetimizin kuruluşunun ardından, 1 Nisan 1924’te il olmuş ve Cumhuriyet sonrası kurulan ilk il olma unvanını almıştır.”

Akdemir son olarak, “Bu duygu ve düşüncelerle, taşkömürünü bularak ilimize bir katkı sağlayan Uzun Mehmet olmak üzere, bu uğurda can veren maden şehitlerimizi saygıyla anıyor, 21 Haziran Zonguldak’ın kurtuluş gününü canı gönülden kutlar, sevgi ve sağılarımı sunarım.” dedi.

Törene, Zonguldak Belediye Başkanı, Muharrem Akdemir, Zonguldak İl Jandarma Alay Komutanı Ergün Özgür, TTK Genel Müdürü Burhan İnan, BEÜ Rektör Yardımcısı Muhlis Dağdigen, Amelebirliği Başkanı Hasan Yılmaz, GMİS Genel Başkan Yardımcısı Satılmış Uludağ, Gazi Muharip Derneği Zonguldak Şube Başkanı Ramazan Çakal, Zonguldak İl AFAD Müdürü Ahmet Güngör, GMİS Genel Başkan Yardımcısı Satılmış Uludağ  CHP Zonguldak İl Başkanı Halil Furat, MHP Zonguldak İl Başkanı Hamdi Ayan, gaziler, STK temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.

Tören Uzunmehmet Anıtı’nda devam etti

Zonguldak’ın düşman işgalinden 93. Kurtuluş yıldönümü ve ve Uzun Mehmet’i Anma günü töreni Uzunmehmet Anıtı’nda devam etti. Törende Uzun Mehmet Anıtı’na GMİS Genel Başkan Yardımcısı Satılmış Uludağ, TTK Genel Müdürü Burhan İnan, TMMOB Maden Mühendisleri Odası Zonguldak Şubesi Yönetim Kurulu 2. Başkanı Hüsnü Meydan, Amelebirliği Başkanı Hasan Yılmaz tarafından çelenk bırakıldı.

 Uludağ “Ağır bedeller ödeyerek madenciliği öğrendik”

Törende konuşan GMİS Genel Başkan Yardımcısı Satılmış Uludağ konuşmasında şunları söyledi: “Osmanlı İmparatorluğu döneminden, Cumhuriyetin ilk yıllarına kadar; İngiliz, Fransız ve Almanlar başta olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinden gelen şirketler bu zenginliğimizi kendi ülkelerine taşıdılar. Atalarımız açlık, yoksulluk sefalet içinde baskıyla, tehditle çalıştırıldı. Ağır bedeller ödeyerek madenciliği öğrendik.

Biz, Ulusal Kurtuluş Savaşı ile birlikte madenlerimize sahip çıktık. Yabancı şirketler önce kontrol altına alındı, sonra kamulaştırılmayla işlerine son verildi ve madenler devletleştirildi. Tam bağımsızlığımız için ekonomik bağımsızlığı öncelikli hedef olarak belirleyen büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları, madenlerimize ve madencilerimize sahip çıktılar. Türkiye’nin dört bir yanından insanlar bölgemize geldi. Zonguldak büyüdü ve ülkemiz kalkındı. Sanayimizin demir-çelik sektörümüzün, elektrik santrallerinin ve diğer sanayinin çarklarını çevirdik. Zonguldak üç il olacak kadar büyüdü. Türkiye’yi üretimden uzaklaştırmak ve tüketici bir topluma dönüştürmek isteyenler Zonguldak’ı öncelikli hedef yaptılar.”

Meydan; Soma faciası gerçekleri ortaya koydu

TMMOB Maden Mühendisleri Odası Zonguldak Şube Başkan Yardımcısı Hüsnü Meydan, neo liberal politikalara dikkat çekerek, “Kamu yararı gözetmeksizin acımasız üretim zorlaması aşırı kar hırsı Soma faciasıyla bir kez daha gerçekleri ortaya koymuştur” dedi.

Meydan şöyle konuştu;

“Zonguldak taşkömürünün 1829 yılında Uzun Mehmet tarafından bulunmasından önce küçük bir yerleşim yeri idi. Ereğli’nin kestaneci köyünden bahriye eri Uzun Mehmet’in kömürü bulması Zonguldak şehrinin madencilik tarihinin de başlangıcı olmuştur. Kömürün bulunmasından sonra 19.yüzyılda madenlerin faaliyete geçmesi ile havzaya yerli ve yabancı sermaye girişi başlamıştır. Kömür ocaklarının birbiri ardına açılmasıyla değişen ekonomik ve sosyal koşullar açıldığı alanda yeni bir yerleşim birimi meydana getirmiştir. Zonguldak; Cumhuriyet kuruluncaya kadar kaza teşkilatı olarak yönetilmiş, Cumhuriyetin kurulmasıyla birlikte Cumhuriyet döneminin ilk vilayeti olarak tarihe geçmiş, ülke sanayisinin kalkınmasında ve madencilik sektörünün gelişmesinde önemli bir görev üslenmiştir.

 Bu gün burada taşkömürünü bulan Uzun Mehmet’i anmak ve Zonguldak’ın düşman işgalinden kurtuluşunun 93.yılını kutlamak için toplanmış bulunuyoruz. Böylesi anlamlı bir günde içimiz coşkuyla değil acıyla, Soma’da yaşanan facia nedeniyle hüzünle doludur.

Maden Mühendisleri odası olarak bugüne kadar madencilik sektörünün gelişmesi ve meydana gelen kazaların yeniden yaşanmaması için alınması gereken önlemlerle ilgili kongre ve sempozyumlar düzenlenmiş, hazırladığımız raporlarla gereken önlemler dile getirilmiştir. Odamızın 2010 yılında hazırlamış olduğu “Madencilikte Yaşanan İş Kazaları Raporunda” Soma Havzasına ilişkin tespitler yapılmış ve burada bir facia yaşanabileceği belirtilmiştir. Ancak söylediklerimize hazırladığımız raporlara gereken önem verilmemiştir. Bu anlamda yaşanan kazaların bir daha yaşanmaması için bir kez daha hatırlatma yapılmasında mesleki sorumluluk bilinciyle yaşamsal bir yarar görmekteyiz.

Yer altı kömür madenciliği doğası gereği içerdiği riskler nedeniyle dünyanın her yerinde planlama, yatırım ve üretim aşamasından pazarlamasına kadar özel önlemler, donanım, bilgi, deneyim, uzmanlık gerektiren en ağır işkollarından biridir. Havzamızda ve ülkemizde madencilikle ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının bu bilgi ve deneyime ulaşması uzun yıllar gerektirmiştir.

Özellikle 1980’den sonra uygulanan Özeleştirme, taşeronlaşma, rodövans, hizmet alımı gibi neoliberal politikalar kamu madenciliğini küçültmüş, kamu kurum ve kuruluşlarında uzun yıllar sonucu elde edilen madencilik bilgi ve deneyim birikimini dağıtmıştır.

Kamu yararı gözetmeksizin acımasız üretim zorlaması aşırı kar hırsı Soma faciasıyla bir kez daha gerçekleri ortaya koymuştur. Yaşanan cinayet sermayenin aşırı kar hırsı ve çalışma yaşamına yönelik modern kölelik politikalarından kaynaklanmaktadır. Özeleştirme, sendikasızlaştırma, taşeronlaşma esnek çalışma politikaları birbiriyle bağlantılı olumsuz sonuçlar yaratmaktadır. Kazaların temel nedenleri olan uygulanan bu yanlış politikalar sonucu meydana gelen iş cinayetlerinde sorumlu olarak çalışan emekçilerle birlikte mühendisler gösterilmeye çalışılmaktadır. Bu ortamı yaratan gerçek sorumlular çalışanlar değil bu politikaları uygulayanlardır.

Taşkömürü politikaları oluşturulmalı

Maden Mühendisler odası olarak bölgemizdeki madencilik sektörünün gelişmesi yeni faciaların yaşanmaması için diyoruz ki;

-TTK’yı ekonomik yapısı iyileştirilmiş demir çelik sektörünün metalurjik kömür ihtiyacının önemli bir kısmını karşılayan bir kuruluş haline getirecek taşkömürü politikaları oluşturulmalıdır,

-Bölgemizin en büyük istihdam alanı olan TTK’nın işçi açıklıkları giderilmelidir,

-TTK, Üniversite, Meslek odası ve işçi sendikalarının birlikte yapacak olduğu çalışmalarla TTK ‘yı hazırlıktan- üretime, zenginleştirmeden- pazarlamaya, işin sevk ve idaresine kadar yeniden yapılandırılmalıdır,

-1980 den önce yaklaşık 1000 kişinin çalıştığı, kurumun maden ekipmanlarının büyük bir kısmını üreten Maden Makineleri fabrikası yeniden yapılandırılmalı, ülkemizin ihtiyacı olan bütün maden ekipmanlarını üreten ayrıca istihdam sağlayan büyük bir sanayi kuruluşu haline getirilmelidir,

-Piyasalaştırılan işçi sağlığı ve iş güvenliği mevzuatı üniversitelerin, sendikaların ve meslek odalarının görüşleri alınarak yeniden düzenlenmelidir,

-Etkin ve yeterli denetim sisteminin sağlanabilmesi için ilgili kurum ve kuruluşlar yeniden yapılandırılmalıdır,

-İş güvencesiz, sosyal güvencesiz, ücret güvencesiz modern kölelik sistemi olan taşeronlaşma iptal edilmeli, özelleştirmeler durdurulmalıdır

-Madencilik Bakanlığı kurulmalı MİGEM’in taşra teşkilatı oluşturulmalıdır,

-Esnek ve kuralsız çalışmayı, işçileri kiralamayı, taşeronlaşmayı yasal hale getiren, fazla mesai ücretlerini, sendikal hak ve yetkileri budayan 4857 sayılı iş yasası ve ilgili mevzuatlar ile Madencilik mevzuatı bilim ve tekniğin gereklerine uygun, öznesi “insan” olan çağdaş bir yapıya kavuşturulmalıdır,

Bu düşüncelerle ilgilileri bir kez daha göreve davet ediyor sorumluluklarını yerine getirmeye çağırıyoruz. Uzun Mehmet nezdinde Yeraltında can vererek yerüstüne hayat veren onurlu maden emekçilerini bir kez daha saygıyla anıyoruz”.

İnan “Karaelmas Serüveni 185 yıl önce başladı”

Son olarak konuşan TTK Genel Müdürü Burhan İnan ülkemizde Karaelmas serüvenin 185 yıl önce Bahriye erlerinden Uzun Mehmet’in 8 Kasım 1829 yılında Ereğli’nin Köseağzı köyünün Neyran deresi yatağında taşkömürünün bulunmasıyla başladığını söyleyerek “Karaelmas hem ülkemizin hem de bölgenin kaderini eklemiştir. Ülkenin kalkınmasında ve sanayileşmesinde Zonguldak havzası yıllarca önemli bir lokomotif görevi üstlenmiştir. Zonguldak havzasındaki taşkömürü üretim faaliyetleri önemli bir istihdam kaynağı ve ülkenin sanayileşmesinde çok önemli rolü olan demir-çelik üretiminin de temel girdisi olmuştur.” dedi. 

Tören yapılan konuşmaların ardından sona erdi. (Aykut KARA)