Öncelikle AKP tarafından Pazar akşamı Madenci Anıtı’nda yapılan kutlamalar sırasında Yazı İşleri Müdürümüz Cevdet Akgün aracılığıyla selam gönderen arkadaşlarımıza en derin selam ve saygılarımı sunarım!
Hiç gerek yoktu…
Kapsama alanı içerisinde olduğum için…
Zaten kulaklarım çınlamıştı!
Koca yerel seçimi “Millet İttifakı’nı, HDP ve PKK işbirliği” olarak yorumlayıp AKP’ye oy vermeyenleri “terörist” ilan eden iktidar yanlıları, “bizim projemiz” diyerek basına tanıtmalarına rağmen çalıntı çıkan iki projeyi haber yaptığım için haliyle rahatsızlık duydu…
Özellikle Elmas TV’de AKP Merkez İlçe Başkanı Mustafa Çağlayan ile yaptığımız canlı yayın sırasında sosyal medya üzerinden acımasızca taarruza geçen arkadaşlar, tepkilerini dile getirmekten geri kalmadı…
Çiçeği burnunda Belediye Başkanı Ömer Selim Alan’ın söz vermesine rağmen Kanal Z’deki canlı yayına katılmayışı,  Elmas TV’de yapılan ve 5 adayın çıkacağı canlı yayına önce çıkacağını beyan edip sonra “Erdoğan Demir kızar” diyerek çıkmayışı, öyle tahmin ediyorum ki benim gibi binlerce Zonguldaklıda da bir kanat notu oluşturmuştur…
Geride kalan 3 aylık bir seçim maratonunda her şeye rağmen ipi göğüsleyen Ömer Selim Alan oldu…
Tebrik ediyor, ben ve benim gibi ciddi kaygıları olan Zonguldaklıları mahcup edeceğini umut ediyorum…
Çünkü bu şehir son 8 yılda sahiden de kötü yönetildi…
Halkın Sesi kadar Zonguldak Belediyesi ve Muharrem Akdemir’e muhalefet eden bir gazete daha hatırlamıyorum…
Dönem dönem tahsil ettikleri yüklü faturaların miadı dolunca bir kez daha yazarak köşeyi dönen köşe yazarı arkadaşlara da haksızlık yapmak istemiyorum!
Selim Alan ile ilgili başka bir endişem de, “TED Koleji” ile “Sokak jargonu” arasında sıkışmış ruh hali…
Doktor Bey’in kararlarını kendi özgür iradesi veremeyişinin faturalarını umarın şehir olarak ödemek zorunda kalmayız!
Ama hepsinden önemlisi Selim Alan’ın etrafında kümelenen çıkar çevreleri, işadamları, fırsatçılar, yağdanlıklar ve iş takipçileri…
Tıpkı, Akdemir döneminde olduğu gibi…
İhale yerine doğrudan teminle müteahhitlere peşkeş çekilen milyonlar…
Faturalar üzerinden aklanan paralar…
Özel Kalem Müdürü marifetiyle çaycıya, odacıya, şoföre verilen 10-12 bin lira maaş…
Ve bu maaşlardan alınan rüşvetlerle kurulan para havuzunun akıbeti…
Bakın dün Zonguldak Belediyesinde daha şimdiden “cadı avı” başladı…
Kraldan çok kralcılar var başkanlık katında…
Yani Doktor Selim Alan’ın işi bir hayli zor…
Etrafındakilerin beklentisi o kadar yüksek ki…
Seçim döneminde kazanmak için verdiği vaatler, ileride başını bir hayli ağartacağa benziyor…
Ve tabi bir de, güzel şehrimin Cüneyt Arkın özentisi Erdoğan Demir…
Aman Allah’ım neydi o yıkama-yağlama haberler…
Olası tepkilere karşı başlangıçta desteğini gizleyen, ancak yarışın sonunda Ömer Selim Alan’ı kanatlarının altına alan Erdoğan Demir, çok korkmuş olacak ki, Elmas TV’de yaptığım canlı yayına çıkmaması için özel çaba sarf etti…
Eeee alınacak yeni araziler, yarım kalan ve hala kocasının kim olduğu bilinmeyen bir AVM inşaatı var ortada… 
Başında da söylediğim gibi Zonguldak yeni bir döneme giriyor…
“AK-DEMİR” dönemi!
Alan’ın Akdemir’den çok daha başarılı olacağına inanıyorum…
Çünkü Selim Bey’in en büyük şansı Akdemir’den sonra belediye başkanlığı yapacak olması…
Tüm önyargılarımdan sıyrılarak izlemek istiyorum Doktor Bey’i…
Hani bazı gazeteci arkadaşlar “İyi olacak hastanın ayağına doktor geldi” diyor ya…
Umarım yanlış teşhis ve tedavi kurbanı olmayız!