İşlerine geldiğinde demokrasi…

İşlerine gelmeyince…

“Ben ne dersem o!”

CHP İl Başkanı Halil Furat, dün bugüne kadar yaptığı açıklamalarla çelişen, söylediklerini çürüten bir adım attı…

Ereğli’de yapılacak önseçimin iptal olmasını gerekçe göstererek, genel merkezi arayıp belediye meclis üyelikleri için yapılacak önseçimin iptal edilmesini istedi…

İddiaya göre, Adnan Keskin’i arayan Furat, Ereğli’deki önseçimin iptalinin kendilerine sorulmadan yapılmasına tavır koyarak Zonguldak’ta da önseçim yapılmasını istemediklerini söyledi…

Aylarca Zonguldak Belediye Başkan adayının demokrasinin gereği olarak önseçimle belirlenmesini savunan…

Genel Merkeze otobüs kaldırıp partilileri götüren bir il başkanı…

Bugün önseçimden kaçmasını mantık kurallarıyla açıklayamaz…

Hiçbir bahane Halil Furat’ı haklı kılmaz…

Şartlara göre pozisyon alıp “çevir kazı yanmasın” anlayışı Halil Furat’tan önce oturduğu makama yakışmaz…

Haaa, kendisinin bir korkusu, endişesi varsa o başka…

Ama o üyenin oylarıyla seçilen bir başkan adayı ve onu destekleyen bir il başkanı hiçbir şekilde önseçimden kaçamaz, üyenin en demokratik hakkı olan “seçilme hakkı”nı gasp edemez…

Aksi halde onun adı demokrasi değil faşizan bir anlayış olur!

***  

AKP belediye başkan adaylarıyla ilgili tahmini listeyi görmüşsünüzdür…

Memleketin saygın gazetelerinin internet sitelerinde yayınlanan liste ile insanların kafalarındaki liste hemen hemen ile aynı…

Muhtemel adaylar zaten belliydi…

Merak edilen, Çatalağzı, Kozlu, Kilimli…

Dün itibariyle…

Çatalağzı: Mehmet Alim

Kozlu: Akın Kaymak

Kilimli: Ümit Velioğlu

Ama ben muhtemelen yarın açıklanması beklenen listede sürpriz olmasını bekliyorum…

Hele ki o listeyi akşamdan sabaha değiştiren, Türkiye’nin en etkin isimleriyle satranç taşı gibi oynayan bir Başbakan söz konusuyken…

Yani kimse kendini garanti görmesin!

***

Dün sabah haber toplantısında Ali Bektaş’ın Kozlu Belediye Başkanlığı’na aday olduğu son seçimde bastırdığı seçim kitapçığını okuduk… Gülüştük… Bir tek “Uzaya tarifeli sefer başlatacağım” dememiş.

Bizim Ahmet Ağabey, oy verdi ya Ali Bektaş’a…

Seçim vaatlerini yerine getirip getirmeyeceğini takip için kitapçığı saklamış gözü gibi…

DSP güvercininin kanatları altında ne de sevimli çıkmış Ali Bektaş…

O an bir muziplik geldi aklıma…

Ali Bektaş’ın politikaya başladığı tarihten itibaren matbaa işlerini basan şirket de, bizim Ahmet Öztürk gibi basılan afiş ve seçim broşürlerini saklıyor mudur hala?

Unutursam Ali Başkan kusuruma bakmasın…

Kronolojik sırayla…

CHP… Bağımsız… DSP… TDH… AKP!

Unuttuğum var mı Ali Bey?