Yargıtay’ın içtihat kararı, tüketici kredisi kullanan emeklilerin maaşlarına bankalar tarafından bloke konulabilmesinin önünü açtı. Söz konusu karar, 5510 sayılı Kanun’un “emekli maaşları haczedilemez” hükmüyle çeliştiği gerekçesiyle kamuoyunda tartışma konusu oldu. Bankalar ise uygulamayı, Anayasa’nın 48. maddesi kapsamında emeklilerden alınan “rıza belgeleri”ne dayandırıyor.
Kararın, çoğunluğu emekli olan yaklaşık 4 milyon vatandaşın doğrudan mağduriyetine neden olduğu belirtildi. Emekli maaşlarına ne kadar ve hangi şartlarda müdahale edilebileceğinin belirsizliği ise ayrı bir huzursuzluk kaynağı olarak değerlendirildi.
Açıklamada, emeklilerin yaşadığı sıkıntıların başlangıcının, 2000 sonrası emeklilere intibak yasasının uygulanmamasıyla başladığı ifade edildi. Maaş artışlarında belirleyici olan TÜFE oranları konusunda TÜİK’e duyulan güvensizliğin, çözüm arayışını daha da çıkmaza sürüklediği vurgulandı.
Emekli Yargıtay Üyesi Seyfettin Çilesiz’in, TÜİK’in 2024 yılının ilk altı ayına ilişkin açıkladığı enflasyon verilerinin gerçeği yansıtmadığı gerekçesiyle açtığı dava, mahkeme tarafından gerekçeli kararda haklı bulunmasına rağmen reddedildi. Ardından Emekli ve Emekçi Dernekleri Federasyonu (EMED-FED) ile Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) de TÜİK’e karşı benzer gerekçelerle dava açtı.
Açıklamada, 2018’den bu yana açıklanan eksik ya da hatalı enflasyon oranları nedeniyle emeklilerin yüzde 35 oranında maaş alacağının doğduğu iddia edildi. Emeklilerin seçmen olarak büyük bir güce sahip olmalarına ve Meclis’te yaklaşık 300 emekli milletvekilinin bulunmasına rağmen taleplerinin karşılık bulmaması da dikkat çekti.
Açıklamanın sonunda Yargıtay’ın 1976 tarihli bir kararına atıf yapıldı. “Hakim, uyuşmazlığa insan kokusu taşıyan bir çözüm getirmek zorundadır” ilkesi hatırlatılarak şu ifadelere yer verildi:
“Emeklinin maddi ve manevi hakları görmezden geliniyor. Tüm olumsuzluklara rağmen, iyilikten yana duran; mağdur olmadığı hâlde mağdur için elini taşın altına koyan, bağımsız, tarafsız ve vicdan sahibi güzel insanların varlığına inancımız tamdır. Emekli, artık insan kokulu bir çözüm bekliyor.”