Zonguldak

Aydın Arıcı patladı: Kıçınız başınız oynamasın artık

Eski Zonguldak Belediyesi Meclis Üyesi Aydın Arıcı, AK Partili Metin Külünk’ün Abdullah Gül hakkındaki açıklamalarını paylaştı.

Abone Ol

Arıcı paylaşımında “Ağabey Metin Külünk’ten Sayın Abdullah Gül’e açık çağrı” ifadelerini kullanarak şunları aktardı:

“METÌN KŪLŪNK,TEN

ABDULLAH GÜL
VE BŪLENT ARINÇ,A
KIÇINIZ BAȘINIZ OYNAMASIN ARTIK

AĞABEY 
METİN KÜLÜNK 'TEN SAYIN ABDULLAH GÜL’E AÇIK ÇAĞRI.

Sözde “kardeşim” dediğin insanlara pusu kurmayı bırak

Açık açık siyaset sahnesine çık

Yanına Bülent Bey’i ve diğer arkadaşlarını da al; siyaseti perde arkasından değil, milletin önünde yap!

Delikanlı gibi siyaset yap

Sayın Erdoğan’a karşı düello istiyorsan, açıkça yap; pusu siyasetiyle değil

Finansal Darbenin Arkasında Kim Var

Ekrem İmamoğlu isimli şahsın adının geçtiği, kuvvetli şüphe, bilgi, belge, delil ve itiraflara dayanan çıkar amaçlı suç örgütü yapılanmasının arkasında kimlerin olduğu artık gün gibi ortada.

15 Temmuz öncesinde ve sonrasında FETÖ hakkında tek kelime etmeyen ekip de bu.
Sayın Erdoğan’ı içerideki sızıntı unsurlarla yalnızlaştırmaya çalışan, onu kilitlemeye uğraşan
AK Parti’yi CHP ile koalisyona mecbur bırakmak isteyen kadro da bu.

Demek ki 15 Temmuz’un arkasındaki sinsi yapı da bu ekip

Türkiye’yi Oded Yinon Planı ve Büyük İsrail Projesine mahkûm etmek isteyen de aynı zihniyet

Türkiye’de Siyasal İslamcılık ya da Siyasal Muhafazakârlık adı altında;

?? 
Yerlilik,
Vatanseverlik,
Bağımsızlık,
Devletin bekası,
Anadolu irfanı

gibi kadim değerleri tasfiye ettirip paganlaşmanın yolunu açmak isteyen

?? “Ümmet” gibi kutsal bir kavramın,
?? “Dindarlık” gibi kutlu kavramın

arkasına saklanarak bu ülkeyi emperyalizme teslim etmeye çalışan aklı tespit edip ve elemanları ile yüzleşmeden

ve Müslüman mahallesinde salyangoz satıp salyangozluğu da saklayan bu zihniyetle hesaplaşmadan,

Türkiye bağımsızlık mücadelesinde ne zirveye ulaşabilir, ne de mesafe kat edebilir.

SON SÖZ

Türkiye’nin kaderiyle oynamaya çalışan, içeride ve dışarıda aynı merkezden yönlendirilen bu yapılar;

Sadece bir siyasi mesele değil,
doğrudan milletin ve devletin bekasıyla,
ve hatta insanlığın umudu olan Türk milletinin evrensel sorumluluğuyla ilgilidir.

Gereken açık duruş, açık mücadele ve açık hesaplaşmadır.

Gerisi sadece oyalamadır.”