Genel

Gemici Hüseyin!

Geçimini denizcilikten sağlayan bir Zonguldaklı. Son çıktığı seferden 16 ay üzerine dönen Hüseyin Aydın 25 yıldır denizlerde. Hüseyin Aydın’ın BEÜ Devrek MYO Aşçılık bölümü öğrencilerine bir tavsiyesi var; “Okullarını bitirir bitirmez bir de gemici belgesi alsınlar, aylıkları en az 2 bin 500 Dolar”

Abone Ol

25 yıldır gemicilik yapan Zonguldaklı Hüseyin Aydın son çıktığı seferden 16 ay sonra döndü. Erdal İnönü’nün kayınpederi Ali Sohtorik’ik kurmuş olduğu şirketin MARINE KING isimli 190 metre boyunda ve 32 metre genişliğindeki 56 bin tonluk gemisinden son olarak karaya ayak basmış olan Gemici Hüseyin şu anda Yeşil Mahalle semtindeki evinde istirahatta. Her an bir haber bekliyor. Şirket çağırdığında gemisi neredeyse oraya gidecek, görevine başlayacak.

“BÜYÜK ŞİRKET”

Sohtoriklerin Rize Pazar asıllı olduklarını, bir denizci ailesi olduğunu, şirketlerinin de ülkenin sayılı şirketleri arasında başta geldiğini söyleyen Gemici Hüseyin “Ben bu şirketin daha önce MARINE CORONA isimli gemisinde de çalıştım, o geminin boyu 300 metreydi, 23 personeli vardı, şimdiki çalıştığım MARINE KING’in 21 personeli olduğu göz önüne alınırsa personeli azmış gibi görünüyor ama değil, çünkü o gemi tamamen otomatik sistemlerle donatılmış bir gemi, her ikisi de kuru yük gemisi” dedi. Aylık maaşının 2100 dolar olduğunu da belirten Hüseyin Aydın “Şirket sağlam şirket, tüm personel ve gemiciler aylıklarını anında eksiksiz alırlar ya da istedikleri bir hesaba yatar” diyerek çalıştığı firmadan memnuniyetini dile getirdi.

“GEMİCİLİK ZEVKLİ AMA ZOR”

“25 yıldır denizlerdeyim, bu meslekten emekli oldum ama hala çalışıyorum, usta gemicilik belgem var, istersem bir üst göreve atlayabilirim ama istemiyorum çünkü sorumluluğu zor. Gemicilik zevkli bir meslek ama zor bir meslek. Bünyenizin sağlam olması gerekir, dayanıklı olmak gerekir, gemide hastalanırsanız üçüncü kaptanın sorumluluğu altında tedaviniz yapılır ama tabii ki gemiler tam teşekküllü hastaneler değiller, her gemide revir vardır, burada iyileşmeye çalışırsınız, gereken ilaçlar da bulunur, zaten her limanda yetkililer bunu kontrol ederler, eksiğiniz varsa cezanız büyük” şeklinde konuşan Hüseyin Aydın “Peki gemide ölen gemiciye nasıl bir işlem uygulanır?” şeklindeki sorumuza da şu yanıtı verdi:

“ÖLEN GEMİCİYİ ÖYLE DENİZE ATMAK YOK”

“Gemide her hangi bir rahatsızlığından dolayı bir gemici hayatını yitirirse cesedini soğuk hava deposuna koyarlar” diyen Gemici Hüseyin daha sonra geminin ilk vardığı limanda bağlı bulunduğu şirketin yetkilisinin gerekli işlemleri yaptıktan sonra cenazeyi teslim alıp uçakla memleketine gönderip ailesine teslim ettiklerini söyledi. Günümüz şartlarında gemilerde hastalıklardan ölüm olayına sık rastlanmadığını, gemicilerin genelde iyi bakıldığını, çok acil durumlarda daha etkili ulaşım olanaklarıyla hastanın en yakın ülkenin en yakın hastanesine nakledildiğini de belirten Hüseyin Aydın gemilerde hijyenik kurallara uyulmasına da dikkat edildiğini söyledi.

“GEMİLER GENELDE YABANCI BANDIRALI”

Türkiye’deki gemilerin genelde yabancı bandıra taşıdığına da dikkat çeken Hüseyin Aydın bunun nedeninin ülkedeki gemicilik mevzuatındaki aksamalar ile yüksek vergiler olduğunu vurguladı. “Personel Türk, şirket Türk ama bayrak yabancı” diyen Gemici Hüseyin gemicilik sektörünün önünün açılmasının gerektiğini de belirterek  “Ama yıllardır bu konuda bir gelişme yok, bir Denizcilik bakanlığı bile yok, ülkenin üç tarafı deniz, denizcilik bakanlığı yok, hiç böyle şey olur mu? Bu yüzden şirketler mecburen yabancı bayrak takıyorlar, gidip o ülkeye bayrak kirası ödüyorlar, bunun sonucunda vergi de kaçıyor ama yapacak bir şey yok, bu mevzuatla bu kadar olur” şeklinde konuştu.

“ÜNİVESİTELİ AŞÇILAR GEMİCİ BELGESİ ALSIN”

Gemilerde aşçılık olayının bir şans olduğunu beliren Hüseyin Aydın, çok iyi aşçı da olduğunu, fazla usta olmayanına da rastlandığını belirtiyor. “Gemilerin muazzam soğuk hava depoları var, yemekten sıkıntımız olmuyor, tayfalar yani gemiciler canları ne isterse yiyebiliyorlar, tabii ki haftalık aylık programlar çerçevesinde yemeklerimiz çıkıyor ama dediğim gibi işi aşçı var, fazla usta olmayanı var, Zonguldak’ta Devrek’te Bülent Ecevit Üniversitesine bağlı bir Meslek Yüksek Okulu Var ve bunun da bir aşçılık bölümü var, sık sık duyuyoruz, burada eğitim gören gençlerimiz ülkede düzenlenen yarışmalarda başarı ödülleri alıyorlar, peki bu başarılarını okulu bitirdiklerinde nasıl değerlendiriyorlar? Onlara tavsiyem okullarını bitirdiklerinde bir de gemici belgesi alsınlar, bunu alması kolay, sonra büyük şirketlere başvurup aşçılığa talip olduklarını belirtsinler, işe girdiklerinde alacakları en düşük aylık ayda 2 bin 500 dolar olacaktır, hiç beklemesinler kmızlı erkekli gençler birer gemici kağıdı edinsinler ama dikkat etsinler öyle kırdı kaçtı firmalarla değil, büyük şirketlerle çalışsınlar” dedi.

“YEREL BASININ WEB SİTELERİ EN ÇOK GEMİCİLERE YARADI”

Açık denizlere açıldıklarında en çok merak ettikleri konularına başında doğup büyüdükleri ya da yaşadıkları şehirlerdeki güncel olaylar olduğunu söyleyen Hüseyin Aydın bu meraklarını da yanaştıkları limanda giderdiklerini belirtiyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: “Ben ve arkadaşlarım indiğimiz her limanda önce internet cafelere uğrarız, burada internet üzerinden memleketimizdeki yerel basının web sitelerine girer ne oluyor ne gidiyor öğrenmeye çalışırız, yerel basının web sitelerinin olması en çok biz gemicilere bu nedenle yaradı, ben her limanda girdiğim internet cafede öncelikle Zonguldak Halkın Sesi’ni okurum, diğer gazetelere de göz atarım ama en beğendiğim haberler Halkın Sesi’nde”

“GİTMEDİĞİM YER KALMADI GİBİ”

25 yıldır denizlerde olduğu için dünyanın tüm kıtalarını gördüğünü belirten Gemici Hüseyin, yine dünyanın belli başlı şehirlerine ayak bastığını ama her seferinde yine sonunda dönüp dolaşıp Türkiye’ye ve Zonguldak’a geldiğini söyleyerek “ 25 yıldır denizlerde bulunmanın bir avantajı çok yer görmek, çok insan tanımak, çok şeyler öğrenmek. Gitmediğim yer kalmadı desem yeridir, diyeceksiniz ki ‘Kutuplara gittin mi?’, hayır gitmedim ama oralara yükümüz olmadı da ondan gitmedim. Giden denizci elbette vardır, ben kutuplara gitmedim ama Güney Kutbu’nun hemen yanındaki Macellan Boğazından geçtim, buradan kutbu görebilirsiniz” diyerek bu konuyu esprili bir biçimde noktaladı.

“GEMİCİLİK TÜRK MİLLETİNİN GENLERİNDE VAR”

Gemici Hüseyin gemiciliğin Türk Ulusunun genlerinde var olduğunu belirterek “Dünyanın en usta gemicilerini tarihte biz yetiştirmişiz, bir Piri Reis Haritasının sırrı daha çözülemedi, Piri Reis’in haritasında Amerika kıtası daha keşfolunmadan yer almış, Karadeniz sahillerinde en zarif sandal, taka, gemi vs. yapılır,imal edilir, Türkler dünyanın en usta gemicileri aynı zamanda en saygın ve saygılı gemicileri, ben gençlerimizi gemici olmaya teşvik ederim ama usta gemici olsunlar derim, gemiciliğin okulunu okusunlar, zabitan olsunlar, gemici olanlar da mutlaka ve mutlaka sağlam şirketlerle çalışsınlar, geçmişi yüzyıllara dayanan köklü gemici aileler var bu ülkede, bunların önü açılsa dünyanın en büyük denizcilik firmaları Türk firmaları olur” dedi. (Barış Doğan)