İşte o yazı:
Jeolojik yapı su döngüsü açısından mevsimsel kuraklıkla doğrudan bağlantılıdır. Daha açık bir deyişle yeraltı suyu rezervleri kayaçların yüzey sularını depolama kapasitesi dolayısıyla jeolojik yapıyla ilgilidir.
İlimiz sınırları içinde akifer özelliği olan kumtaşı gibi gözenekli ve kireçtaşı gibi bünyesinde çok boşluklu kayaçların geniş alanlar kaplaması yeraltı sularının depolanması için uygun ortam oluştururlar. Bu tür jeolojik yapılar su kaynaklarının devamlılığını sağlayarak kuraklığın önlenmesinde önemli avantaj sağlarlar.
Yanı sıra ilimiz eğimli topoğrafyası yüzey sularının belirli vadi kanallarında toplanmasına ve dolayısıyla toprakların su tutma kapasitelerinin azalmasına yol açmaktadır. Bu durum toprağın neminin azalmasına, dolayısıyla kuraklık riskini artmasına neden olmaktadır.
Zonguldak’ın tektonik açıdan çok faylı ve kırıklı bir bölgede bulunması da yağışlarla yeryüzüne inen suların hızlıca yeraltına inmesine ve depolanmasına yol açmaktadır.
Sonuç olarak ülkemizin en fazla yağış alan bölgesi olan Karadeniz’de yer alan Zonguldak’ın jeolojik yapısı; suların depolanması, hareketi ve yüzeydeki dağılımını doğrudan etkileyerek kuraklık riskini ve şiddetini azaltıcı bir rol oynamaktadır. Ülkemizde kuraklığın yoğun olarak hissedildiği bu günlerde su kaynaklarının planlı olarak değerlendirmesinde jeolojik yapıların önemini açıkça ortaya koymaktadır.