Zonguldak Belediyesi kime çalışıyor

Abone Ol
 Genel seçimleri yaklaşıyor, 7 Haziran’a yalnızca 3 hafta kaldı. Gönlüm “AKP karanlığından kurtulmak için artık gün sayıyoruz” şeklinde iddialı bir tümce kurmak istiyor ama bunun işaretlerini görebilmiş değilim henüz. Sandığa gidecek toplum, devletin pek çok koldan seferber ettiği olanaklar ve havuz medyasının ağır dezenformasyonu altında adeta feleğini şaşırmış durumda… DNA’mız bozulup, genetik şifremiz kırıldığı için gönül gözümüz değil yalnızca akıl gözümüz de körleşti galiba… Vurdumduymazlığımızla meşhur olsak da, bunca yalanı duymazdan gelip, gözümüzün önünde gerçekleşen bunca rezaleti kanıksamak harcımız değil yoksa…
 
İşe bakın yahu… Ayrımsız tüm muhalefet partileri ülkede büyük bir çoğunluk oluşturan emeklilerle asgari ücretlilerin yaşam koşullarını düzeltme vaadi veriyor. AKP elebaşları ise açık açık bunun ülkeyi batıracağını iddia ediyor. Geçinmek için adeta bin takla atan garibanlarsa bu sözleri elleri patlayıncaya kadar alkışlıyor. Kaçak saraylara, lüks makam araçlarına, koruma ordusuna “Bir dünya devletiyiz” mavalıyla harcanan rakamların kaynağını hiç soran yok ama. Olmadığı gibi, meydan meydan dolaşıp AKP’ye oy isteyen her şeyin başına, “Bu kadar da fazla artık” diyen güçlü bir ses de yankılanmıyor.
 
MUHALEFETİN BİR BAŞARI ÖYKÜSÜ YOK
Elbette durum yalnızca insanların şaşkınlığıyla açıklanabilecek türden değil. Muhalefetle halk arasında ciddi bir güven bunalımı olduğu da gün gibi ortada… AKP’den ümidini kestiği halde desteğini kesmeyen büyük bir çoğunluk var ülkede. Bu durumun hem ideolojik hem de sosyolojik nedenleri var… Muhalefetin bir başarı öyküsünün olmaması da önemli bir etmen olarak öne çıkıyor. Özellikle yerel yönetimlerde göz alıcı bir başarının ortaya çıkmaması AKP elebaşlarının elini güçlendiriyor… Birkaç yerde ortaya çıkan ışıltı da oracıkta boğuluyor… Doğrusu ya, havuz medyası da bunu çok iyi işliyor… Sürekli olarak rakibinin açılan kaşına vuran boksör gibi bunalımlı dönemlerdeki karanlığa işaret ederek, halkın korkularını besliyor…
 
Zonguldak’ta da durum çok daha kötü ne yazık ki… Bana sorarsanız iyi bir hava yakalayan CHP’yi Zonguldak Belediyesi adeta sabote ediyor. Büyük projelerden vazgeçtim sıradan hizmetleri bile doğru düzgün yapamayan beceriksizliği yüzünden yalnızca CHP değil topyekun muhalefet atağa kalkamıyor. Akla zarar bir plansızlık, çocukların bile yapmayacağı organizasyon hataları kenti bitimsiz karanlıklara mahkûm ederken Zonguldaklıların yarın umudunu tüketiyor. Kenti süpürmeyi bile beceremeyen yerel yönetim, halkı canından bezdiriyor.
 
ASFALTLAMA İÇİN ORGANİZASYONA BİLE GEREK YOK
Belediyeye ilişkin o kadar çok sözüm var ki söze neresinden başlayacağımı şaşırıyorum çok zaman. Örneğin asfalt yapılacak diye kazınan yollar yüzünden toz yutuyoruz aylardır. Yahu bunu adam gibi planlamak çok mu zor? Bana sorarsanız bir asfaltlama programı çıkarıp, bir, bilemedin iki gün önceden kazınan yollara en kısa sürede asfalt dökmeyi becermek için organizasyon yapmaya bile gerek yok… Tam da seçimler öncesinde çektirilen çilenin anlamı ne öyleyse? Tıpkı doğalgaz çalışmaları gibi bunu da insanları usandırarak yapmak hangi aklın ürünü? Başkanından yardımcılarına, fen işleri müdüründen taşeron şirketine kadar küçücük bir organizasyonu beceremeyen zat-ı muhteremlerin hiç mi yüzü kızarmıyor?
 
En basit işleri bile yüzüne gözüne bulaştıran bir yerel yönetim var Zonguldak’ta. Herkes görüyor ki çok küçük kaldırım, kanal yada boru tamiri bile günlerce sürünüyor. Hiçbir güvenlik önlemi alınmadan yapılan çalışmalar ağır aksak bile denmeyecek tempoyla ilerliyor. Üstelik yapılan çalışmadan etkilenen insanların güvenlik içinde yürüyebileceği yollardan tutun da çalışanların kıyafetiyle davranışlarına kadar hiçbir incelik de düşünülmüyor. Başkan Akdemir’in bir yılı değerlendirirken yaptığı açıklamaları dikkatle dinledim. Planlanmış, takvime bağlanmış bir tane bile proje ortada görünmüyor. Soruyorum o halde: Zonguldak Belediyesi kime çalışıyor?