Genel

BİNALARINIZI ANALİZ ETTİRİN!

Zonguldak gündemini son dönemde en çok meşgul eden konuların başında kentsel dönüşüm geliyor. Dönüşümle ilgili vatandaşları bilgilendirmek ve risk tespiti yaptırmak üzere Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın bünyesinde her ilde lisanslı kuruluşlar kuruldu. Bu kuruluşlardan biri de ARGE Yapı Laboratuarı Ltd. Şti bir bülten yayımlayarak bu konuda vatandaşları bilgilendirdi. Kentsel dönüşüm için vatandaşların önce yaşadığı binanın risk tespitini yaptırması gerektiğini ifade eden Şirket Müdürü Selim Sarı, “Konutunda güven ve huzur içerisinde yaşamak isteyen, oturduğu binanın riskli olabileceğinden şüphelenen her vatandaşın risk tespiti yaptırması uygun olacaktır.” dedi. Şirket tarafından soru cevap şeklinde hazırlanan broşürde şu bilgilere yer verildi:

 

Kentsel dönüşümün amacı nedir?

Zonguldak’taki coğrafi özellikler, nüfusun şehir merkezlerinde yoğunlaşmasının getirdiği olumsuz baskılar, plansız kentleşmeyi, tarım alanlarının tahribini, ulaşım ve altyapı yetersizliklerini, çevre kirliliğini ve kaçak yapılaşma gibi problemleri de beraberinde getirmiştir. Altyapı ve sosyal donatı alanları yetersiz, kalitesiz ve riskli yapılardan oluşan gecekondular, şehrimizi sarmış vaziyette. Bunlara ilaveten ilimizin 2.derece deprem bölgesinde olduğu düşünüldüğünde, kentsel dönüşümün ne kadar gerekli olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle tüm vatandaşlarımızın riskli bina tespitlerini yaptırmaları önemlidir.

 

Kentsel dönüşümün ilk adımı nedir?

Kentsel dönüşüm için öncelikle yaşadığınız binanın risk tespitini yaptırmak gerekiyor. Riskli binaların tespiti, maliklerin tapu ve kimlik fotokopisi ile yapacakları müracaat üzerine bakanlıkça lisanslandırılan kurum ve kuruluşlarca yapılır. Zonguldak’ta lisans alan tek kuruluş Zonguldak şirketimizdir. Maliklerin iletişime geçmeleri yeterlidir.

 

Risk tespiti yaptırmak zorunlu mu?

Kanunda risk tespiti yaptırılması zorunluluğu bulunmamaktadır. Ancak ülkemizde pek çok binanın, mühendislik hizmeti almadan yapıldığı, malzeme ve işçilik açısından teknik gerekliliklere uygun olmadığı, özellikle beton kalitesinin çok düşük olduğu ve deprem açısından risk taşıdığı belirlenmiştir. Bu yüzden, konutunda güven ve huzur içerisinde yaşamak isteyen, oturduğu binanın riskli olabileceğinden şüphelenen her vatandaşın risk tespiti yaptırması uygun olacaktır. Kanun hükümlerinden faydalanılabilmesi için malikler tarafından risk tespitinin yaptırılması şarttır. Binanın gözle görünecek kadar kötü durumda olması yetmemektedir.

 

Risk tespiti için maliklerin 2/3 çoğunluğu gerekli midir?

Hayır. Risk tespiti için maliklerden birinin müracaatı yeterlidir. Yani 10 daireli bir apartmanda veya işyerinde 1 kişi dahi isterse binanın risk tespitini yapılabilir. Riskli binaların tespitini, tahliyesini ve yıktırılmasını engelleyenler hakkında Türk Ceza Kanunu'nun ilgili hükümleri uyarınca cumhuriyet başsavcılığına suç duyurusunda bulunulacaktır. Riskli olarak tespit edilen binalar tapu müdürlüğüne bildirilecek ve tapu kütüğüne işlenecektir. Malikler, tapu müdürlüğünce yapılacak tebligattan itibaren 15 gün içinde, Müdürlüğe verecekleri bir dilekçe ile riskli yapı tespitine itiraz edebilir. Riskli bina tespitine yapılan itirazları, ilimizde teşkil edilen dördü üniversitelerce ve üçü bakanlıkça belirlenen ve 7 üyeden oluşan teknik heyet inceleyecektir. Teknik heyetin, riskli bina raporunu uygun bulması halinde rapor kesinleşecek ve yıkım süreci başlayacaktır. İtiraz sonucunda binanın riskli olmadığına karar verilmesi halinde tapuya konulan şerh kaldırılacaktır.

 

Riskli binanın yıktırılma süreci nasıl işleyecek?

Riskli bina tespitinin kesinleşmesinden sonra bu binaların yıktırılması için maliklere 60 günden az olmamak üzere süre verilecek. Bu süre içinde riskli binaların yıktırılıp yıktırılmadığı kontrol edilecek, yıktırılmamış ise 30 günden az olmak üzere ek süre verilecek ve verilen bu süreler içinde maliklerce riskli yapılar yıktırılmaz ise, yıktırma işlemleri mahallî idarelerin de iştiraki ile mülki amirler tarafından gerçekleştirilecektir. Riskli olarak tespit edilen ve itiraz süreci sonunda riskli olduğu kesinleşen binaların yıktırılması kanunun emredici hükmüdür. Yıkım konusunda maliklerce herhangi bir karar alınmasına veya anlaşma sağlanmasına gerek yoktur.

 

Riskli binayı tahliye etmeyen malikler veya kiracılar hakkında ne yapılabilir?

Riskli binanın yıktırılması için maliklere verilen süreler içerisinde riskli binayı tahliye etmeyen malik veya kiracılar Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne bildirilir. Riskli yapıların tespiti, tahliyesi ve yıktırma iş ve işlemlerini engelleyenler hakkında, işlenen fiil ve hâlin durumuna göre 26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun ilgili hükümleri uyarınca cumhuriyet başsavcılığına suç duyurusunda bulunulur. Kanuna göre, riskli binaların sicilinde bulunan aynî ve şahsî haklar ile temlik hakkını kısıtlayan veya yasaklayan her türlü şerh (meselâ ipotek hakkı), riskli bina yıktırıldıktan sonra hisseler üzerinde devam edecektir. Bu yüzden, üzerinde ipotek olması riskli binanın yıktırılmasına engel teşkil etmeyecektir.