Dürzi inancının kökleri 11. yüzyılda Mısır'daki Fatımi Halifesi el-Hakim bi Emrillah döneminde Şii mezhebinin İsmailî koluna dayanıyor. Topluluk, adını Hamza bin Ali’nin öğrencisi Muhammed ed Dürzi’den alıyor ancak Dürziler, Muhammed ed Dürzi’yi resmi kurucu olarak kabul etmiyor ve öğretilerini Hamza bin Ali’ye dayandırıyor.
Her ne kadar inançlarının kökeni İslamiyet’e dayansa da Dürziler namaz, oruç, hac gibi ibadetleri yerine getirmiyor. Zamanla farklı din ve inançlardan etkilenerek değişen Dürzilik, bugün diğer İslam mezheplerinden ciddi oranda farklılaşan yapısıyla İslamiyet'ten bağımsız bir inanç haline geldi. Dürziler kendilerini Müslüman olarak görmüyor.
Dürziliğin İslamiyet'ten bağımsız bir inanç haline gelmesi onları yaşadıkları bölgede azınlık haline getirdi. Bu durum, Dürzileri kapalı bir topluluk olmaya itti. Günümüzde Dürzi inancının dini metinlerini ancak bu inanca mensup kişilerin okumasına izin veriliyor. Dışarıya fazlasıyla kapalı olan Dürziler inançlarını yayma amacı taşımıyor ve inançlarına geçişi ya da çıkışı da kabul etmiyor.




