Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Orhan Yıldırım, Zonguldak Gazeteciler Cemiyeti'ni (ZGC) ziyaretinde Türkiye'nin en uzun süredir kanayan yaralarından biri olan terör meselesine dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. Yıldırım, PKK'nın silah bırakmasını “gecikmiş ama olumlu bir adım” olarak değerlendirirken, terörün hiçbir gerekçeyle meşrulaştırılamayacağının altını çizdi.
“SİLAHLA TALEP OLMAZ, DEMOKRASİ VARSA DİYALOG VARDIR”
Türkiye’nin demokratik bir hukuk devleti olduğunu vurgulayan Yıldırım, “Taleplerin siyaset ve demokratik yollarla dile getirilmesi gerekir. Türkiye gibi her şeyin konuşulabildiği bir ülkede, silahla dağlara çıkıp halkı ya da askeri hedef almak, kabul edilemez” dedi. Bu anlayışla başlayan bir terör hareketinin meşru zeminlerde asla yeri olmadığını söyleyen Yıldırım, terörün karşısında dimdik durduklarını ifade etti.
“ÖĞRETMENLERİMİZİ, İNSANLIĞI HEDEF ALDILAR”
Bir öğretmen olarak yaşadığı acıları da paylaşan Yıldırım, meslektaşlarının sadece eğitim vermek için gittikleri köy ve kasabalarda katledildiğini hatırlattı. “Hiçbir siyasi bağlantısı olmayan, sadece çocuklara ışık olmak isteyen öğretmenler, devlet memuru oldukları için yaşam hakları ellerinden alındı” diyerek terörün insani yönü hedef alan acımasız yüzüne dikkat çekti.
“KARANLIK AMAÇLAR DIŞ DESTEKLE BESLENDİ”
PKK’nın dış güçler tarafından desteklenen bir yapı olduğunu belirten Yıldırım, örgütün yıllarca süren mücadele sonucu sindirildiğini ve etkisiz hâle geldiğini vurguladı. “Artık dağlarda kafasını bile çıkaramayan bir yapıdan bahsediyoruz. Bu noktada silah bırakma kararı, örgüt için mecburi bir sonun itirafıdır” dedi.
“BU ADIM, HER ŞEYE RAĞMEN OLUMLUDUR”
Silah bırakma kararının arka planında neler yaşandığını bilemeyeceklerini belirten Yıldırım, yine de bu gelişmeyi olumlu bir adım olarak gördüklerini söyledi. “Silahla artık bu ülkede bir şey kazanılamayacağı gün gibi ortada. Öyleyse bırakılması gerekiyordu, ve bırakıldı. Bu, doğru bir adımdır” diye konuştu.
“KONUSUNLAR, ANLATSINLAR, HALKI İKNA ETSİNLER”
Silahı bırakanların, demokratik yollarla düşüncelerini dile getirmesi gerektiğini vurgulayan Yıldırım, “Ne istiyorlar, biz de bilelim. Eğer alınamayan bir hak varsa, ortaya koysunlar, biz de konuşalım. Biz nasıl insanları ikna etmeye çalışıyorsak, onlar da gelsin ikna etmeye çalışsın. Ama silahla değil” diyerek toplumsal diyalog çağrısında bulundu.
“DEVLETİN YANLIŞLARI OLDU, AMA BU DEVLET BİZİM”
Devletin geçmişte bazı bölgelerde hata yapmış olabileceğini ifade eden Yıldırım, bu durumun tüm devleti töhmet altında bırakamayacağını vurguladı. “Valisi, askeri ya da başka biri hata yapmış olabilir, ama bu Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni suçlamak için gerekçe olamaz” dedi.
“BU HALK BİRBİRİNİ SEVİYOR, KARDEŞLİK KÜLTÜRÜMÜZ VAR”
Türkiye’nin her bölgesini gezdiğini ve halkın kardeşçe yaşamaya istekli olduğunu söyleyen Yıldırım, “Bizi ayrıştırmak isteyenler yıllardır denedi ama başaramadı. Çünkü bu toprakların mayası birlikten geliyor. Şimdi ise yeni bir sayfa açılıyor” diye konuştu.
“SİYASET AKLISELİMLE HAREKET ETMELİ”
Yıldırım, siyasilerin bu süreçte halkın kabul etmeyeceği adımlar atmaması gerektiğini ifade ederek, “Halkın hassasiyetlerini göz ardı eden, ayrıştırıcı söylemlerden kaçınmak şart. Siyasetçilerimizden beklentimiz, aklıselimle ve sağduyuyla süreci yönetmeleridir” diyerek sözlerini tamamladı.
