20 yıl önce, milenyum'a girerken; herkesin kutladığı yıl başında; babamın 35 yıllık emek verdiği dükkanı satılmış, patronu iş yerini kapamış ve babam herkesin güle oynaya girdiği yeni yılda, saat tamiratında kullandığı aletleri taşıyor, gençliğinin geçtiği iş yeri ile vedalaşıyordu.

Bu sebeple 31 Aralık akşamının bende burukluğu vardır. Çünkü babamın o günkü tek şahidi bendim.

2000'e girdiğimiz bu gecenin üzerinden tam 20 yıl daha geçti. Babam bu geçen 20 yılda önceki 35 yılda olduğu gibi yine her gün işine gidip en iyisini yapmaya çalıştı. Vazgeçmedi. Müşterisi onu yeni dükkanında buldu, düzeni bir kaç ay sonra yerine girdi.

Bütün bunları neden yazdım?

Yeni yıl her zaman yeni umutların olduğu, insanın kendini, süreçlerini, alışkanlıklarını değiştirebildiği ya da kısmen değiştirmeyi denediği ve başardığı başlangıçlar olmuştur.

2019 her birimiz için farklı geçmiş olabilir. Başarılar, terfiler, istifalar, umutlar, yıkılan hayaller... 2019’dan bize kalan yaşanmışlıklar ve tecrübeler olsun. 2020’ye girdiğimiz yeni yılın ilk gününün sonunda ( veya yazıyı ilk okuduğunuzda ) sizlerde kendinize en az 5 dakika ayırın. Mümkünse kendinizle yarışıyor olsaydınız kendinizi geçmek için ne yapardınız, ilk bu soruyu sorun kendinize. Ve yazın bir yerlere... Mutlaka yazın... Kağıt kalem olmaz belki ama telefonlarınıza yazın, not alanlarına yazın. Yazın ki, aradan zaman geçtiğinde kıyas yapabilin, yazın ki yarış hep aklınızda kalsın.

2 Ocak, ilk iş günümüz için herkese kolaylıklar dilerim.