Gazetemiz yazarlarından Sayın Şerafettin Üstünkol, son yazısında “kıvırcık” konusuna değindi.

Konu kamuoyunun hayli ilgisini çekti.

Bölge siyasetini şekillendiren ve toplum arasında çok yaygın olarak kullanılan “Lazlar” ve “Kıvırcıklar” temelindeki ayrım, Zonguldak’ın yakasını bırakmalı artık.  

İnsan olana ayrım yapmak yakışmaz.

Zaten günümüzde 70 fırkaya bölünmüş insanları, bir de laz ve kıvırcık diye ayırmak tam bir aymazlık!

Ayrım yapanları ve bundan nemalananları kınıyorum.

Kimsenin kimseye üstünlüğü yoktur.

Kendini üstün gören şeytandır.

Kendini üstün gördüğü için lanetlenmiştir.

Bu yazının amacı, “kıvırcık” nitelemesini “alay” niyetiyle sarf edenleredir.

Alay etme, küçük görme, aşağılama, kendini üstün görme, gurur ve kibir hastalığının dışa vurumudur.

Kuran’dan öğrendiğimize göre, Allah Hz. Adem'i yaratmış ve meleklerden ona secde etmelerini istemişti.

Melekler Allah'ın emrini yerine getirirken, cinlerden olan İblis, Hz. Adem'e secde etmedi. Kendisinin insandan daha üstün bir yaratık olduğunu öne sürdü.

Bu itaatsizliği ve küstahlığı yüzünden Allah'ın huzurundan kovuldu.

Allah, Kuran'da bu olayı şöyle haber vermiştir:

“And olsun, biz sizi yarattık, sonra size suret (biçim-şekil) verdik, sonra meleklere: ‘Adem'e secde edin’ dedik. Onlar da İblis'in dışında secde ettiler; o, secde edenlerden olmadı.

(Allah) Dedi: "Sana emrettiğimde, seni secde etmekten alıkoyan neydi?" (İblis) Dedi ki: "Ben ondan hayırlıyım; beni ateşten yarattın, onu ise çamurdan yarattın."

Şimdi Gazipaşa caddesinde “Ben falancayım”, “Filan yerdenim” deyip burnu havada yürüyen iki ayaklılar, kimin talebesi olduğuna dikkat etmesi lazım.

Şerafettin Üstünkol ağabeyin ikna edici yazısının detayları sitemizde mevcut. Atatürk’e atfedilen iddiaların geçeği yansıtmadığını gayet akıcı bir şekilde izah etmiş. Ayrımcılığa dikkat çektiği için kendisine teşekkür ediyorum.

Konu sosyal medyada da tepkiyle karşılandı. 

Radyo programcısı olan meslektaşımız Ömer Tekcan, “Bu insanlar öz be öz Türk kökenlidir. "Kıvırcık" bir etnik köken de değildir!.. Size "Kıvırcık" diye hitap edip, sanki farklı bir kökendenmişsiniz gibi sizi küçümsemeye çalışanlara kendi soylarını gözden geçirmelerini önerebilirsiniz...” sözleriyle tepki gösterdi.

Bu aşamadan sonra ayrımcılığa prim verenlere yapacak bir şey yok.

Çünkü onlar dermansız derde düşen zavallılardır!

İŞÇİ ALIMI VE YAŞ KONUSU

İşçi alımı konusunda şartlar belli oldu.

Geç de olsa alım gerçekleşecek. Sayı yeterli mi, değil!

Ancak yaş sınırlaması nedeniyle umudu yıkılanları bir kez daha vurgulamak istiyorum.

İşsizler seçim zamanı yaş sınırlamasının 35 olacağının sözünün verildiğini belirtiyor.

TTK Genel Müdürü Kazım Eroğlu’na bu durum soruldu:

“2-3 ay önce bu işi tamamlamış olsaydık. 30 yaş dolayısıyla bazı arkadaşlar mağduriyet yaşayabilir. Bunun için 32'den gün almamış olmak şeklinde düzenledik. Cumhurbaşkanımız açıkladığında hemen bu alımı yapabilseydik bu mağduriyet olmayacaktı, bunu gidermek istedik.”

İfade bu.

Kim tuttu sizleri?

Seçim meydanlarında verilen sözleri yerine getirseydiniz, 30 - 35 yaş aralığını mağdur etmeyecektiniz. 

Bu hiç olmadı.