İnşaat Mühendisi Turgut Hamzaçebi, Zonguldak Belediyesinin ana isale hattında yaptığı çalışmanın takdirde şayan olduğunu ancak bir taraftan yaparken diğer taraftan yıkamanın alışkanlık haline geldiğini belirterek, "Yapılan bu güzel hizmetin arkasından şehre temiz içme suyu verilmesi gerekirken çamurlu suyu akıtmak, halkı bu suyu kullanmaya mecbur bırakmak, halk sağlığını tehlikeye atmak doktor kimliği olan bir belediye başkanına yakışmamıştır. Olması gereken, tadilatlardan sonra öncelikle tahliye vanalarının açarak kirli su tahliye edilmesiydi. Hem suya büyük ölçüde zam yapacaksınız hem de çamurlu suyu halkınıza içme suyu olarak dayatacaksınız. Olmaz böyle şey" dedi.
Halkın Sesi'ne konuşan Hamzaçebi, Bahçelievler Mahallesini besleyen 500'lük hattın iptal edilmesine de tepki göstererek, yeterli tazyik olmayacağı için yazın susuzluk yaşanabileceğini dikkat çekti.
İşte Turgut Hamzaçebi'den su isale hattında yapılan bakım ve onarımla ilgili önemli uyarılar:
"İçme suyu ihalesi 1983 yılında İller Bankası tarafından yapıldı. Bende 83 yılında işi alan firmanın şantiye şefi olarak işe başladım. Çelik boru olarak planlanmış olan ana isale hattı boruları o tarihlerde Zonguldak'a getirildi. 1984 yılı başında da hatların döşenmesine başlandı. Barajdan Zonguldak, Kilimli ve Çatalağzı'na kadar çelik borular döşendi. Bu işin üzerinden 40 yıla yakın bir süre geçti. Çelik boruların miadını doldurduğunu, bu durumun ana isale hattında ciddi tehlikeler oluşturacağını, gerekli tedbirlerin alınmasını ve boruların yenilenmesi konusunu defalarca hem yetkili arkadaşlara söylemiş, hem de zaman zaman yaptığım basın açıklaması ile yetkilileri uyarmıştım.
TEBRİK EDİYORUM
Geçmiş dönem Belediye başkanı Muharrem Akdemir konuyla ilgili olarak gazetecilere yaptığı açıklamasında, alt yapı çalışmaları ile ilgili dosya hazırlattığını, alt yapıyı iyileştirebilmek için çalışma başlattığını, Çaydamar ve Karaelmas Mahallesi'ni birleştiren kısmında bin 200 metre su borusunu değiştirdikleri hususunda açıklama yapmış ama ana isale hattı ile ilgili çalışmaları yarım kalmıştı.
Bu dönem görev alan arkadaşlar konu üzerine eğilmişler ve ana isale hattındaki miadı dolan boruları değiştirmeye başlamışlardır. Hatta barajdan şehri besleyen ana isale hattı üzerindeki hat vanalarını da yenileyerek taktire şayan bir işi başarmışlardır. Kendilerini tebrik ederim.
Bir tarafı yaparken bir tarafı da yıkıyoruz!
Ancak her ne hikmetse bizde alışkanlık haline gelen bir husus var ki, bir tarafı yaparken bir tarafı da yıkıyoruz. Özellikle doktor kimliği taşıyan belediye başkanımızın dikkat etmesi gereken en önemli hususlardan birisi halkın sağlığı konusudur. Yapılan bu güzel hizmetin arkasından şehre temiz içme suyu verilmesi gerekirken çamurlu suyu akıtmak, halkı bu suyu kullanmaya mecbur bırakmak halk sağlığını tehlikeye atmak yakışmamıştır.
Yıllarca bu konuda hem proje üreten hem de ürettiği projeleri hayata geçiren bir kişi olarak diyeceğim şudur ki, onarım ve tadilatlardan sonra su borularından suyu akıtacağımız zaman öncelikle tahliye vanalarını açarak kirli suyun tahliye edilmesi sağlanmalıydı. Yine su depolarında biriken çamurun da su verildiğinde suya karışacağı düşünülerek depo tahliye vanalarının açılarak kirlenen depo suyunun tahliye edilmesi sağlanmalıydı.
Suya büyük ölçüde zam yapmayı beceren arkadaşların bu konuda da duyarlı olmaları gerekirdi. Hem suya büyük ölçüde zam yapacaksınız hem de çamurlu suyu halkınıza içme suyu olarak dayatacaksınız. Olmaz böyle şey.
Yine ayrıca belirtmek istediğim bir husus var ki bu da çok önem arz etmektedir. Bahçelievler Mahallesini besleyen 500'lük bir hat vardır. Herhalde bu hattı iptal etmiş olabilirler. Aldığım duyum da bu yöndedir. Çünkü sular tazyiksiz gelmekte ve binaların üst katlarına yeterli tazyikte su akmamaktadır. Şu an kış sezonunda bu fark edilmemiş olabilir. Ancak yaz sezonu büyük sorun yaşanacağı ortadadır. Şimdiden tedbir alınması gerekir. Ana isale hattı ve şebeke hatları yapılırken bile bu 500'lük hat iptal edilmemiştir. Ne değişmiştir ki şimdi böyle bir tasarrufa gidilmiştir."
