Ereğli –Alaplı arasındaki Kıyıcak Mahallesi sınırları içinde 2012 yılında faaliyeti son eren taşocağı işletmesi sonrası oluşan 8 bin 350 metrekare büyüklüğündeki gölet, Ereğli Demir Çelik Fabrikasının atıklarını ayrıştıracak tesis için kurutulmak istendi.  Bölgenin, içme su ihtiyacını karşılayan ve halen hizmet vermeye devam eden su kuyularının da bulunduğu alana tehlikeli atık işleyen bir tesisin yapılmasına çevre halkı itiraz etti. İçinde balıkların yaşadığı ve DSİ tarafından “su birikintisi” olarak adlandıran göletin doldurulmasına karşı çıkan çevre halkı, ayrıştırılacak cürufun taşıdığı kanserojen maddelerle doğal hayatı yok edeceğini iddia ederek defalarca eylem yaptı.

BİLİRKİŞİ, GÖLÜN TAMAMEN DOĞAL YOLLAR İLE OLUŞTUĞUNU SAPTADI

Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının “ÇED Gerekli değildir” kararına da itiraz eden yöre halkı, Zonguldak İl Özel İdaresince yapılan imar planı değişikliğinin iptali istemiyle Zonguldak İdare Mahkemesi’nde dava açtı. Gölün su ürünleri sahası olduğunu saptayan mahkemece atanmış bilirkişi heyeti, aynı zamanda orman alanı da olan bölgede kurulacak cüruf işleme tesisinin doğayı geri döndürülemez şekilde tahrip edeceği yönünde bir rapor hazırladı. Bu raporu da göz önüne alan mahkeme, tamamen doğal yollar ile oluşan gölün flora ve faunasını da tamamladığı gerekçesiyle imar planı değişikliğini iptal etti. 

ÜST MAHKEME İTİRAZLARI REDDETTİ

Hem Zonguldak Valiliği hem Zonguldak İl Özel idaresi hem de yatırımcı şirket karara üst mahkemede itiraz etti. İtiraz davasına bakan Ankara 5. Bölge İdare Mahkemesi 2023/10 esas ve 2023 /558 sayılı karar no’lu kararı ile bu istemi reddederek, DSİ’nin “su birikintisi” şeklinde niteleyip üzerine cüruf tesisi kurulması için doldurulmasında sakınca görmediği alanın “doğal yollarla oluşmuş ekolojik gölet” olduğunu bir kez daha tescil etti. Kararında gölün doğal hayata değer katan bir varlık olduğunu da bildiren mahkeme ormanlık bir alanda bu şekildeki atıkların depolamasıyla işlenmesinin doğal hayatı tahrip edeceğine de karar verdi.

KADINLAR AĞAÇLARIN, SUYUN, SUDAKİ BALIKLARIN DİLİ OLDU

Konuyla ilgili konuşan Ereğli Çevre Gönüllüleri Platformu’ndan Çetin Yılmaz, “Çok zorlu bir mücadele verdik. Başta yerel basın olmak üzere birçok çevre cüruf işleyerek doğamızı katledecek şirketin yanında oldu. Ancak yöre halkı özellikle kadınlar kanunsuz şekilde çalışmalarını sürdüren şirketi, gizli gizli gelerek etrafa cüruf dökmeye çalışan kamyonları engelledi, yirmi dört saat nöbet tutarak gelen kamyonları bizlere ya da jandarmaya bildirdi.  Ağaçların, suyun, sudaki balıkların dili olan kadınların her birinin mücadelesi, ayrı bir öykü değerinde.” dedi.

KİMSENİN EVİNDEN ÇIKAMADIĞI PANDEMİ GÜNLERİNDE GÖLÜ GİZLİCE BOŞALTMAYA KALKTILAR

Belediye limanında çalışmalar sürüyor Belediye limanında çalışmalar sürüyor

Kendi yanlarında olan herkese teşekkür eden Yılmaz, “Bölge Milletvekilimiz Deniz Yavuzyılmaz, CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç durumu yerinde inceleyip yöre halkının mücadelesine destek verdi. Kimsenin evden çıkamadığı pandemi günlerinde defalarca gölü boşaltma girişiminde bulundu şirket yöre halkı ve dönemin CHP Kdz. Ereğli İlçe Başkanı Eylem Ertuğrul tarafından engellendi. Avukatlarımız Mine Yılmaz ve Yakup Okumuşoğlu, gölü boşaltma girişimine karşı çıkıp cüruf kamyonlarının önünü kesen kadınların hep yanında oldu. Daha adını sayamadığım birçok kişi var. Sürece katkı koyan herkese sonsuz teşekkür ediyorum.” dedi.

Haber:Mustafa Özdemir