Zonguldaklılar derneği genel kurulu yapıldı Zonguldaklılar derneği genel kurulu yapıldı

İŞTE O YAZI: 
Karbonifer döneminde (günümüzden yaklaşık olarak 360-300 milyon yıllar arasındaki dönem) hayvan popülasyonu çoğunlukla denizlerde geliştiği için karalara uyum sağlayan sınırlı sayıda ve çeşitliliği çok az olan hayvanlar yaşıyordu. Bu nedenle Üst Karbonifer döneminde karasal koşulların hüküm sürdüğü Zonguldak Taşkömürü Havzasında literatüre yansıyan hayvan fosili bulgusu bildiğim kadarıyla yoktur. Zonguldak Taşkömürü Havzasındaki kömürleri oluşturan bitkilerin özelliklerine gelince; Karbonifer Ormanları, Pangea’nın (Dünya üzerindeki kıtaların günümüzdeki konumlarını almadan önce, bir arada tek bir kıta halinde bulunduğu dönemde daha kuzeyde bulunan kara parçası) ekvatoral kuşağında ve okyanus kenarında bulunan bol yağış alan bataklık ortamlarında suya ve neme bağımlı bitkiler tarafından oluşturulmuştur. Pangea kıtasının kurak iç kesimleri, bu yüzden çok daha seyrek bir bitki örtüsüyle ya da çöllerle kaplıydı. Güney kutbuna yakın konumda olan Gondvana kıtası ise, soğuk ve kendine özgü bir bitki örtüsüne sahipti. 1. Zamanın (Paleozoyik) Devoniyen (Karboniferden bir önceki dönem) devrinin son bölümünde olan ortaya çıkan ve okyanus kenarlarından iç kesimlerine uzanan çeşitliliği az olan bitki guruplarının Karbonifer döneminde ekvator kuşağı boyunca karaları kaplamalarıyla Karbonifer Ormanları oluşmuştur. Bu nedenle Geç Devoniyene ait kayaçlarda da kömür yataklarına rastlanmasına rağmen Dünya üzerindeki en eski kömür rezervlerinin çok büyük bir bölümünü Karbonifer döneminde oluşmuştur.
 Karbonifer döneminde yeni bitki türleri ortaya çıkmamış fakat Devoniyenin son bölümünde ortaya bitkiler evrimleşerek daha da büyük boyutlara ulaşmışlardır. Karbonifer döneminde oluşan kömür havzalarında çoğunlukla 10 metre boya erişen bitki fosillerinin bulunması bu değerlendirmeye kanıt olarak gösterilmektedir. Karbonifer dönemindeki bitkiler günümüzdeki bitkilere göre daha basit yapıda olduklarından; yaprakları küçük, gövdelerinde odunsu yapı gelişmemiş (taban ve dallar sıkışarak yapısal destek sağlayan dış kabuk) ve çiçeklenme aşamasına geçemedikleri için (Çiçekli bitkiler Jura döneminde Karboniferden 140 milyon yıl sonra ortaya çıkmıştır.) yapraklarından üreyen spor ve polenlerin etrafa saçılmalarıyla çoğalıyorlardı.