Mustafa Kademoğlu’nun Nisan 2016’da yayınlanan “Yüzüm Bana Benzer” adlı kitabı ile Dr. Hüseyin Pekin’le yazdıkları “Çiçekler Açınca Ara Beni” adlı ortak kitabı birlikte çaldı kapımı. Kitabı evirip çevirirken arka kapakta “Kömürde Açan Çiçek” kitabımda yazdığım Kademoğlu hakkındaki kısa tanıtım yazısıyla karşılaştım. Devrekli gençlik yıllarının gülümseyen, genç yüzlü boy fotoğrafının altında ise vakitsiz yitirdiğimiz İlhan Karaman’ın yazısından bir bölüm yer almış: “Evet, ülkemizin her yerinde Kademoğlu gibi insanları bulmak olası. Olası da o insanlara verilen değerler acaba yeterli mi? Onları hoşnut edecek kadar mı dersiniz? Hiç sanmıyorum.”. Zokev yayınlarından çıkankitabınkapağını ise Kürşat Coşgun hazırlamış.
*****
Kademoğlu’nun “anı-anlatı” türü diyebileceğimiz kitabında, Devrek’te başlayan 75 yıllık bir yaşam tanıklığının yazıya dökülmüş hali ayan beyan ortada. Kademoğlu’nun yaşam mirası olan anıları, kimi zaman kişiyi gönendiren tatlı gülümsemesiyle, kimi zaman küskün sitemlerle sesleniyor size sayfalar arasından. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi mezunu olmasına ve Devrek’te kendi işyerleri olmasına karşılık; daha çok gazete yöneticisi, köşe yazarı, Devrek festivallerinde kültürel çalışmalarda etkin görevler üstlenen, Bartın Kitap Fuarı çalışmalarına katılan, özellikle “Ankara Edebiyat Dostları” grubuyla ilişkileri, kitap ve dergi yayıncılığı nedeniyle daha çok “yazar-yayıncı” kimliği ile tanınır Kademoğlu.
Devrek’te iken pek ilişkimiz olmadı Kademoğlu ile. O ve arkadaşları Belediye adına festival düzenleyicisi, bizler de istekli izleyiciler idik o dönemlerde. İşyeri sahibi olduğunu da sonradan öğrenecektim. Devrek Festivalleri benim için yörenin en önemli “kültür penceresi” idi. Birçok ünlü siyasetçiyi, düşün, bilim, kültür, sanat adamını, bu etkinliklerde biraz daha yakından tanıma olanağı buluyorduk. Çok sonraki süreçte Ankara’daki Zonguldaklılar Derneği’nde bir araya gelişlerimiz oldu. “Ankara Edebiyat Dostları” da arada bir dernekte toplanıyordu. Bu dönemlerde Kademoğlu Derneğin yayın organı olan “Zonguldak” adlı dergiyi çıkarıyordu. Kademoğlu bu konuda da biraz “talimli” idi. Bir çok Devrekli genç gibi o da Devrek Kültür Derneği’nin 1968-69 yılında çıkardığı “Devrek” adlı dergide şiir-yazı çalışmaları yapmıştı “Mimli” müstear adıyla.
*****
Kitabının türü için “anı-anlatı” dediysek de salt kasaba anıları değil yazıya döktükleri. Anılar, denemeler, tanıdığı şairler ve edebiyat adamları ile ilgili düşünceler, söyleşiler ve çeşitli konulardaki düşün yazıları kitapta yer alıyor. Elbette Devrekli anılar da güzelliklerle, kimi zaman sitemli ifadelerle anlatılıyor kitapta. Bunların içinde ortak dostlarımız da bulunuyor. Kademoğlu uzun yıllar yazmanın sonucu insanı yormayan, düzgün bir dil ve anlatım yakalamış. Yazıyı ve konuyu zorlamadan açık, anlaşılır bir dille yazıyor.
Kimi zaman kendisini mutlandıran, kimi zaman hüzünlendiren çeşitli uğraşlar-olaylar sonucunda “yaşamın yorgun yolcusu” idi Kademoğlu bana göre. Şu dizelerle anlatmağa çalışmıştım bu durumunu 2000 yılında. Aradan 16 yıl geçmiş olsa da değişen bir şey olmadığını düşünüyorum.
YORGUN YOLCU
M. Kademoğlu’na
tohum eker başak biçer
şiir dizer yazı süzer
bunca yılı kıdemlemiş
Kademoğlu hasat eder
*
aklar düşmüş saçlarına
kalem çalar eşe dosta
yürekteki yangınlara
Kademoğlu körük çeker
*****
Kademoğlu ile bazan aynı gazetelerde de yazdığımız oldu. O nedenle bazı yazılar bana tanıdık geldi diyebilirim. Ama her şeye karşın genelde ülkemizin, özelde Zonguldak’ın yazarları, şairleriyle yüklü anılar, hem geçmişe tanıklığı hem de yaşananların Kademoğlu bakışıyla birebir anlatımını içeriyor. Besin kaynağı ise kendi anlatımı ile günde okuduğu 5-6 gazete ve ayda incelediği 10 kadar edebiyat dergisi. Bir de gözünden, kulağından uzak tutmadığı Zonguldak ve yöresi sorunları, şairleri, yazarları ve yayınlarıdır. Kitabın sayfaları arasında bir çok şairin, yazarın bilmediğiniz ilginç yanlarını da öğrenme olanağınız oluyor.
Bu kitapla Mustafa Kademoğlu da “kitapsızlık”tan kurtulmuş oldu!. Ama kitabın sonlarındaki bir duyuruda “Şiir her zaman/Şair zaman zaman”adlı bir ikinci kitabın da yakında yayınlanacağı belirtilmiş.
*****
“Çiçekler Açınca Ara Beni” ortakkitabı ise, ilk kitabın “bonusu”gibi geldi diyebilirim. Bu kitap daha önceki yıllarda 2009’da yayınlanmıştı. 1925 Bartın doğumlu İTÜ Elektrik Y. Mühendisi, Enerji Ekonomisi Uzmanı, Hukuk Fakültesini bitirerek “Kamu Hukuku Doktorası” kazanan Dr. Pekin’in ilk yazısı “Bir militan barışçılık için..” başlığını taşıyor.
Yazar, “Barış için savaşmak istediğini” belirterek, “Çocuklarımızı barışçılık ruhu ile eğitmeliyiz. Okul kitaplarımız, çocuklarımızı intikam duygularıyla doktrine ediyorlar. Kin kusma, savaş duygusu aşılama yerine barış, sevgi öğretmeliyiz” diyor. “Ben elbette ‘Alem’in (Universium) yapısını değiştirecek değilim. Ne var ki benim sesimin, belki de, “İnsanlar arasında birlik ve yeryüzünde barışın sağlanmasına” bir nebze katkısı olabilecektir.” derken okullarımızda “barış ve sevgi öğretimi”ne öncelik verilmesini istiyor.
Kademoğlu, her iki kitabı için de “Biz, profesyonel (ticari bağlamda) yazar değiliz, ancak yaptığımız işin önemini ve sorumluluğunu bilenlerdeniz” diyor. Her iki kitabı da okuduğunuzda sanırım Kademoğlu’nun bu görüşlerine hak vereceksiniz.