Zonguldak’ta hayatı çekilmez, yaşanmaz yapan etkenlerden bazıları: Trafik, hava kirliliği, çarpık yapılaşma, işsizlik ve insan yoğunluğunun merkezde birikmesidir.

Tüm bu sıkıntılar göz önünde iken maalesef; çözüm üretmesi gereken seçilmiş ve atanmışlar, araç ve insan yoğunluğunu arttıracak hizmet binası gibi yatırımları, denize nazır yapma düşünceleri manidardır.

Alternatif yol, otopark ve yeşil alan çalışması yapmadan, en ufak boşluğa yüksek bina dikip, nefes almayı önlemek, hangi çağdaşlık felsefesine (!) sığdırılır belli değil.

Bu konuda, koltuk sevdalısı pilavcılara söyleyecek sözümüz yok. Ancak; üfürdüğünde mangalda kül bırakmayan plancılara söyleyeceklerimiz olacak elbette.

Şehrin nefes alacak yer sayısı bir elin parmakları kadar az.

Bir tanesi Lâvuar alanı (65 bin m2) içindeki giysi alanına (1500m2) yapılmak istenen operasyonu biliyorsunuz. Emniyet Müdürlüğünün, 69 Ambarlarında, imarı bitirilmiş, inşaata hazır birkaç dönüm arsası var iken, Lavuar alanı içindeki giysi alanına karakol binası dikmek istiyor!

Bir tanesi, uygulama yapılan 69 ambarları diye bilinen alan(105.388m2= 10.5 hektar).  

Tüm resmi dairelerin en az beşer dönüm olmak üzere, imarları bitirilmiş alanları var.

Bir tanesi: Sahildeki benzin istasyonları karşısındaki eski çöp deponi alanı.

(55.000 m2 = 5.5 hektar). Belediye’ye verilmediğine göre, bakalım başına ne hal gelecek?

Kokaksu / Çaydamar da Köy hizmetleri binası çevresinde, Üzülmez eski kok fabrikası yanında ve İnağzı’nda yine geniş çaplı yatırımlar yapılacak alanlar mevcut.

Ne hikmetse!.. Bina yapılacak yer arayan, hükümet konağına yüz metre mesafe ile liman ve deniz manzarası arıyor!

Bu kafa ile bir sorundan; (doğalgaza geçip, hava kirliliğinden) kurtulmak bir şey ifade etmiyor, yerine bir ya da birkaç tanesi birden tünüyor.

Yapılacak olan, vicdan-i operasyon ile ruhu reklâm egosundan kurtarmaktır.

Bu; pilavcıları taç’a atmak, bonzaicilere darbe vurmak, kaçak yapıya çelme takmak, avantacıların ocağına ‘ateş salmak’ kadar önemlidir.

Bu gün maalesef; vurdumduymaz tabelâ dernekleri, hep bana - rab bana diyen politikacılar ve reklâm için öne çıkan bazı bürokratlar yüzünden, Zonguldak 629 adımlık Şehir durumunda bir caddeye sıkışmış kalmıştır.

Bu gün, şehrin muhtelif yerlerinde, yüze yakın yıkılması gereken, tehlike arz eden bina vardır. Maalesef yıkıldığında, şehre nefes alacağı alan yaratacak bu binalar, tehlike arz etmeye devam ediyor.

Yine bu gün, denize nazır ve şehir merkezine bina yapma alışkanlığı, maalesef; yer arayışında olan Mobilyacılar, oto galericileri, oto bayileri, oto servisleri, beyaz eşya bayileri, halıcılar, perdeci ve mefruşatçılar, mutfak imalatçıları, zücaciyeciler, gıda toptancıları, 69 Ambarlarındaki toptancılar, depo ve antrepo arayanları; çarşı içinde dört gözle dolaşır (!) duruma sokmuştur.

Şehir içinde, nefes alınacak birkaç yere, ‘yağma hasanın böreği’ gözüyle bakılmaktadır.

O kadar çok talip var ki!..

Neredeyse: Hastaneler Birliği Genel Sekreter yardımcılıklarına talip olanların iki katı

Bu işin sonu yok… Şehir merkezinde işyeri arayışı bitmez.

Şehri bu kadar sıkıştırmanın, araç, bina ve insan yoğunluğunu arttırmanın, ne hizmetle ne insanlıkla ilgisi vardır.

Yapılacak olan, şehri dışarıya kaydırmak, yeni yaşanılır ‘yaşam alanları’ yaratmaktır.

‘Yeni alan YOK’ diyen, aramayan, insanlara eziyet etme alışkanlığını sürdürenlerdir.

Konu ile ilgili araştırırken, elimize geçen belgeler bunun ispatıdır.

Vali Erol Ayyıldız’ın, Zonguldak Şehir stadını, dışarıya kaydırma arayışı içinde bulduğu ve koordinatlarını çıkarttığı alan, bu gün şehrin en büyük gelişme ve şehri rahatlatma alanıdır.

Şehir merkezine 10 dakika mesafedeki bu alan, Elvan pazarcık Belediyesi, Hayat mahallesi sınırları içinde ve 174 dönümlük bir orman arazisidir.

Orman alanı olması itibarıyla ‘OOO’ diyenler olabilir. Türkiye de, birçok önemli büyük yatırım için 2942 (Kamulaştırma Kanunu) kullanılmıştır. ‘Kesilen ağaçların yerine’ de ‘Bakan Veysel Eroğlu’nun dediği gibi ‘beş kat ağaç dikilerek’ sorun aşılabilir.

Adı geçen alana, Gökgöl Tüneli ardındaki viyadük (köprüyol) yanından, bir de yol vurulmuştur.

Bu alan, Merkez İlçe de büyük rahatlama yapacağı gibi, Elvan Pazarcık’ı güçlendirecek, bu alan civarında yeni yerleşim alanları, yeni ticarethaneler ekleyecek, Zonguldak’ın Ankara tarafından girişinin çehresini değiştirecektir.

SONUÇ:

Kalkınma, medenileşme ve gelişmeye verilen ad olan Kent’in diğer kısa tanımları Uygarlık ve Medeniyet olduğu unutulmamalıdır.

Yapılan yer kapma taktiği ve şehri boğma tatbikleri akabinde, rezaletleri üst üste koysak,

Ay dede’ye ulaşmayacağını iddia edebilir misiniz?

İşte bu tarif ve tatbiklere göre, düşünen varlık insanı nasıl tarif edersiniz; lütfen!..

Sayısı çoğalınca, değeri azalan bir varlık olamaz; olmamalı insan

Şehirdeki rezaletler silsilesi, son yağan yağmurla düşmemiştir, Cumhuriyetin ilk ve sanayi şehirlerinden Zonguldak’a.

Toplum’un haklarını gasp eden(seçilmiş ve atanmış), modern şehir erkekleriyle(!) oluşmuştur, 629 Adımlık Şehir.

Bu hali ile mevcudun kurtarılması çok zor.

Bir umut; kiminin vazife, kiminin zevk, kiminin çıkar ve günah çıkartmak sevdasıyla, şehrin dışarıya kaydırılması sağlanırsa, gelecek nesillere yaşanılır bir yerleşim sağlanabilir.

En azından tartışalım.