Karali, 3 Mayıs 1944’te Türk milletinin birliğine ve varlığına yönelen tehditlere karşı Türk milliyetçilerinin cesaretle direndiğini hatırlatarak, bu direnişin Türkçülüğün yalnızca bir fikir değil, aynı zamanda bir iman ve mücadele meselesi olduğunu tüm dünyaya gösterdiğini ifade etti.
Mesajında, “Bugün bizlere düşen görev, o günkü inançla onların izinden yürümek, vatan, millet ve bayrak sevgisini yüreğimizde taşımaktır” diyen Karali, Türk milletinin bekasını her şeyin üstünde tuttuklarını vurguladı.
Milliyetçi Hareket Partisi olarak “önce ülkem ve milletim” anlayışıyla hareket ettiklerini belirten Karali, milli ve manevi değerlere sahip çıkarak Türk dünyasının birliği ve dirliği için çalıştıklarını, Büyük Türkiye idealine kararlılıkla yürümeye devam ettiklerini söyledi.
Karali mesajını şu ifadelerle tamamladı: “Bu anlamlı günde, başta 1944’ün yılmaz yiğitlerini, Hüseyin Nihal Atsız’ı, Başbuğumuz Alparslan Türkeş’i ve aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyor; Türk milletinin birlik ve beraberliğini daim kılmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyorum. Ne mutlu Türk’üm diyene!”