Allah aşkına yapmayın artık, tarihimizi çarpıtmayın.

Birkaç gündür sosyal medyada tarihimizin şanlı destanlarından biri olan Çanakkale Savaşı ile paylaşımlar yapılırken önemli bir yanlış üzüntü ve eleştiri kaynağı oluyor.   “Bu gece 57. Alay’ın tamamı şehit oldu, Ruhlarına el fatiha”  vb. şeklindeki paylaşımlar insanları yanıltıyor, yanlış bilgilerle şanlı tarihimiz çarpıtılıyor.

18 Mart, yaklaşık altı saat süren ve Çanakkale Boğazı’nda dünyanın en güçlü donanmasının saldırısını durduran kahraman Mehmetçiğimizin zafer günüdür. Orada 57. Alay yoktur. 19. Tümen Komutanı 34 yaşındaki yarbay Mustafa KEMAL’in 57. Alayı henüz Maydos’tadır ve Boğaz’da geri püskürtülen düşmanın 38 gün sonra karaya çıkarma başlattığı 25 Nisan sabahı Anzak Koyu sırtlarında düşmanın karşısında olacaktır. 

17 Mart günü bütün hazırlıklarını tamamlayan İngiliz ve Fransızlardan oluşan düşman donanmasının amiral gemisi Queen Elizabeth’te toplanan amiraller onurlarına düzenlenen ziyafette kadeh kaldırıyor ve üç gün sonra İstanbul’da olacaklarının hayalini kuruyorlar, “Bekle Bizi İstanbul” diyerek şarkılar söylüyorlardı. 4 Fransız, 12 İngiliz zırhlısı, 4 kruvazör, 14 destroyer, 7 denizaltı, 21 mayın tarama gemisi, 30’dan fazla bot, 1 muhrip ana gemisi, 1 gambot ve 100 parçalık bir destek gemisiyle saldırıya hazırlanan düşman donanmasının komutanı Amiral Calven hastalandığı için iki gün önce doktor raporuyla görevini bırakmış yerine Amiral De Robeck atanmıştı.

62 km. uzunluğunda, 1.2 ve 7 km. genişliğindeki Çanakkale Boğazı, Müstahkem Mevki Komutanı Cevat Paşa’nın emrindeki iki piyade tümeni ve çeşitli topçu bataryaları tarafından korunuyordu. 3 Ağustos 1914’ten itibaren 12 Şubat 1915’e kadar 408 mayın kullanılarak, 4-5 metre derinlikte 40-45 metre aralıklarla kıyılara dikey olarak birbirine paralel 10 mayın hattı oluşturulmuş ve ayrıca bu mayınların ön ve arkasına da birer denizaltı ağı yerleştirilmişti. Bu mayın hatları, 175’i Trabzon açıklarında toplanan Rus mayınları, 52’si İzmir açıklarında ele geçirilen Fransız mayınları ve Balkan savaşından kalan Bulgar mayınlarından oluşuyordu. 

18 Mart 1915 günü sabah saat 1030’da düşman donanması boğaza girmeye başladı. 1. hatta İngiliz Queen Elizabeth, Agememnon, Lord Nelson ve Inflexible, 2. hatta Fransız Gaulois, Cherlemagne, Bouvet ve Suffren bulunuyor 3. hatta ise Vengeance, Irresistable, Albion ve Ocean’ın arkasında Majestic, Prince George, Triumph, Corwellis ve Swiftsure adlı destek gemileri yer alıyordu.

Saat 11.00’de ilk ateş Queen Elizabeth’ten yapıldı. Mecidiye, Namazgah, Hamidiye 1 ve Hamidiye 2 tabyaları 30 dakika ateş altına alındı. Tabyalarımız bu ateşe hiç karşılık vermedi. 12.06’da De Robeck Fransız gemilerinin de 1. hat arasına girmeleri emrini verdi. Ardından tabyalarımızın başlayan yoğun ateşi altında ilerlemeye çalışan düşman donanması ilk kayıplarını vermeye başladı.

Bundan sonrasını ve Kahraman Nusrat Mayın gemimizin yaptıklarını, 18 Mart 2008’de yayınlanan BİR NUMARALI MAYIN, BİSMİLLAH FUNDO başlıklı, 15 yıl sonra tekrar sunduğum ekteki yazımda okuyacaksınız. 6 saat süren Çanakkale Deniz Savaşı sırasında Bouvet, Ocean ve Irresistable zırhlıları batmış. Agememnon, Inflexible ve Gaulois zırhlıları da ağır yaralar aldıktan sonra saat 17.00 sularında geri çekilmişlerdi. Düşmanın 800 askeri ölmüş, bizim 79 Mehmetçiğimiz şehit olmuştu. Müttefikimiz Almanların da 18 kaybı vardı.      

BİR NUMARALI MAYIN, BİSMİLLAH FUNDO !
18 Mart 2008
Karanlık limanın zifiri karanlığında bu komut,  Mayın Grup Komutanı Nazmi Bey tarafından tam 26 kez tekrarlandı. Çanakkale Savaşlarının en kritik günlerinde Almanya’dan trenle Edirne’ye getirilen 26 mayın, binbir güçlükle cepheye ulaştırılmış ve 7 Mart gecesi de 40 metre uzunluğunda, 366 tonluk bir tekne olan NUSRAT mayın gemisine yüklenmişti.
               
Dünyanın en büyük donanmasının İngiliz ve Fransız komutanları 17 Mart gecesi, amiral gemisi olan QUEEN ELIZABETH’de toplanmış son değerlendirmeleri yapıyorlar ve bir gün sonra başlarına geleceklerden habersiz “önce sizin geminiz Marmara’ya girme onurunu kazansın” diye birbirlerine lütufta bulunuyorlardı.
                
Çanakkale Müstahkem Mevki Komutanı Cevat Paşa’dan 6 Mart 1915’de Erenköy koyunun mayınlanması görevini alan Yüzbaşı Nazmi, yakın arkadaşı olan gemi komutanı Tophaneli Yüzbaşı Hakkı’ya durumu bildirdi. Nusrat mayın gemisinin kazanı ateşlendi, bir süre beklenerek bacadan duman ve kıvılcım çıkma ihtimali giderildikten sonra, Yüzbaşı Hakkı’nın  “BAŞÜSTÜ BİSMİLLAH VİRA” komutuyla  demir aldı.
              
O gece Nusrat, 26 mayını karanlık limana kıyıya paralel olarak bıraktı. Çünkü, boğaza girecek olan İngiliz ve Fransız zırhlıları topçumuzun isabetli atışlarından korunmak için manevra yapma gereği duyacaklar ve muhtemelen bunun için en uygun yer olan bu bölgeyi tercih edeceklerdi.
                
18 Mart 1915 sabahı dünyanın en büyük donanması boğaza girmeye başlamış ve saat 11.00 sıralarında mevzilerimizi ateş altına almıştı. Önde Suffren, Bouvet, Charlemegne ve Gaulois adlı Fransız gemileri büyük çaplı toplarıyla yoğun ateşlerini sürdürerek ilerliyorlardı.
               
 Saat 12.30’da Gaulois yara alınca çekilmek zorunda kaldı. Inflexible ve Agememnon’da topçumuzun isabetli  atışlarıyla büyük yaralar alınca yerlerini Vengeance, Ocean, Albion, Irreristible, Triumph ve Majestic adlı İngiliz gemilerine bırakarak çekilmek zorunda kaldılar. Saatler 13.55’i gösterirken şiddetli bir patlamanın ardından, önce havaya yükselen bir su kümbeti ve duman sütunu görüldü. Bir süre sonra Fransız zırhlısı Bouvet, sancak tarafına yatarak bir dakika içinde sulara gömüldü. Patlamalar birbirini izliyordu. Saat 15.15’te Irresistible mayına çarptı ve onu yedeğe alarak kurtarmaya çalışan Ocean’da mayına çarpınca, bu iki zırhlı bir anda gözden kayboldu. Bu arada Inflexible’da mayına çarparak ikinci bir yara aldı. Kilitbahir, Aktepe, Dardanos ve Mesudiye tabyaları ile Hamidiye istihkamlarından yapılan yoğun ateşle şaşkına dönen düşman donanması büyük yaralar aldı. Donanma komutanı Amiral de Robeck durumun vahametini anlayınca saat 17.00’den itibaren geri çekilme emri verdi.
                
O gün  Boğazı geçerek Marmara’ya girmeyi ve İstanbul önüne demirlemeyi hayal eden dünyanın en büyük armadası, Türk’ün vatan sevgisi, azim, iman ve dehasına yenik düşmüştü. 
                
Çanakkale Deniz Zaferi, 25 Nisan’da çıkarmayla başlayan kara savaşlarına da olumlu etki yaptı. Ama en önemlisi bütün cephelerde yüzbinlerce şehit bırakarak çekilen ve Balkan bozgunu ile Sarıkamış faciasının acılarının altında ezilen Türk Ulusu’nun moralini yükseltti ve İstiklal Savaşını kazanarak Türkiye Cumhuriyetini kuran başta Mustafa Kemal ATATÜRK olmak üzere kahraman komutanlarımızı yarattı.
                
NUSRAT mayın gemisinin tüm personelini saygıyla anıyor, Çanakkale şehitlerimize Yüce Tanrıdan rahmet diliyorum.
                                                                         
Fikret Gökçe
Kıbrıs Gazisi- Mak. Müh.
Görsel 1; Nusrat Mayın Gemisi
Görsel 2: Çanakkale Savaşları 2009 anma törenlerinde Gazi Kıtası geçit töreninde