Tevfik Fikret
                   (460 sayfa) 

     Bir yağmurlu günümü Mehmet Akif'in Asım'ına ayırmıştım. Bugün de Haluk günü olsun istedim.

     Mehmet Akif ile Tevfik Fikret, insanlığa, milletimize, yurdumuza yönelik düşünceler üretmiş iki önemli şairimizdir. İkisi de dürüstlükleriyle sevilmişler. İkisinin de YURTSEVERLİKLERİ, zulme karşı duruşları, millet için yanmaları tartışılmaz. İkisi de - görüşleri, inançları farklı da olsa- Türk gençliği üzerinde etkili olmuşlar. 

       Elime aldığım kitap RÜBAB-I ŞİKESTE. Bu kitap Tevfik Fikret'in tüm şiirlerini içeriyor. Kitabın özelliği, dili eskiyen şiirleri günümüz Türkçesine dönüşmüş düzyazılar biçiminde de vermesidir. 

     Ben sadece başlıklarında Haluk geçen şiirleri seçtim. Bu şiirlerden de şairin oğluyla ilgili önemli bulduğum kısımları not alıp yazdım. Böylelikle gerçek dışı yorumlarla sanatçılarımız karalanmasınlar istedim. 
     
        1. Haluk'un Veda'ı (s. 66)
     Şair, oğlunu İskoçya'ya yolcu ederken, duygulanır. Ondan eğitimini güzel tamamlayıp donanımlı bir genç olarak dönüp yurdunu kötü durumdan kurtarmasını ister.

     "Bize bol bol ziya kucakla, getir.
      Düşmek etrafı görmemektendir."
      "arayan hakkı en sonunda bulur..." 


           2. Haluk'un Amentüsü
     Bu şiir Fikret'in düşünce dünyasını içeren en önemli şiirlerindendir. 

     "Toprak vatanım, nev'i-beşer milletim... İnsan/insan olur ancak bunu iz'anla, inandım." 
     ... 
     "Bir gün yapacak fenn şu siyah toprağı altın/her şey olacak kudret-i irfanla... İnandım" 

           3. Haluk'un Defteri (s. 120)
    Fikret, oğlu Haluk'un küçük defterinde gördüklerinden duygulanır. 

     Bir yanda vatan bayrağı, altında şu cümle vardır: 
     "Ölmek ve Yaşatmak Seni!" 
     ...
     "Ey şanlı vatan bayrağı, bir gün seni oğlum/bir mevkib-i ziheybet-i hürriyet önünde/çekmiş görebilseydim... O pürhande ölürken/etmezsem eğer şevkını takdis ile secde, /Dünyada en alçak baba elbet ben olurdum. 

     Oğlum, onu gönlünce yaşat... Ölme fakat sen"

           4. Haluk İçin (s. 138)
      Şair oğlunu en güzel duygularla özdeşleştirir. 

     "Çocuk, çocuk... o hayallerin de en büyük kanadından tutar ve koşar!" 

           5. Haluk'un Sesi (s.142)
     "Melek çocuk, baban senin sesinle bahtiyar olur." 

           6. Yine Haluk   (s. 144)
     Şair bir sürü dert saydıktan sonra:
     "bütün bu derdimin eshabı sende toplanıyor/sen, ah ey sarışın tıfl-ı natüvan (güçsüz çocuk), hep sen! 

          7. Haluk'un Bayramı  (s. 147)
     Bu şiir ders kitaplarında da yer aldı, çok da beğeni kazandı. Bayramda, çocuğuna, sevinemeyen ağlayan yetimleri düşünmesini öğütlüyor. Bu şiirin tamamı birkaç kez okunursa iyi olur. Güncelliğini koruyan güzel bir şiir.  

     "Haluk'un Bayramı

Baban diyor ki: "Meserret çocukların, yalnız
Çocukların payıdır! Ey güzel çocuk, dinle;
              Fakat sevincinle
Neler düşündürüyorsun, bilir misin?.. Babasız,
Ümitsiz, ne kadar yavrucakların şimdi
Sıyah-ı mateme benzer terâne-i ıydı!

Çıkar o süsleri artık sevindiğin yetişir;
Çıkar, biraz da şu öksüz giyinsin, eğlensin;
              Biraz güzellensin
Şu rû-yı zerd-i sefalet... Evet, meserrettir
Çocukların payı; lakin senin sevincinle
Sevinmiyor şu yetim, ağlıyor... Haluk dinle!"

Tevfik Fikret

Günümüz Türkçesi

"Baban diyor ki: "Sevinç çocukların, sadece
Çocukların payıdır! Ey güzel çocuk, dinle;
          Fakat sevincinle
Neler düşündürüyorsun, bilir misin?.. Babasız,
Ümitsiz, ne kadar yavrucakların şimdi
Yas feryatlarına benzer bayram şarkıları!

Çıkar o süsleri artık, sevindiğin yeter;
Çıkar, biraz da şu öksüz giyinsin, eğlensin;
           Biraz güzellensin
Şu sefaletin solgun yüzü... Evet, sevinçtir
Çocukların payı; ancak senin sevincinle
Sevinmiyor şu yetim, ağlıyor... Haluk dinle!"

Tevfik Fikret

           8. Haluk'a     (s. 184)
         Şiirde şair, Haluk'a yirmi yıl önce ölen kanaryasının duygusal anısını anlatıyor. 

          Tamamen şiirleri temel aldım.

            Saygılarımla...